Süleyman Demirel gibi…
Rahmetli Demirel, 6 kere gitti, 7 kere geldi ya…
Ali Çamdalı da, iki kere gitti, üç kere geldi…
İlk ikisinde futbolcu olarak gelmişti…
Bu gelişinde ise “Sportif Direktör” olarak Konyaspor’la yolları bir kez daha kesişti…
Şunu da ifade etmeliyim ki, Konyaspor’da oynadığı dönemlerde zaman zaman sıkıntı yaşattı, zaman zaman da sıkıntı yaşadı!
Şimdi mi?
İnşallah olgunlaşmıştır…
Bilemiyorum…
O zaman karşı yakadaydı, bugün ise bu yakada…
Yani, yönetici ve teknik ekip tarafında.
x
Ali Çamdalı’nın Konyaspor’la yollarının bir kez daha kesişmesinde Ömer Korkmaz’ın imzası var…
Anlayacağınız; Ali Çamdalı’nın kefili Ömer Korkmaz…
Umarım kendisine kucak açanları mahcup etmez…
Futbolculuk döneminde, yanlış hatırlamıyorsam Mustafa Reşit Akçay’la sorunlar yaşamış, Konyaspor yönetimi, Hocanın kalemini kırmıştı…
O dönemin yöneticileri, bu kararlarıyla futbolcuya dayalı düzene davetiye çıkarmışlardı!
Sonuç olarak; Konyaspor’u yönetenler, “Sportif Direktör” noktasında doğru adım atmışlardır, ancak Ali Çamdalı isabetli bir tercih mi, onu da zamanla göreceğiz.
x
1922 KONYASPOR’DA BELİRSİZLİK
Konyaspor yönetimi, 1922 Konyaspor’u kapatmayıp, elden çıkarmak için çareler arıyor…
Bildiğim kadarıyla da, bazı görüşmeler deva ediyor…
Ama, şunu net olarak söyleyebilirim, elden çıkaramazsalar da, kulübün kapısına kilidi vuracaklar…
Çünkü, yıllık 15-20 milyonu çöpe atma gibi bir lüksleri yok, dahası o kadar da zengin değiller…
Şu gerçeği de göz ardı etmemek lazım; Fatih Özgökçen hem 1922 Konyaspor’u, hem de Konyaspor basketbolu küme düşüren başkan olarak tarihe geçti!
Rekor kendisinde…
Şunu da ıskalamamak lazım; 1922 satılmaz da, kapısına kilit vurulursa, Fatih Özgökçen, “kulübü kapatan başkan” olarak yeni bir unvana daha sahip olur!
x
1922’Lİ FUTBOLCULARDAN BİR AÇIKLAMA DAHA
1922 Konyasporlu futbolcular, buna benzer bir açıklamayı daha öncede yapmış, lakin seslerini duyan olmamıştı…
Aynı şekilde basketbolcular da, paralarının ödenmediği için bir basın bildirisi yayınlayarak, Fatih Özgökçen ve yönetiminin hak ettikleri şampiyonluk primini vermediğini duyurdular…
Sonuç olarak, Konyaspor’un bu tür konularla gündeme gelmesi spor çevrelerinde hiç iyi karşılanmazken, hem sporcular, hem de kulüp mağdur oldu…
Futbolcuların sosyal medyadan yaptığı son açıklama da ise “Maalesef ki futbolcular grubu olarak hem Konyaspor tarafından hem 1922 Konyaspor tarafından fazlasıyla mağdur edildik” deniliyor…
Sözleşmesi devam eden oyuncular, bütün bu belirsizlik nedeniyle gelecekleriyle oynandığını, maddi ve manevi çok sıkıntı çektiklerini ifade etmişler…
Bu gencecik insanların ve ailelerinin “ahını” almak, hem Konyaspor’un, hem de Konyaspor’u yönetenlerin iki yakasını bir araya getirmez…
Bilin istedim.
x
RAKİP GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ
Kabul etmek gerekir ki, hem ev sahibi Konyaspor, hem de konuk Gaziantep takımı için zorluk derecesi yüksek bir maç…
Nereden bakılırsa bakılsın, Konyaspor için de kolay maç olmayacak…
Çünkü, Gaziantepliler yaralı…
İki haftada beş gol yemiş ve sıfır çekmişler…
Görünen şu; bu maça asılacaklar…
Aleksandar Stanojeviç, mutlaka savunma tedbirlerini elden bırakmayacak, kazanma adına da silahlarını iyi kullanacaktır...
İki ön kenar ve en öndeki Sokol’la gol arayacak…
Sırp Hocanın futbol aklı önce kaybetmemeyi, sonra da kazanmayı emrediyor…
Daha organize olacak, daha bilinçli gidecektir rakibin üzerine…
Kabul; içinde bulunduğu durum nedeniyle heyecan verici, ama gerçekçi bir oyunu ve sonucu değiştirebilecek bir oyuncusu yok bu Konyaspor’un…
Ama, rakibin de durumunu göz önüne alarak, bu maçı kazanmak için yetebilir bir kadroya sahip olduğunu söylemek mümkün...
Burada en önemli sorun şu; Konyaspor, yakaladığı fırsatları ya da ürettiği pozisyonları değerlendirebilecek mi?
Final paslarını ve final vuruşlarını iyi yapabilecek mi?
Bütün mesele bu aslında...
Özetlersem; Konyaspor, Gaziantep Futbol Kulübü önünde, takım gibi durur, takım halinde hareket eder, ürettiği pozisyonları da iyi değerlendirirse, dahası doğru futbolu oynarsa, elini kolunu sallaya salla bu maçı kazanır ve puanı da 5’e yükseltir.
YORUMLAR