Her ne kadar bir olup biz olamazsak da, bizim de içerisinde bulunduğumuz TSYD ailesi büyük ve geniş bir aile...
“Cami yıkılsa da mihrabı yerinde kalırmış” ya, işte öyle bir durumdayız...
Başka STK'lara bakınca, bunu daha iyi anlıyoruz...
Dört dörtlük olmasa da, iç güveysinden halliceyiz...
Sıtkıntıları yok mu?
Olmaz mı!
Hem de çokca...
TSYD ailesi olarak, Oğuz Tongsir Başkan başta olmak üzere, bardağın dolu tarafına bakıyoruz...
Bir anlam da buna mecburuz...
Ülke sıkıntılı bir süreçten geçiyor...
Dolayısıyla, bu sıkıntılı süreçten TSYD ailesi olarak, yani bizler de nasibimize düşeni alıyoruz...
Güllük gülistanlık değiliz...
Ama, şu da bir gerçek ki, TSYD, Oğuz Başkanla  önemli bir ivme kazandı...
TSYD,  Oğuz Başkanla bir meslek örgütünden çok akil bir kurum noktasına geldi...
TSYD, Oğuz Başkanla sevilen ve kıskanılan bir kurum haline geldi...
Cemiyetleri küçümsemiyorum, ama TSYD, basın camiasında önemli bir misyonu üstleniyor ve üslenmeye de devam edecektir...
Dahası, Oğuz Tongsir Başkan  tazelediği güvenle, üyelerinin dertleriyle dertlenmeye devam edecek.

xxx
Oğuz Başkana atılan iftiralara, şunlara bunlara tek tek girmeyeceğim...
Atılan çamurların hiçbir tutmadı...
Yalanları, iftiraları, bel altı vurmaları, hepsi, ama hepsi bir işe yaramadı...
Erkeklik bir tarafa, insanlığa ihanet ettiler...
Her türlü pisliği yaptılar...
Gelinen nokta mı?
Oğuz Tongsir...
Daha ne olsun?
Görüyorsunuz, anlatmaya gerek yok, mükemmel.
xxx
Ve ben...
TSYD Konya Şube Başkanlığı görevimden, Genel Merkez yönetiminde görev almam nedeniyle ayrılıyorum...
Gururla ve gözüm arkada kalmadan, dokuz yıl, 2 ay gururla ve severek taşıdığım TSYD bayrağını  sevgili Murat Dönmez'e teslim ettim...
Bu dokuz yıllık süre içinde 'şunu yaptım, bunu yaptım'lara girmeyeceğim...
Çalıştığım bütün arkadaşlarımla iyi işlere imza attık...
TSYD Konya şubesinin vizyonunu değiştirdik...
Bu konuda bize destek veren herkese teşekkür ediyorum.
Hepsinden Allah razı olsun.
Ve...
Benim için özel bir insan olan Sabit abiye ayrı teşekkür etmek istiyorum...
Konya Şubesi'nin bugünlere gelmesinde, arkamızda kale gibi duran Sabit Horasan'a...
Hiçbir zaman işin “ün”ünde olmayıp, “un”unda olan güzel insana...
Derneğin her zerresini kendi zerresi gibi sakınan adama...
İyi ki, onunla hem Yeni Meram, hem de TSYD çatısı altında çalıştım...
xxx
Bir teşekkür de sevgili Birgül Pullukçu'ya...
TSYD ailesinin “gayret”i, “fedekar”ı, “hoşgörü”sü...
Hiçbir zaman “offf be, yeter artık” demeden, ardı arkası kesilmeyen isteklerimizi, ricalarımızı kırmayan, Allah'ın başkalarına verip zayi etmek istemediği bir çift yüreği, kendisine verdiği Birgül Pullukçu'dan da helallik istiyorum...
Çünkü, biz de hakkı var.
xxx
Ve son teşekkür Oğuz Başkana...
“Şubeleri kapatacak, şube başkanlarını pasifleştirecek, kendisini güçlendirecek” diye bel altı vurulan adama...
Sadece Konya'ya değil, bütün şubelere aynı mesafede durdu...
Evlatlarını birbirinden ayırmayan bir baba gibi davrandı...
Derdimizle dertlendi...
Sevincimizle sevindi...
Asla tepeden bakmadı...
Vefalı bir adam olduğunu biz biliyorduk, ama bilmeyenlerin gözüne gözüne...
Adana, Bursa, Antalya şubelerinde görevlerini tamamlayan başkanları disiplin kuruluna, beni ve Trabzon başkanını da yönetimine layık gördü...
Uzatmayacağım; Anadolu olarak biz kendisinden memnunuz...
Umarım kendisi de bizlerden memnundur...
Evet, TSYD ailesi olarak yeni bir döneme girdik ve bayrağı çok daha iyi yerlere taşımakta da kararlıyız.