Konyaspor’un elinden gelen gayreti gösterme gayretine kimsenin itirazı olmayacaktır herhalde…
Kendince...
Kapasitesince...
Ciddi bir iyi niyet gösterisi var…
Teknik ekibinden oyuncularına, oyuncularından masörüne malzemecisine kadar…
Ama ayrıntıda kaybediyor.
Belki tercih yanlışları, belki bireysel hatalar, belki kenardan beklenen hamlelerin gelmemesi, ortaya beklentileri karşılamaktan uzak bir takımın çıkmasına neden oluyor…
İyi niyetle ve bu kadro yapısıyla olabilen ancak bu kadar…
Ankaragücü karşısında izlediğim Konyaspor’un gelişim için, biraz çabalaması lazım...
Bunun ayrıntılar ile desteklenmesi kaçınılmaz gözüküyor…
Şeytan ayrıntıda gizliymiş!
Almanlar mı yoksa Fransızlar mı söylemişler ya, “başarıya giden yol ayrıntıdan geçiyor” diye, aynen öyle…
Biraz buna kafa yormak gerekiyor.
x
Adil’in dönüşü sonrası; Uğurcan’ı sağ arkaya, Muriç’in yokluğunda da Ahmet Oğuz’u Uğurcan’ın önüne atarak savunma ağırlıklı kimliğe sahip bir takım aradığını gösterdi Aleksandar Hoca…
Daha doğrusu Ankaragücü’nün etkili olduğu sol çizgiyi kontrol altında tutmak istedi…
Ahmet Oğuz klasik sağ ön, Uğurcan da, klasik sağ arka oyuncusu değil…
Açıkçası orjinleri bu değil…
Biri stoper, diğeri sağbek…
Mesela Ahmet Oğuz bir Mhalak ya da sol ayaklı olmasına rağmen bir Muriç değil…
Uğurcan da, bir Ahmet Oğuz değil…
Kimi zaman kenar bek oynuyor olsa da, Uğurcan iyi bir stoper, ama iyi bir sağbek değil…
Ankaragücü’nün attığı golde de bunu gördük…
Muriç’in kadroda olmasına rağmen, rahatsızlığı veya hafif sakatlığı söz konusu ise ve ilk 11’de başlamamak için de kendini hazır hissetmemiş ise diyecek bir söz yok…
Demek ki, risk edilmemiş!
Sokol sakat olduğu için, hazır olmayan Olivera’nın ismini tahtaya mecburiyetten yazabilirsiniz ve buna kimsenin itirazı olamaz…
Aleksandar Hocanın bu maçtaki rotasyonları bunlarla da sınırlı kalmadı…
Gaziantep, Başakşehir ve Rizespor maçlarına Ciceldau ile başlayan Aleksandar, bu maça Oğulcan’la başladı…
Anlayacağınız bol rotasyonlu bir kadroyla, ama her zamanki gibi 4-2-3-1 sistemiyle Ankaragücü’ne konuk oldu Konyaspor…
Kısacası kumar oynadı ve kazandı Aleksandar Stanojeviç…
Yenemedi, ama yenilmedi de.
x
Doğruyu söylemek gerekiyorsa, Konyaspor bu maçla birlikte zorlu bir döneme girdi…
Önümüzdeki hafta Beşiktaş’la içerde, Hatayspor’la deplasmanda karşılaşacak yeşil-beyazlılar…
Dolayısıyla bu maç Konyaspor’un puan kaybetmemesi gereken bir maçtı…
Ve kaybetmedi…
Mütevazi bütçeli iki takımın mücadelesi de mütevazi geçti…
Siz bakmayın Tolunay’ın Kafkas’ın soyunma odasında doldurup, sahaya sürdüğü oyuncuların göstermelik agresifliklerine…
Ankaragücü’nün üstün olduğu yer saha değil, tribünleriydi…
İlk dakikalarda rakibi baskı altına alarak borularını öttürme düşüncesine, sahadaki oyuncuları da karşılık verince, istediklerini de almış oldular ve Konyaspor’u 3. dakikada eski silahı Bahiç’le vurdular…
Evsahibi takım ilk etkili atağında golü buldu…
Bu arada VAR’daki varvaracılar, nedense bu golün ofsayt mı değil mi incelemesini 2,5 dakika izlemenin ardından kararlaştırdılar ve golü verdiler!
Yukarıda da belirttiğim gibi, orjinleri bek olan Ahmet Oğuz ve Uğurcan ikilisi, Ankaragücü’nün etkili sol oyuncularını durdurmakta zorlandılar…
Golden sonra oyunda dengeyi kuran, daha doğrusu oyunu tutan taraf Konyaspor oldu…
Özellikle kenardan getirilen toplar, Ankaragücü savunmasını karıştırdı, nitekim Guilherme’nin yerden yaptığı orta, Ankaragücü savunmasının ciğerinden geçtikten sonra, bu ortaya harika bir sprint atan Ahmet Oğuz, ayağının içiyle yaptığı plasede Ankaragücü kalecisi Bahadır’ı çaresiz bıraktı…
Doğruyu söylemek gerekirse, ilk yarının büyük bölümünde tamamen Konyaspor’un gayretleri vardı..
Ev sahibi Ankaragücü oyuna ortak gibi gözükse de üretkenlik anlamında yeterli değildi.
x
Ankaragücü ikinci yarıya Tolunay Kafkas hamleleriyle ve etkili başladı…
71’de de Aleksandar Hocanın karşı hamleleri ile oyuna denge geldi…
Başkent ekibinin etkili oyunu uzun sürmedi, daha doğrusu Konyasporlu oyuncuların daha diri ve ayakta kalmaları işe yaradı…
Açıkçası ikinci 45’de aksiyonu bol, pozisyonu bol bir maç izlemedik…
Sadece 80’de Hanousek’in ortasında topun Adil’in eline çarptığını gören Erkan Özdamar, tereddütsüz, ama haksız bir kararla penaltı noktasını gösterdi…
Neyse ki, VAR’cılar yanlışı düzelttiler…
Bu yarının en net pozisyonunda golü kaçıran Ahmet Oğuz, aynı zamanda “maçın adamı” olma şansını da kaçırdı…
Ahmet Oğuz, attığı golün aynısını atabilirdi, topa değil rüzgara vurunca, yani ıskalayınca Konyaspor 3 puanı kaçırdı…
Yazının sonuna eklemek şart oldu; Aleksandar Stanojeviç, Konyaspor’un yeni transferleri Nzonsi ve Olivera’dan nasıl yararlanacak veya bu iki oyuncudan nasıl bal alacak ben de çok merak ediyorum!
Recep ÇINAR
YORUMLAR