Deprem her kapıya bir acı bıraktı!...
Nimet DÖNMEZ

Nimet DÖNMEZ

Deprem her kapıya bir acı bıraktı!...

23 Şubat 2023 - 17:04

Hayatın acımasız yüzüyle deprem hepimizi bir kez daha karşı karşıya getirdi. Her ne olursa olsun “hayat devam ediyor” diye toplum yaşamına devam ediyorsa da bu travma zor atlatılacak görünüyor.

Yine yeniden inşa edilip, yeni yaşamların başlayacağı, yeniden doğuş hikayelerinin yazılacağı bir sürecin henüz başlangıcındayız. Yapılacak o kadar çok şey var ki… ne söylense ne yapılsa yetmeyecek gibi görünüyor.

Tarihin izlerinin silindiği, güzelim ülkemin marka olmuş şehirlerinin birer birer yok oluşunu izlemenin ne kadar acı olduğuna hepimiz şahitlik ettik. Panik atak olduk, uykularımızda rahat uyuyamaz kabuslar görür olduk. Hani bazen “aman şu dünyanın hiç çekilecek yeri yok” diyenleriniz veya duyanlarınız olmuştur. Fakat hayat o kadar tatlı ki; kimse yaşamından vazgeçmek istemez.

Hayaller, umutlar, gelecekler hepsi ama hepsi kum yığınları arasında feryat figan yok oldu. Kim durdurabildi? Kimse!.. inanın ki televizyonlarda gördükleriniz yaşananların yanında bir hiç. Hava soğuk olunca havaya yayılan ceset kokuları daha az olur diye uzaktan yorum yapanlar oraya gidenlerin ağzından onları dinlesinler. Olaylara bire bir şahitlik edenler daha net bilgi vereceklerdir. Hangisine üzüleceksiniz? O kadar akla hayale gelmeyecek olaylar yaşanıyor ki vicdanınız sızlıyor. Ama diyorsunuz ki Allah büyük bir gün bu yaşananların ardından birde bu işkenceleri yaşatanlara hesabını soracaktır.

Müslüman bir ülkede başkasının malına el uzatmanın çirkinliği ve üstelik enkaz altındaki altınları bulmak için detektörlerle gelenleri akıl alacak gibi değil. Üstelik kadınların kollarından altınlarını almak için bileklerini kesmenin tarifi bile imkansız. Acaba ona yaramayan çalana nasıl yarayacak? Hani Müslümanız diyoruz ya, hani bu ülkenin büyük çoğunluğu Müslüman diyoruz ya bence değil. Çünkü bu yaşananlar çok acı. Üstelik AFAD’ın kurtarma ekiplerinin enkazda çalışarak depremzedeleri çıkarmak için sistemli çalışan madencilerin elinden enkazdan kurtarılanları sahiplenip fotoğraf çektirmesi, olaylara müdahalede yetersizliği halimizin içler acısı olduğunun resmidir.

Asrın felaketinde her kurum panik atak yaşadı. Her yer birbirine girdi ve plansız davranışlar kaosu büyüttü de büyüttü. Bugün yine günler sonra hala hiçbir yardımın ulaşmadığı noktaların bulunduğu gelen şikayetlerden duyduklarımız. Hepimiz sıcak evlerimizde üşürken, yaşlı insanların sandalye üzerinde çadırsız sabahladıklarını görmek içimizi acıtıyor. Millet tek yürek olmuş elinden, evinden, cebinden kendi imkanlarına göre yardım etmeye çalıştı. Hepimizin yapacağı bu kadarla kaldı. Dualarımızı hep oralarda yaşayanlara ve ölenlere gönderdik. Elimizden başkası da gelmedi. Fakat Z Kuşağı diye adlandırdığımız gençliğin koşar adımlarla nasıl geldiğini gördük. Bu görüntüler geleceğe dair umutlarımızı artırdı.

Konya olarak Hatay’ın yanında daha çok yer aldık. Belediyelerimiz, itfaiye ekiplerimiz, arama kurtarma ekiplerimiz hep oradaydı. Belediye başkanlarımız her türlü organizasyonun sorumluğunu aldı ve genel hizmetlerin yanında alt yapı hizmetlerinin sağlanması, özellikle su şebekesinin onarılıp su ihtiyacının karşılanması için günlerdir çalışmalar sürdürülüyor. Büyükşehir, Karatay, Meram ve Selçuklu Belediyelerimiz, Ticaret Borsamız, Ticaret ve Sanayi odalarımızın birlikte yaptıkları çalışmalarla alt yapısı tamamlanan alanda ilk konteynırlar yerleştirilmeye de başlandı. Konya Konteynır Kent umalım ki yaralara merhem, üşüyen bedenlere can olsun. Hizmet verenler sağolsunlar.

Ancak şehirlerin yeniden kurulması, yeniden hayatların can bulması zaman alacak. Ülke ekonomisi çok büyük bir yükün altında. Bu yükün ağırlığını günler geçtikçe daha fazla hissetmeye başlayacağız.

Ekonominin çıkmaza girmeden, halkın yükünü artırmadan bu sorunların üstesinden gelmenin planları doğru yapılmalı. Çünkü birden bire her şey değişti. Küçük büyük atölyeler, üretim mekanizması oralarda sustu. Gelirler sıfırlandı. Yeniden kurulacak yaşamlara adım atmak hiç kolay olmayacak. Bir bardak suya ihtiyaç varsa ve bu zamanında giderilemezse insanlar can pahasına o yıkıntılardan eşyasını kurtarma derdine düşer. Durum ve görünen resim o ve bu bile onlara maliyet getiriyorsa siz gerisini düşünün. Deprem her kapıya bir acı bırakıp gitti. Unutmayalım unutturmayalım. Hatay’dan vazgeçmeyeli. Topraklarımızı sahipsiz bırakmayalım. Yine Hatay’ın künefesi konuşulsun. Yine Malatya’nın kayısı rekoltesi konuşulsun. Yine Gaziantep’in fıstıklı baklavasını yemeye gidelim. Yine… yine… yeniden doğuşun, yeniden başlangıcın umutları yeşerteceği, acıların son bulacağı güzel günler yakın olsun.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..

Son Yazılar