Arada kalan ay Aralık! Dar gelirli halkın dört gözle açıklanacak rakamları beklediği, bir türlü karar verilemeyen ve bitmek bilmeyen anlamsız toplantıların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı rakamlar… Ne acıdır ki tüm bu beklentiler hiçbir zaman ve hiçbir dönemde karşılığını bulmamıştır.
Artık yaşam standardı sözünü unuttuğumuz son yıllarda, halkın özellikle asgari ücretle geçinmeye çalışanlarla birlikte emeklilerin durumu göz önündedir. Hepimiz kıyısından köşesinden bir şekilde bu durumdan etkileniyoruz.
Bu durumda olan kişilerle karşılaştığınızda size soracakları soru şu oluyor.”milletvekilleri maaşlarına zam yapılırken hiç bu kadar pazarlık yapıyorlar mı?” ne diyeceksiniz donup kalıyorsunuz. Çünkü haklılar.
2024’te uygulanacak yeni asgari ücreti belirlemek üzere yapılacak dört toplantının ilki 11 Aralık’ta gerçekleştirilecek. Orta oyunu başlayacak.
Oysa ne kadar verileceği şimdiden belli... Hemen açıklarlarsa çıkmaz keyfi... Yasa uyarınca aralık ayının sonuna kadar yeni asgari ücreti tespit ve ilan etmek zorundalar. Aceleleri yok nasıl olsa... Asgari ücretin belirlenmesine esas alınan enflasyon, yaşam koşulları, temel ekonomik göstergeler gibi hesaplamalar İstatistik Kurumu’nun açıklamaları... Ne istiyorsa söylesin, son sözü kimin söyleyeceği belli… Haliyle ekonomik gerçekleri yansıtmayan veriler milyonlarca asgari ücretlinin yanı sıra memur ve emeklileri de mahkûm edecek. Merkez Bankası 2024 yılsonu enflasyon hedefini yüzde 36 olarak açıkladı. Bunun anlamı en fazla yüzde 40 olacak asgari ücretlinin zam oranı... O da yerel seçimlerin yüzü suyu hürmetine...
Ancak tek seferlik ve hedef enflasyon oranında zam milyonlarca çalışanın 3-4 ayda açlığın ötesinde sefalete sürüklenmesi demektir. Zira bugüne kadar hedefin tuttuğu görülmüş şey değil.
2024 koşullarında işveren bu yükün ne kadarını kaldırabilir? Kaldıramazsa sigorta istemeyen, güvencesi olmayan, ucuza çalışan mülteciler sıranın önüne geçer. İşsiz kalmak bize düşer.
Asgari ücret üzerinde hayal kurmak iyi güzel de IMF ile milyonlarca çalışan, açlık ötesi sefalete mahkum edilmek üzere... Onlardan para istiyorsan bu böyle...
Mehmet Şimşek 11-14 Ekim tarihlerinde Fas’ın Marakeş şehrine gitti. IMF ve Dünya Bankası’nın yıllık toplantılarına katıldı. Dünya Bankası’nın 3 yılda Türkiye’ye sağlayacağı 35 milyar dolarlık kredi konuşuldu. Talepler bildirildi.
Başka çare kaldı mı ki? Araplar söz verip para yollamayınca dünyanın kalanı da Türkiye’nin mevcut durumuna ilgisiz kalınca Amerika kontrolündeki bu iki kuruma muhtaç kaldık. Ellerimizi açtık.
Yeni yılda yeni durumlarla karşı karşıya kalacağız. Bunu herkes biliyor. Şimdi beklentileri ne kadar yüksek tutsak da imam bildiğini okuyacak. Bazılarınızın ne dediğini şimdiden duyar gibi oluyorum. “merhameeet” …
Yerel seçimler nedeniyle mutlaka yapılacaklar bir tık üstte olacaktır diye beklentimiz var. Umudu yitirmeyelim diyoruz ama yapılacak zammın yüzdesi de belli. Benim açıkçası düşüncem en düşük emekli maaşının 10 bin lira olacağı yönünde. Ha nasıl geçinilir onu düşük gelirle geçinme cambazı olan emekliler düşünecek. Zor mu zor!..üstelik kiracı ise ve tek maaşla geçinmek durumundaysa yandı ki ne yandı. Allah yardımcıları olsun. Asgari ücretinde 15 bin ile 17 bin arasında bir alana sıkıştırılacağını tahmin ediyorum. Çünkü her açıklamalarına bir formül bulacaklardır. Yoksa halkın enflasyona mı ezildiği veya yaşamakta mı zorlandığı kimsenin umurunda değil. Hele ki tuzu kuru olanların bunu anlamaları da oldukça zor görünüyor.
Öte yandan asgari ücretin işveren açısından zorlayıcı olacağı yönündeki açıklamalar da işverenin ucuz çalışandan yana olması yönünde açıklamalarda yapılıyor. Bu durum ekonominin en önemli sorunu işsizliğin de giderek büyümesine yol açacaktır. Dün böyleydi bugün bu durumda makas giderek açılacak, eğitimlerini tamamlamış binlerce genç işsizlikle boğuşmaya devam edecektir.
2024 zorlu geçecek bir yıl olacak. Bu durum hepimiz için böyle olacak. Merkez Bankası Başkanı’nın ve Maliye Bakanı’nın açıklamaları da bu yönde.
Maaşlara yapılacak zammı aslında çalışanlar ve emeklilerin dışında dört gözle bekleyen marketler ve alışveriş merkezleri var. Yoğunlukla gıda enflasyonunda bir ezilme yaşandı için hemen bunu belirtiyorum ama diğer kalemlerde de bu artışlar hem ürünlere hem de hizmetlere yansıyacaktır. Tedbiri elden bırakmamak, beklentileri yüksek tutmamak gerektiğini bir kez daha hatırlatmak görevimiz. Sonrasında hayal kırıklığı yaşamamak için gerekli.
YORUMLAR