İl Halk Kütüphanesi Konferans Salondaki programda hayatı ve hatıralarını anlatan Sakman okuduğu şiirlerle de programa renk verdi.
Babası Mazhar Sakman’a dair bilgiler vererek konuşmasına başlayan Tahir Sakman “Babam şair, saz ve söz üstadı, Konya türkülerinin kaynak kişisiydi. Evimiz akademi gibiydi ve biz o kültür ortamında yetiştik. Ağabeyim Vedat Sakman’ın müzik kabiliyeti yüksekti ve o müzisyen oldu. Bende o yetenek olmayınca yazmaya yöneldim” dedi.
Ord. Prof. Dr. Eski Başbakan Sadi Irmak ve Yıldıray Çınar gibi üstadların evlerinin ziyaretçileri arasında olduğunu kaydeden Sakman “Babam beni küçük yaşlarda Lütfi İkiz, Hayri Bolay, Ali Kemal Belviranlı gibi insanların sohbetine gönderdi. Aşık Şemi benim ilk hocamdı” diye konuştu.
“Sanat kıskanmaktır. Ben iyi bir şiir gördüğüm zaman kesinlikle kıskanırım” diyen Sakman sözlerini “Daha iyisini yazabilmek için kıskanmak gerekir. Keşke her şey şairlerin dünyası gibi olsa ve keşke dünyayı şairler idare etse” diyerek sürdürdü.
Asıl mesleğinin saat tamirciliği olduğunu ve yazı hayatını çeşitli dönemlerde Yeni Meram, Konya Postası, Yeni Gazete ve Anadolu Manşet gazetelerinde sürdürdüğünü anlatan Sakman “Eskiden gazeteler birinci sayfalarında şiirler yayınlardı. Bir gün Konya Postasında Panos Özararat ve benim şiirlerim yan yana basılmış ve ben bundan çok mutlu olmuştum” dedi.
Bazı dönemlerde işlerinin bozulmasıyla zor zamanlar yaşadığını anlatan Sakman “Bu dünyada cenneti de cehennemi de gördüm. İşlerim bozulduğu zaman karşılaştığım insanların ‘Sen şair adamsın parayla pulla işin olmaz’ demeleri çok acıydı. Meram Belediyesi’nin bir kültür merkezinde sorumluluk aldığım dönemde yoğun çalışıp çok güzel kültürel faaliyetler yaptık. Acı olan ise kitaplarımızı okumayanların peşin hükümle kitaplarımızı eleştirmeleriydi” diyerek sözlerini tamamladı.
Program sonunda Tahir Sakman’a ressam kardeşi Vesile Güzeloğlu resmettiği portresini, Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü’de kitap hediye etti.
YORUMLAR