Yeşilçam filmlerini küçümsemeyin

Yeşilçam filmlerini küçümsemeyin

Yönetmen Tunç Başaran, eski Yeşilçam filmlerinin küçümsenmesine ve 'Türk sineması öldü' değerlendirmelerine karşı olduğunu söyledi.

28 Ocak 2014 - 13:40

Türk Sineması'nın ödüllü yönetmenlerinden Tunç Başaran, ilk filminin, 1964 yılında çektiği "Hayat Kavgası" olduğunu söyledi. Türk sinemasında bir dönem birçok yapımcının, istemeden de olsa filmden uzak kalmak zorunda kaldığını vurgulayan Başaran, kendisinin de 15 yıl reklam filmciliği yaptığını anlattı.

"Bir sinemacı için film yapmamak, ölmek demektir" diyen Başaran, "Seks filmleri döneminin kapanmasının ardından yeniden sinemaya dönerek, 1986 yılında yeni bir başlangıç yapıp, 'Biri ve Diğerleri' filmini çektim. Bunu, 'Uçurtmayı Vurmasınlar', 'Piyano Piyano Bacaksız', 'Sen de Gitme', 'Uzun İnce Bir Yol', 'Kaçıklık Diploması' ve 'Abuzer Kadayıf' başta olmak üzere birçok film izledi. 1964 yılından bugüne kadar 58 film çektim" ifadesini kullandı.

Tüm filmlerini çok sevdiğini ancak içlerinde 1954 yılının sonunda çektiği "Murtaza" filminin yerinin ayrı olduğunu anlatan Başaran, "Bu film, okullarımızda ders olarak gösterildi" dedi.

 ''Sinemamız, bir gün mutlaka Oscar ödülünü alacak''

Başaran, Türk sinemasının iyi gittiğini ve geleceğine güvendiğini ifade ederek, şunları kaydetti:

"Bazı film eleştirmenleri ve kesimler, zaman zaman eski Yeşilçam filmlerini küçümsemeye çalışıyor ve 'Türk sineması öldü' değerlendirmelerinde bulunuyor. Buna kesinlikle katılmıyorum. Türk sineması asla ölmez. O küçümsenmek istenen eski Yeşilçam filmlerinin kahramanları son derece içten, sıcak kişilerdi. Bu filmlerde, baş rollerin yanı sıra yardımcı oyunculuklar da çok başarılıydı. Yardımcı oyuncular, bir filmin aynasıdır. Örneğin, Ahmet Mekin, hem çok iyi bir yardımcı oyuncu hem de mükemmel bir insandır. Kimse eski Yeşilçam filmlerini hor görmesin, küçümsemesin. Eski Yeşilçam filmleri olmasa, bugünkü Türk sineması olmazdı. Sinemamız, bir gün mutlaka Oscar ödülünü alacaktır."

- "Bazı eleştirmenler sinemadan anlamıyor"

Bazı eleştirmenlerin sinemadan anlamadığını savunan Başaran, "Türkiye'de eğer bir işi yapamıyorsanız, eleştirmen olursunuz. Türk sinemasının önü açık ve geleceği parlak. Kimse kötülemesin" diye konuştu.

Atatürk'ün yaşamını anlatan filmlerin yapılmasını önemsediğini kaydeden Başaran, Ziya Öztan'ın, Atatürk ile ilgili filminin başarılı olduğunu belirtti. Başaran, bu filmler için en büyük handikaplarından birinin, mekan sorunu olduğuna dikkati çekti.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Konyaspor 90'da yıkıldı 1-1
Konyaspor 90'da yıkıldı 1-1
Konya'ya kar müjdesi
Konya'ya kar müjdesi