Geçen gün TÜRSAB Konya Bölge Temsil Kurulu’nun toplantısındaydık. Yıllardır dile getirdiğim sorunlar yine seslendiriliyor, şehrin potansiyelinin iyi değerlendirilemediği konusunda serzenişler işitiyorduk.
Kurulun bünyesinde Konya ve Karaman ile büyük ilçelerde dahil olmak üzere 211 seyahat acentesi bulunuyor. Sayı hiç az değil. Elbette daha çok olabilir ama sayıdan çok bu acentelerin aktif çalışma sistemleri ve turizme yaptıkları katkıları konuşmak gerekiyor. Kurul Başkanı Özdal Karahan yaptığı açıklamalarda bir çok konuyu açıklamakta zorlandıklarını ve hatta bir şey söyledikleri zaman ”üzerimize geliyorlar” derken bizi hiç şaşırtmıyordu.
Konya’nın turizm sorunları aslında bilinen sorunlar ama üniversitelerimizin yaptıkları araştırmalar bir türlü sonuçlanmazsa, konu sadece bakanlık nezdinde çözülmeye çalışılır, yerel yönetimler ellerini taşın altına koymazlarsa sorunlar artmaya devam edecektir.
Konaklama konusunda gelen turistlerin sıkıntı çekmeyeceği bir konaklama kapasitesine sahibiz aslında ama o güzelim otellerin içini dolduramazsanız otel yapmanın da hiçbir anlamı kalmayacaktır. Örneğin toplantının yapıldığı Milenyum Otelin altın girişinin ışıltısı çok güzel ama eğer içi boş olacaksa bir anlam ifade etmeyecektir.
Konya’nın bir türlü çözülemeyen havalimanı sorunu ne kadar dile getirilirse getirilsin dikkate değer bulunmuyor demek ki… bir an önce hava alanımızın uluslar arası standarlara kavuşturulması gerekiyor. Öte yandan şehrin markası olan Mevlana Müzesi’nin sadece orada çalışan rehberlere ihtiyacı olduğu, gelen turistlere doğru bilgilendirmeyi ancak onların yapması gerektiği konusuna Başkan Karahan dikkat çekiyordu. Gerçekten turizmde rehberlik hizmetleri büyük önem arz ediyor.
Özellikle yıllardır anlatmaya çalıştığım, dikkat çektiğim dışarıdan gelen turist rehberlerinin sorunlarının bir an önce çözülmesi gerektiği konusundan hiç bahsedilmedi. Bu gerçek bir sorun ve gelen turistlerin konaklamamasındaki en önemli gerçeklerden birisi. Onların rehberlik ettikleri turların nerede ne kadar kalacaklarına karar verdiklerini ve onların otellerle ve esnafla verilen hizmetin karşılığından pay almak istediklerini hep duyuyoruz. Eğer rehberleri iyi beslerseniz onlarda sizi besler diye bir sözde varmış bu sektörde. O zaman bunlar dikkate alınmalıdır diye düşünüyorum.
Konya’da turizmi sadece Mevlana çevresinde dolandırmak ne kadar yanlış. Başkan Karahan’ın dikkat çektiği konulardan biri de çok önemliydi ve altını çizerek belirttikleri bence çok önemsenmelidir. Başkan Karahan,”altmış yıldır Çatal Höyüğü kazıyoruz fakat Göbekli Tepe kadar etki sağlayamadık. Konya İpekyolu üzerinde hanlar hamamlar var. Kilistra çok önemli tüm bunları yeterice değerlendiremiyoruz” derken boş konuşmuyordu.
Ülkelerin artık sağlık turizmine ne kadar önem verdiklerini biliyoruz. Konya’da özel hastanelerimiz, akademi hastanelerimiz, araştırma hastanelerimiz var. Bu kadar sağlık sektöründe hizmet veren kurumlarımız var olup biz bunları değerlendiremiyor ve sağlık turizminin nimetlerinden faydalanamıyorsak bu kentte bir sorun var demektir.
Konya’da fuar çalışmalarının aktif olarak yapılması için geçmişten bugüne basın çalışanı olarak elimizden geleni yaptık. Söylenmesi gerekenleri söyledik. Ancak bugün gelinen noktada özellikle Ticaret Odası’nın bu konuda yapması gerekenleri zamanında yapmadığını duymak bizi gerçekten üzdü. Çünkü bu yolu açacak Ticaret Odasıdır. Turizm fuarlarında Konya’nın yer alması özellikle yurtdışı fuarlarda yer alması oldukça önemli. Siz bulunduğunuz yerde biz şuyuz buyuz diye kendi insanınıza bunu anlatırsanız daha da ileri gidemezsiniz. Ticaret Odasından bu konuda önemli adımlar atmasını bekliyoruz.
Gastronomi turizminde hikayesi olan bir çeşitliliğe sahibiz. Etliekmek, tirit, furun kebabının etrafında dolanmayı bırakalım. Özellikle Lokmahane Harun beyin Konya yemeklerinin ve mutfağının tanıtılmasında bireysel çabaları son zamanlarda dikkatimizi çekiyor. Konya mutfağı son derece geniş bir ürün yelpazesine sahip ve bu konuda Necmettin Erbakan üniversitesi Gastronomi ana Bilim Dalı önemli çalışmalara imza atıyor.
İlçelerimizdeki değerlerin farkına varıp bu değerleri turizme kazandırırsak, turizm gelirlerine büyük katkı sağlayacaktır. Şehir olarak turizmin bilincine varıp, turizmin nimetlerinden yaralanmanın çabası verilmesi gerekiyor. Burada birlik gerekli… hep bir ağızdan çıkacak sesler daha güçlü olacak ve sorunların çözümü daha kolay olacaktır. Yeter ki şehir bu konuda yapması gerekenleri görmeyi bilsin ve herkes üzerine düşen görevleri yerine getirsin.
Turizm o kadar geniş bir alanı kapsıyor ki; sporun ekonomisini burada bir kenara koymak da büyük hata olur. Konya’nın spor kenti olması yönünde atılan adımlar, yatırımlar daha aktif hale getirilmeli, Konyasporun kupa müzesi oluşturması, gelen turistlere stadyumun ve müzenin gezdirilmesi de bir diğer alternatiflerden olabilir. Sektör çok büyük ve neresinden bakarsanız bakın tutacak bir şeyler bulursunuz. Yeterki gerçek anlamda turizm gelirlerimizin artırılması, bacasız sanayi turizmin nimetlerinden yararlanmayı hedefimize koyalım.
YORUMLAR