Kitabın ortasından başlamak gerekirse, Recep Uçar, “baskın basanındır” diye düşünmüş olmalı ki, yeşil-beyazlılar hesap edilemeyecek kadar ofansif bir iştahla başladılar maça…
Öncelikle bunun altını çizmekte yarar var.
xxx
Eğriye eğri, doğruya doğru…
Şurası kesin; Yusuf Erdoğan problem çözebilme yeteneği yüksek bir oyuncu…
Gününde olursa “o varsa sorun yok” diyen kesinlikle haksız sayılmaz…
Dedim ya, günün de olursa eğer, kuru kavaktan düdük çıkarır…
Aynen Kramer’e attırdığı gol öncesindeki inatçılığı ve pes etmemesi gibi…
Keza Kramer…
Varlığı değil, ama yokluğu sıkıntı olan bir oyuncu…
Diğerlerinin hakkını yememek lazım, ama bu ikilinin formda olduğu bir haftada kazanmak işten bile değil…
Yeter ki kendilerine refakat edebilenlerin sayısı az olmasın…
Gaziantep maçında isim isim saymasam bile takım halinde istenildiği gibiydi Konyaspor…
Gaziantep takımının deplasmanda olmasına rağmen kazanma odaklı tercihi, özellikle maçın sonlarına doğru seyir zevki yüksek bir oyunu da beraberinde getirdi…
Konyaspor tribünleri her ne kadar tedirgin olsa da, iki takımın istekli ve arzulu oynaması, futbol ve seyredenler adına keyifli bir gece yaşattı…
Sağ çizgide iki yönlü oynamaya alıştığımız Ndao’suz, ama Boranijasevic’li bir düzenden şikayetçi olacak bir görüntü çıkmadı ortaya…
İşini iyi yapma gayreti takdire değerdi…
Ndao’nun yokluğundaki performansı ile Recep Uçar’ı mahcup etmedi Boranijasevic…
Bu maçta Deniz başta olmak üzere, dörtlü savunma kusursuza yakın bir performansla Gaziantep takımına gol sevinci yaşatmadı…
Kramer’in dönüşü ile birlikte ideale yakın bir 11’le sahaya çıkan Recep Uçar’ın hamlelerindeki zamanlamayı da es geçmemek lazım…
Selçuk İnan’ın takımı da zaten ligin kaliteli oyuncularından kurulu…
N’Diaye, Kozlowski, Maxim, Okereke ile ikinci yarıda oyuna giren Boateng’le Konyaspor savunmasını ciddi anlamda tehdit ettiler…
Böyle tehditkar bir rakibe karşı son derece yüksek bir motivasyon, oynama ve kazanma iştahı ile doğru saha içi parselasyonu maçı kazandırdı Konyaspor’a…
Melih İbrahimoğlu’nun yaratıcı pasları, Yusuf Erdoğan’ın taşıyıcılığı, Kramer’in final vuruşları Konyaspor’a altın değerinde bir 3 puan kazandırdı…
Melih İbrahimoğlu’nun kimsenin beklemediği mermilerini de unutmamak lazım…
Uzun bir aradan sonra, kaleyi gördüğü yerden topa sert vuran birisiyle de tanışmış olduk.
xxx
Özetlersem; yeşil-beyazlı temsilcimiz, Trabzonspor, Beşiktaş ve bu maçta daha özgüvenli durdular…
Hem tembel pas, hem tembel oyundan uzaklardı…
Topla temaslarında bal arıları gibi çalışkan, top kazanma noktasında da keçi gibi inatçılardı…
Şimdiye kadar olduğundan çok daha çabuk düşünerek ve paslaşarak oyuna getirdikleri akılcılık ve dinamizimle, son bölümler hariç Gazianteplileri oyuna hiç sokmadılar…
Daha da önemlisi, bu maçta hem oyuncular, hem teknik adamlar hem de izleyenler büyük keyif aldılar…
Aslında gözden kaçmaması gereken ayrıntı şuydu: Konyaspor’un kendi oyuncu yapısına uygun olan oyunu gecikmeli de olsa bulmuş olması…
Son söz; temsilcimiz çok önemli bir galibiyet alarak, “bu takım düşer” diyenlere de anlamlı bir mesaj verdi.
Yorumlar
Kalan Karakter: