Çocuklar eğitim alsın, okusun meslek sahibi olup gelecekte kendi ayaklarının üzerinde dursun diye çocuklarını okula gönderen anneler sözün bittiği yerdeyiz. Sabah çocuğumuzu okula gönderirken binbir endişe ile göndermenin stresiyle güne başlıyoruz.
Yaşanan olaylara bakın insan ne söyleyeceğini ne isteyeceğini bilemez hale geldi. Nasıl bir toplum olduk? Bu toplum nereye gidiyor? Kadın ikinci sınıf vatandaş olmaktan ne zaman çıkacak? O kadar çok soru var ki hangisini sorarsanız sorun çıkmaz bir sokakta kalıveriyorsunuz.
Toplum yine bir tecavüz ve cinayet olayıyla ayağa kalktı. Kadınlar artık seslerini daha fazla duyurmanın, haklarını aramanın yolunun sokakta geçtiğini düşünüyor. Çünkü kadınlar korunamamaktan, ezilmekten ve eziyet görmekten yoruldu. Artık bundan sonra tepkilerini her platformda gösterecek.
Kadınlar… kadınlar… kızlar… kızlar… kadınlar sevgi böcüğü gibi etrafına sevgi dağıtmak, güzel şeyleri paylaşmak, evinde huzuru devam ettirmek ve en önemlisi iş hayatında var olmak için çaba sarfediyor.
Erkekler kadının her şeyinde varlar. Evlat olarak varlar. Eş olarak varlar. Arkadaş olarak varlar. Sevgili olarak varlar. Yani hep varlar…. Varlar… o zaman neden kadınla bu kadar uğraşır ona eziyet ederler anlamış değilim. Bu önceden de böyleydi şimdi de böyle. Ne kadar eğitimle veya yaşam standartlarıyla ilişkiler değerlendirilirse değerlensin hep erkeklerin kadına şiddetiyle karşılaştık .
Eşlerine, kızlarına, sevgililerine ya da iş yerindeki arkadaşlarına eziyet eden erkekleri gördük. Artık erkek profili kadınların gözünde çok değişti. Ne kadar iyi bakmaya çalışırlarsa çalışsınlar erkeklerin kadınları belli kalıpların içine sokmaya çalışmaları, yaşamlarını şekillendirmeye çalışmaları, fikirlerini önemsememeleri kadınların onlara olan saygılarını da tüketti, sevgilerini de…
Kadın kendi ayakları üzerinde durmayı başardıkça erkeklerin tahammülü azaldı. Kadın üzerindeki egemenliğini kaybetmeye başlayınca, özgüvenleri de azalmaya başladı. Kadın üretmeye, kazanmaya ve başarmaya başladıkça erkek kendini frenleyemedi ve erkeğin en önemli üstünlüğü kas gücü devreye girdi. Kadına şiddet uygulayarak ezmeye, susturmaya ve yok etmeye çalıştı ve devam da ediyor.
A isminde bir kadın, Ö isminde bir genç kız olarak değil toplum olarak yanlışın en üst noktasında ölümleri yaşayan, büyük şiddete maruz kalıp sakatlanan ve ileriki yaşamını engelli olarak sürdüren kadınlar var.
İş yerlerinde mobing uygulanan, taciz edilen kadınlar var. Kadınların iş aramalarının istihdam rakamlarında yaşanan sorunların başında geldiğini belirten idareciler var. Bu ülke kadına bakışını değiştirmedikçe, kadını sevmeyi ona saygı duymayı öğrenmedikçe yeni ölümler, yeni acılar yaşamaya devam edeceğiz.
Erkekler akıllarını bacak aralarında sakladıkça, annesi, evladı ya da eşinin de kadın olduğunu unutup etrafındaki kadınların üzerinde şeytanca planlar yapmaya devam ederse aynı olayları yine yine yaşayacağız demektir.
Toplum birbirine saygı duymayı çoktan unuttu. Herkes kısa yoldan köşe dönmenin, başkasının malını almanın, başkasının karısına kızına göz dikmenin derdine düştü. Bu ülke müslüman diyoruz da hiç öyle görünmüyor. Çünkü bu yaşananların müslümanlıkla alakası yok. O genç kıza ve başka kadınlara şiddet uygulayanları Allah KAHHAR sıfatıyla kahreylesin.
Tüm ülke ayağa kalkarken, kadınlar her yerde seslerini duyurmak için sokaklara dökülürken, canım KONYAm yine sessizliğini korudu. Ne güzel değil mi? çok merak ediyorum. Konya ne zaman sesini duyuracak? Ne zaman bir şeylere tepki göstermeyi öğrenecek? Ne zaman bu ülkede varlığını hissettirecek?
Kadınlar güçlenin ayaklarınızın üzerinde durun ve ezilmeyin. Sesinizi yükseltmeyi bilin ve birleşin. Çünkü sözün bittiği yerdeyiz….