" Deliler ve akıllı lar aynı derecede zararsızdırlar. Yalnız , yarı akıllılarla yarı deliler çok tehlikelidir...!"
Goethe
Adam;
her zaman olduğu gibi sabah kahvesini yudumluyordu.
Sabah namazını kılmış, kahvaltısını yapmış, eşinin yaptığı kahveyi içerken bakışlarını bulutlu gökyüzüne sabitlemişti...
Davranışları ve düşünceleri öbek öbek bulutlar arasında dolaşmaya başladı.
İşi, evi, çocukları , bugünün yıpratan olayları ve gelecek kaygısı...
Çalışmak, çalışmak...!
Hep aynı davranışları yapıyor, hep aynı azim ve kararlılıkla çalışmaya devam ediyordu. Çevresindekiler ve yaşadığı toplum tarafından taktir edilmeyi bekliyordu...
Ama farklı bir sonuca ulaşamıyor,
çok az olan beklentilerine olumlu bir cevap alamıyordu.
Değişen hayat şartlarına, değişmeyen bir ücretle devam etmek zorunda oluşu öfkelendirsede onu, sabır ve kanâat tutanacağı tek dalıydı...
Akşam TV 'nin karşısında izlerken günün olaylarını; sanki bir el boğazına saldırıyor, soluk alamıyordu... Şükredip haline değiştiriyordu kanalı.
Bir diziye takılıyordu. Elinde kılıç , baş kesmekten yorulmayan bir kahraman... Heyecan tavan yapıyor, kuruyemiş tabağı ve çay bardağının dibi görünüyordu.
Biraz da açık oturum, derken gece yarılanıyor; hep bir ağızdan konuşan , hiç bir çözüm önerisi sunamayan konuşmacıların uğultusu kulaklarında uyumaya çalışıyor, uyuyamıyordu...!
Uzun uzun, uyuyan eşinin yüzüne baktı. Düşündü:
- Uykusunun kaçıncı evresinde kim bilir...? Kabus görmek için uyur bu...Nasılda yansıyor yüzüne, öfkesi , kini ..Bu kadın safi hırs...
Beyninde esen fırtınalar yüzünden bir film şeridi gibi geçiyor. Oysa gün içerisinde bunları ne de güzel gizleyebiliyor....Şeytan diyor.....
Aynaya bakmak yerine , uyuyan eşinin yüzüne bakmaya devam etti...Ya Sabır çekip, çıktı odadan.
Gözüne ilişen ilk kitabı aldı. Okuduğunu anlamıyordu..!
Kitapla gözleri arasında;
ödeme zamanı gelen taksitler,
çocukların masrafları,
akşam eşinin eline verdiği alınması gereken zorunlu ihtiyaçlar listesi vardı hep.
Göz kapakları da ağır mı ağır...
Fırlatıp attı kitabı , kanepenin üzerine....
Kendini sokaklarda buldu.
Yürüdü...yürüdü...Çığlıkları gecenin karanlığını yırtarak, göklere yükseliyordu.
Gözüne bir tabelâ ilişti:
Millet Bahçesi yazıyordu.
Girdi kapıdan.Yorugundu. Masaları boş olan Kıraathanesine oturdu. Şık giyimli bir garson yaklaştı.
- Emriniz efendim...
Adam çok acıkmış ve yorgundu .
- Çay...haaa birde kek, dedi .
Garson güldü.....
- Maalesef yok efendim , dedi.
Adam sinirli etrafına bakarken, masanın üzerinde duran eski İskambil kâğıtlarına dikti gözlerini.
- O zaman bunların yenisini getir, dedi...
Garson tekrar gülmeye; Adam da bağırmaya başladı.
- Çay istiyorum...yanın dada KEK...
Yenileyin şu İSKAMBİL KAĞITLARINI... Maaşımı dolarla ödeyin ..Kapatın TABİBLER ODASINI...Gönderin şu COVİD illetini geldiği yere.... ...... .....
getir çay getiiirrrr......
Kadın, kanapenin üzerinde uyuyup kalan eşini uyandırmak için olanca gücüyle sarsıyordu.
Elindeki su bardağını boşalttı yüzüne.
Adam uyandığında sabah ezanı doldurmuştu, odanın sessizliğini .
Eşi karşısında müşfik bir anne gibi omuzunu tutup;
- Hadi kalk, kabus gördün; çay hazır..!!! Diyor du.
Kalktı ve mırıldandı.. Farklı bir şey yapmak gerek, " delirmek" gibi, dedi.
Ve seccadesinde uzun uzun dua edip, ağladı....
Geçtiğimiz zaman dilimine tepki vermemek elde değil. Kimimiz suskun ve dualarına göz yaşları eşlik etmede;
kimimiz de " deliriyorum" diye feryat etmede...Kim bilir, bir gün dualar kabul olur ...Deliriyorum diyenler , belki de akıllandığını haykırıyordur evrene...
Zira delilik var olan üstün zekânın , ters yönde çalışması, bireyin özgürleşmesi ve yarım akıl'a itirazı değil midir . . Hakikatleri tam kavrayamayan , dürüstlükten, doğruluktan , ahlâk ve ferasetten yoksun yarım akıl'a isyânı değil midir..?!
Akıllı adam bu olumsuz şartlarda delirmesin de ne yapsın..?
Delilik bir nevi hür iradeye kavuşup, yeniden doğuştur.
Yeni başlangıçların sancısıdır.
Varolma mücadelesini sürdürürken birey; deliliğinin yanına akledmeyi ikiz kardeş olarak taşırsa, O bireyin önünde hiç bir engel duramaz...
Daha mutlu, daha akıllı zamanlara ulaşmamız dileğiyle, sağlıklı kalınız.
Saygılarımla....
YORUMLAR