Büyük bir heyecan ve kaosla yaşanan yerel seçimlerden sonra Büyükşehir yasası ile ilçelerde yaşanan gelişmelerin ekonomiye yansımalarını bugün yazımızda ana hatlarıyla anlatmaya çalışacağız. Değerli okurlarım zaman zaman göçlerden ve yaşamsal şartların toplumu nelere zorladığından bahsederiz. Konya’da ilçelerimizde yaşayan özellikle çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu nüfusun, gerek eğitim gerekse de çalışma amaçlı bulundukları ilçelerden uzaklaştıklarını yani göç ettiklerine şahit oluruz.
İlçelerden yaşanan bu göçle birlikte ilçede yaşanan gelişmişlik de bir o kadar geri kalır. Orada yaşayan nüfusun yaş ortalaması ilçenin gelişimi ve yapılacak üretimlerin ekonomiye katkısı da bu durumla doğru orantılı olarak rakamlara yansır.
Yeni yasayla birlikte, artan iç göçün yönetimi, göç kaynaklı sorunlara karşı etkin ve uygulanabilir çözümler gerçekleştirilecek diye umuyoruz. Bugün hızlı kalkınma sürecine kent merkezleri bir şekilde uyum sağlarken, ilçelerin bu gelişime ayak uyduramadığına, geriye doğru gelişim eğilimi sergilediklerine hepimiz şahidiz. Bu durum bazı problemleri de beraberinde getiriyor ve bunların başında en önemli olarak nüfus kayıplarını görüyoruz.
İlçelerimizin büyük çoğunluğunda nüfus kayıpları yaşanıyor. Bölgemizde nüfus kayıpları genellikle genç nüfusta yoğunlaşıyor. Genç nüfusun kaybedilmesi de aslında dinamik ve kaliteli iş gücünün kaybedilmesi anlamına geliyor. İlçelerimiz giderek yaşlanma eğilimi gösteriyor. Bu yaşlanma eğilimi bir takım tehditler doğuruyor. Çünkü yaşlı nüfusun hâkim olduğu ilçelerimizde dinamik ve kaliteli iş gücü olmaması ve yaşlı nüfusun modern üretim tekniklerine uyum sağlayamaması gibi sebeplerden dolayı ekonomik gelir üretmekte sıkıntılar yaşanıyor.
Diğer tarafta artan göçler kentsel sorunları da beraberinde getiriyor. Göçlerden dolayı oluşan istihdam, ekonomik gelir ve satın alma gücü düşüklüğünün, bölgelerde sağlık, eğitim ve benzeri sosyal hizmetlerin gelişememesine neden olduğunu, bu nedenle yaşam kalitesinin de giderek düştüğünü kimse göz ardı edemez ve etmemeli. İlçelerde aradığı yaşam kalitesini bulamayan ve tarımdan gelir elde edemeyenlerin kent merkezlerine yerleşmesi tarımsal üretimin azalması, tarımsal gelirlerin değerini yitirmesine de sebebiyet veriyor.
Bu nedenle işsizlik, yoksulluk, suç oranlarının artması ve sosyal yaşama adaptasyon sorunları gibi bir takım sosyal problemler ortaya çıkıyor. Kırsal alanlar ve ilçelerin aksine kentler fazla nüfus artışının etkisiyle sorunlar yaşıyor. Konya 2023 vizyonunda ülke hedeflerine maksimum katkı sağlamak istiyorsa kırsal alan, ilçe ve kent merkezleriyle top yekûn kalkınmayı benimsemek zorundayız.
Büyükşehir Yasası ilçelere yapılacak yatırımları artıracak ve ilçelerdeki yaşamsal kalitenin artması göçleri engelleyeceğinden, istihdam ve üretimde yaşanan sorunların çözümüne de adım atılmış olacaktır. Genç nüfusa yönelik özellikle eğitim, spor ve sağlık alanlarında yapılan çalışmalar oralarda ki gelişmelere de olumlu katkı sağlayacaktır. Gençlerin üretime katkılarını artırmak amacıyla yapılacak yeni yatırımlar, ilçe gelişmesiyle birlikte gençleri üretime katacaktır. Gençlerin istihdamı ekonomiye ivme kazandıracak, üretimle birlikte gelir seviyelerindeki artışla göçlerin de önü kesilmiş olacaktır.
Yasayla birlikte Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Akyürek’e çok iş düşüyor. Artık omuzlarındaki yük ağırlaştı. O bundan böyle tecrübesiyle ilçelerin hızlı kalkınmasına imzasını atacaktır diye düşünüyorum. Yolu açık olsun.