Bir önceki yazımda “Genel kurula karşıyım” demiştim...
Sonra, “Bazı arkadaşlar “olağanüstü genel kurul” filan diyorlar.
Ben ise tam tersini söylüyorum; ortada bir cenaze varsa, bu cenazeyi ailenin kendisi kaldırmalı. Türkçesi şu; kulübü enkaz haline kim getirmişse, enkazı da onlar kaldırmalıdır” diye devam etmiş ve yazımı, “Şu da olabilir. Güven tazeleme ve yeni yüzler, hem vicdanlı hem de cüzdanlı kişilerle yönetimi güçlendirme adına böyle bir adım atılabilir. Aksi taktirde ‘hadi bana eyvallah’ olmaz, olmamalı” diye noktalamıştım…
Şimdi…
Konyaspor Başkanı Fatih Özgökçen ve yönetimi “olağanüstü genel kurul kararı” aldıklarını açıklamışlar…
Eyvallah…
En doğal hakları…
Ancak…
Gündemin 25 maddesini noktasına virgülüne kadar tek tek okudum…
Ve buradan çıkardığım sonuç şu; Fatih Özgökçen yeni ekibiyle güven tazeleyecek ve yola devam edecek…
Bu 25 maddeden aldığım mesaj bu…
Basında ya da sosyal medyada veya taraftarlar, kişisel hesaplarında, zil takıp oynamasınlar…
Fatih Özgökçen bir yere gitmiyor…
Ayrıca da gitmemelidir…
Hoş, enkaza çevrilmiş bir kulübe de kimse talip olmaz…
Bırakın Konya’nın ya da Türkiye’nin para babalarını, Katar Emiri Tamim bin Hamad Al Thani ile Chelsea’nın Başkanı Rus Oligark Roman Abramoviç bile kendilerinde bu cesareti bulup da, Konyaspor’un başına gelmezler…
Akıllı, sağlıklı, huzurlu ve düzenini bozmak istemeyen hiçbir Allah’ın kulu, deli cesareti gösterip de “ben varım” demez…
Diyenler olabilir mi?
Olabilir!
Bazı medya maymunlarının iştahı kabarabilir…
Onları da yok saymamak lazım…
Türkiye’de gündeme gelmenin en iyi yolu spor kulüpleri ya da spor federasyonlarıdır!
Dolayısıyla bu tipleri çok ciddiye almamak lazım.
xxx
BUNDAN SONRA OLACAKLAR
Bugünden sonra Konyaspor’da olacakların altını çizelim isterseniz…
Öncelikle Konyaspor yönetiminde revizyona gidilecek, mevcut yönetimden 8-10 yönetici ile yollar ayrılacak, bunların yerine de parasının hesabını bilmeyen iş adamları davet edilecek…
Bu insanlardan 10’a ya da 15’er milyon bağış ya da emanet olarak istenecek, büyük ihtimalle toplanacak bu paralar ve reklam gelirleri ile yayıncı kuruluştan gelecek üç kuruş parayla sezon tamamlanacak…
Diyeceksiniz ki, “Bu şanslı iş adamları kimler ve bu paraları verirler mi?
Bilemem, ama kesinlikle yönetimde revizyona gidecek…
Dolayısıyla da Fatih Özgökçen devam edecek!
Çünkü, bu seçimlerde hayalini kurduğu birçok şey gerçekleşmedi…
Elinde kala kala bir Konyaspor koltuğu kaldı, onu kaybetmemek ve Konyaspor taraftarının gazını ve genel kurul üyelerinin de güvenini kazanmak için, telmaşadan olağanüstü genel kurul kararı aldı…
Özetlersem; olağanüstü genel kurul kararı almasının altında yatan gerçek, Konyaspor’u değil, kendi koltuğunu sağlama almak…
Bu kadar basit…
Onun için de heyecan yapmayın sevgili Konyaspor’lular…
Gündemin 5. Maddesi olan “Yönetim Kurulu Faaliyet Raporu ve Mali tabloların okunması, değerlendirilmesi ve Yönetim Kurulunun ibrası”nı da onayladınız mı, sen sağ ben selamet.
xxx
Tabi ki burada en önemli aktör Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay…
Uğur Başkanın aradığı ya da destek ricasında bulunduğu iş adamları veya sanayiciler “hayır” diyebilirler mi?
Sanmıyorum…
Büyük bir ihtimalle Uğur Başkan, daha önceleri de olduğu gibi bu seferde Konyaspor’u kapının önüne koymayacak, mutlaka içeriye alacak ve gereğini de yapacaktır…
Konyaspor’un bu ligde devam etmesi için elini taşın altına koyacaktır, ancak eskisi gibi ne kadar destek verecek, işte orası muamma!
Neden mi?
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, kamuda da kemerleri sıkmaya, israfın önüne geçmeye, 3 öğün yemeği, 2 öğüne düşürmeye ve ekonomiyi rayına oturtmaya kararlı…
Benim ne demek istediğimi anlayan anlamıştır!
xxx
KONYASPOR YÖNETİMİ ZAN ALTINDA
Ve…
İrfan Kulekaya meselesi…
Adam bir sürü ifşaatlarda ya da itiraflarda bulundu…
Kulübün içerisindeki 5’li çetelerden söz etti…
Başkan da dahil, hiç kimsenin “gık”ı çıkmıyor…
Belki de adam sizlere iftira atıyor, insan buna bir cevap vermez mi?
Soru şu; İrfan Kulekaya bu kadar kötü, iş bilmez bir adamdı, o zaman bu kulübün başına niye bela ettin?
İkincisi de şu; İrfan Kulekaya bu kadar iyiydi, işini iyi yapıyordu da, neden yaka-paça gönderip, adamı aslanların önüne attın?
Ve bu adam diyor ki; “Adnan Erkan transferlerde yüzde yüz prim alıyordu, ben sadece yüzde yirmi prim aldım” diyor…
Soru şu; Adnan Erkan ile İrfan Kulekaya bu primleri kulüpten mi, menajerlerden mi, oyunculardan mı, kimden alıyorlardı?
Ben bu primi nasıl ve nereden aldıklarını biliyorum, ama bilmeyenler için açıklansın…
İnşallah buna bir cevabınız olur Başkan ve yöneticiler…
Aksi taktirde zan altındasınız.
YORUMLAR