Aykut Kocaman'la birlikte belki düne kadar "hayal" olan başarıları tek tek yaşatan Konyaspor, hem kendi tarihine, hem de futbol tarihine bir kez daha güzel bir not düştü.
Geçen sene direkt Avrupa'ya gitme şansı yakalayan, bu sezon da Kupa'da final oynayacak olan yeşil beyazlılar, Anadolu'nun yeni sesi, yeni rol modeli olmaya devam ediyor.
Tabi ki bu başarıda Aykut Kocaman'la birlikte başta kulüp Başkanı Ahmet Şan ve görev yapan tüm yönetim kurulu üyeleri, teknik heyet, futbolcular, basın ve cefakar taraftarları unutmak mümkün değil. Hepsinin ellerine, emeklerine, yüreklerine sağlık olsun. Başarı tekil değil bir bütündür. Biri eksik kaldığında dişli görevini yerine getirmez.
Konyaspor'un özellikle ikinci yarıdaki hem futbolunu, hem de performansını sürekli eleştirdik. Ligde bir türlü geçen seneki başarıyı yakalayamadık. Bunun mutlaka sebepleri vardır. Onlar lig sonunda mutlaka değerlendirilecektir. Ama ligde "öylesine" bir pozisyonda bulunan yeşil beyazlılar, kupa da ise sessiz sedasız belki de gösterişsiz bir futbolla bugünlere geldi. Tarihinde yeni ve ilk olan bir başarıya imza atarak, kupanın bir kulpunu tutmuş oldu.
Kupayı kazanır mı bekleyip göreceğiz.
Rakip kim olursa olsun; artık, "ok yaydan çıktı." Tüm camianın, finale odaklanacağını, final nerede oynanırsa oynansın, Konya'dan binlerce taraftarın final heyecanına ortak olacağına inanıyoruz. Bu konu da kamu ve özel sektöre de büyük görev düşüyor. Binlerce taraftarın ulaşım sorununa çare bulmak için hemen kolları sıvaması gerekiyor.
Futbol da Trabzonspor'la başlayan Anadolu devriminin devamı için de bu maçtan sonra Konyaspor'a büyük görev düşüyor. Kasımpaşa maçındaki Yeşil beyazlıların gönül sevdalısı taraftarların açtığı pankarttaki gibi "Yüreğinle oyna, yık hegemonyayı" pankartı artık her maçta açılmalı, İstanbul takımlarının hegomonyasını kırmak için diğer Anadolu takımlarının da desteğini almak için bir birliktelik sağlanmalıdır.
Finale kadar bu mutluluğu güzelce, hakkıyla, coşkuyla yaşamalıyız. Finale kadar neler yapabiliriz onu masaya yatırmalı, Konya olarak tek bir vücut gibi hareket etmeliyiz. Aykut hoca gidecek mi, gitmeyecek mi tartışmalarına "mola" verip "Kocaman" final maçına odaklanmalıyız.
Kısacası tarihe düşülen güzel notun tadını, keyfini çıkarmalıyız...