Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Ukrayna ve Rusya'nın Türkiye'nin stratejik ortaklığa sahip iki önemli ve dost ülke olduğunu vurgulayarak, "Geniş Avrasya coğrafyasında toprak bütünlüğü konusunda yeni tartışmaların ortaya çıkarılması istikrara büyük bir tehdit teşkil eder" dedi.
Davutoğlu, Dışişleri Bakanlığında, Türkmenistan Bakanlar Kurulu Başkan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Raşid Meredov ile görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, iki ülke arasında "bir millet iki devlet" anlayışıyla son yıllarda olağanüstü gelişmeler kaydedildiğini söyledi. Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhammedov'un Türkiye'yi tekrar ziyaret edeceğini ve iki ülke arasında gelecek günlerde karşılıklı pek çok üst düzey ziyaret gerçekleşeceğini anlatan Davutoğlu, "Önümüzdeki ay Sayın Cumhurbaşkanımız atçılık bayramı vesilesiyle Berdimuhammedov'un misafiri olarak törenlere katılmak üzere Türkmenistan'a gidecek. Daha sonra Sayın Berdimuhammedov ile 4-5 Haziran'da Türk Dünyası Kurultayı için Bodrum'da buluşacağız. Onun öncesinde bir ikili ziyaretin planlamasını da yapıyoruz" diye konuştu.
Türkmen tabiriyle Türkmenistan'ı "kemik kardeşi" olarak gördüklerini belirten Davutoğlu, Türkmenistan'da Türk firmalarının şimdiye kadar 40 milyar dolar civarında ihale üstlendiğini ifade etti. İki ülke arasındaki 2,5 milyar dolar civarındaki ticaret hacminin en kısa sürede 5 milyar dolara çıkması için neler yapılabileceği üzerinde konuştuklarını dile getiren Davutoğlu, ikili ilişkiler bağlamında enerji ve ulaştırma konularında büyük işbirliği imkanlarını da değerlendirdiklerini vurguladı.
Uluslararası örgütlerde iki ülkenin hiçbir karşılık vermeden birbirini desteklediğini hatırlatan Davutoğlu, "Türkmenistan aday olduğunda Türkiye her zaman yanındadır. Her yerde birbirimize destek olmaya devam edeceğiz. Türkmenistan'ın son dönemde uluslararası arenadaki başarılarını kendi başarımız olarak görüyoruz" ifadelerini kullandı.
Türkmen mevkidaşı ile bölgedeki gelişmeleri de ele aldıklarını ve bu çerçevede Ukrayna konusunda Meredov'u bilgilendirdiğini söyleyen Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Ukrayna'da gerçekten hepimizi kaygılandıran gelişmeler yaşanıyor. Geçen cumartesi Ukrayna'da tüm muhataplarımızla, değişik kesimlerden siyasilerle görüştüğümüzde özel önem taşıyan iki ilkeyi vurguladık. Bunlardan birisi Ukrayna'nın toprak bütünlüğü, ikincisi Kiev'de tüm kesimleri ve değişik etnik ve dini grupları barındıran katılımcı bir siyasi yapının oluşmasının önemidir. Geniş Avrasya coğrafyasında toprak bütünlüğü konusunda yeni tartışmaların ortaya çıkarılması istikrara büyük bir tehdit teşkil eder. Ukrayna'da bir kesimin dışlanması huzursuzluğa sebebiyet verir. Öte yandan, Ukrayna'nın toprak bütünlüğü konusunda başlatılacak bir tartışma Karadeniz havzasında büyük istikrarsızlıkların önünü açar. Türkiye'nin tutumu bu konuda çok açık ve nettir. Kırım, Ukrayna'nın bir parçası olarak ve özerk yapısını da muhafaza ederek, etnik barışın egemen olduğu bir barış yarımadası olmak zorundadır. Bu çerçevede de Kırım Parlamentosu'nun aldığı erken referandum kararını kaygıyla izledik. Bu tutumdan bir an önce vazgeçilerek bütün tarafların sürecin içinde olduğu kalıcı bir barış tesis edecek yönde diplomatik çalışmaları yoğunlaştırmak lazım."
Karadeniz'de ve uluslararası alanda yeni gerilim hatlarının oluşmaması için olağanüstü bir çaba sarf ettiklerini kaydeden Davutoğlu, Ukrayna ve Rusya'nın Türkiye'nin stratejik ortaklığa sahip iki önemli ve dost ülke olduğunu vurguladı. Türkiye için en önemli konunun Kırım'daki kardeşlerinin geleceği olduğunu dile getiren Davutoğlu, "Sürekli temas halindeyiz. Başkonsolosumuz iki gündür Odesa'dan Kırım'a geçerek oradaki yetkililerle temaslarını sürdürdü. Bir heyetimiz de Ankara'dan Kırım'a geçecek. Orada etnik bir çatışma olmaması için, hem taraflar nezdinde Kırım'ın içinde hem Ukrayna'da hem de başta AGİT olmak üzere bütün ilgili ülkeler ve uluslararası örgütlerle yoğun bir diplomatik çaba sarf ediyoruz" şeklinde konuştu.
Bölgede şu ana kadar kan dökülmemiş olmasının kendileri için sevindirici olduğuna işaret eden Davutoğlu, bunda da Ukrayna'nın eşit vatandaşları olan Tatarların soğukkanlı ve basiretli tutumunun büyük payı olduğunu belirtti. Davutoğlu, "Türkiye her zeminde onların haklarını korumak konusunda kararlı bir diplomasi yürütmüştür, yürütmeye de devam edecektir" dedi.
Meredov ise Berdimuhammedov'un da her zaman dediği gibi bu iki ülkenin bir millet iki devlet olduğunu vurguladı. Bugün bu kardeşlik ilişkilerini daha da geliştirmek amacıyla ikili görüşmeler gerçekleştirdiklerini dile getiren Meredov, siyaset, ekonomi, kültür, bilim alanlarında iki devlet arasındaki işbirliğini daha da yükseltmek arzusunda olduklarını belirtti.
Türkiye'nin Türkmenistan'a uluslararası alanlarda verdiği destekten dolayı teşekkür eden Meredov, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin de en iyi seviyede sürdürüldüğünü, Türkmenistan'da 600 Türk firmasının çalıştığını, ticaret hacmini daha da iyileştirmek için Ankara'da da Aşkabat günlerini hayata geçirmek istediklerini dile getirdi. Meredov, iki ülkenin ortak komisyonlarının daha aktif olması için de dışişleri bakanlıkları olarak daha çok çalışmaları gerektiğinin altını çizdi.
YORUMLAR