Okullar tatil oldu. Kurban bayramına sayılı günler kala çocukların ailelerinden tatil beklentisi artmaya başladı. Kurban bayramının uzun tatil süreci de değerlendirmeye alındığında çocuklar zor geçen kışın ardından tatili hak ettiler. Ettiler etmesine de aile bütçesi artık tatil yapmaya yeterli mi ona bakmak lazım. Eğitim döneminde aile bütçesinde oluşan yükten sonra, artık tatil bütçesini oluşturmaya çalışan özellikle babalar zor durumda.
Geçmiş dönemlerde yazlık sahibi olanların avantajları olsa da çocukların değişik yerlerde olmak istemeleri de bütçeleri sarsacak görünüyor. Turizmde fiyatlar %50 artmışken, üstelik tatil dolandırıcılarıyla tuzağa düşenleri de gördükten sonra durum tatil değil strese girmekten öteye geçemeyecek gibi görünüyor.
İki dini bayramımız var ve birini iyi kötü geçirdik. İkincisi Kurban Bayramı ve bu bayram kurban kesiminde oldukça azalma olacağı gerçeğini hepiniz görüyorsunuzdur. Bütçeler küçük rakamlar büyük olunca çeşitli alternatiflerle kurban ibadetini yerine getirmeye çalışacakların sayısı bir hayli yüksek. Bu durumu yurt dışı bağışlarla desteklemek için dernek ve vakıflar çoktan harekete geçti. Çünkü yurt dışı bağışların rakamsal değeri daha düşük ve bütçeleri sarsmayacak görünüyor.
Kurban bayramına kurbanlık yetiştiren besicilerin durumu da hiç iç açıcı değil. Onlar da fiyatları düşük tutmalarının imkansız olduğunu dillendirirken, yıl boyunca bu günü beklediklerini, masraflardan doğan borçların kendilerini zor durumda bıraktığını dile getiriyorlar. Üstelik henüz ne kadar satış gerçekleştirecekler o da belli değil.
Rakamlar bu kadar yüksek durumda iken emekli ve asgari ücretlilerin bu bayramda kurban kesemeyeceklerini net olarak biliyoruz. Enflasyonun dar gelirliyi yuttuğu, sıkıntıda koyduğu, çıkmazda bıraktığını birilerinin görmesi ve bu duruma dur demesi gerekiyor. En düşük emekli maaşı 2500 lira iken bu gelirle ne cambazlıklar yaparak evini geçindirmek durumunda olanlar var. Durum öyle bir hal aldı ki böyle bir maaş alanın kurban ibadetini yerine getirmesi şöyle dursun, ihtiyaçlarını alamaz hale geldiler. Ne yiyebiliyor ne giyinebiliyorsunuz. Üstelik dar gelirli ve bunun bir üstü işsizler ordusunu da ele aldığınızda durum daha da içler acısı.
Bayram bayram gibi olacak mı göreceğiz. Diyeceksiniz ki; “artık herkes bayramları tatil olarak görüyor. İbadet olarak gören çok az. Üstelik kurban kesenlerin birçoğu ibadet değil etin kaç kilo çıkacağını hesaplayıp, kurbanlık hayvan kesilirken yanına mangalı yakan sadistler.” Ne söylerseniz haklısınız gerçekten hepimiz bu durumlarla karşılaşıyoruz. Ancak etin kilosu 150 lirayı aşmış ve sadece kurban bayramında et gören evler varsa başımızı iki elimizin arasına alıp düşünmemiz gerekenler vardır.
Mayıs ayında emeklilere ve asgari ücrete zam yapılacağı duyurulmuş ancak beklentiler karşılık bulmamıştı. Yine bayram ikramiyelerine zam beklentisi bir hayli yüksek iken o da karşılığını bulamamış görünüyor. Çünkü yazımı yazdığım saatte bu konuda herhangi bir rakam açıklaması gelmemişti. 2018 yılından bu yana emekli dul ve yetimlere, şehit ailelerine verilen bayram ikramiyeleri 1000 lira ile başlamış, geçen yıl 1100 liraya çıkarılmıştı. Beklentiler 1500 ile 2000 lira arasında değişirken, bu konuda sadece söylenen “dar gelirli vatandaşımızı sıkıntıda bırakmayacağız. Onları enflasyona ezdirmeyeceğiz. Onları rahatlatacak zam yolda.” Dediklerini duymakla kaldık. Umalım ki en yakın zamanda sevindirici haberler gelsin. Beklentiler karşılığını bulsun. Temmuz zamlarının da aşağı yukarı ne olacağını biliyoruz ancak her an her şey olabilir diyerek beklentilerimizi yüksek tutup hayal kırıklığına uğramak da istemiyoruz.
YORUMLAR