Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından, Ekonomi Bakanlığı’nın desteğinde, bu yıl 3’üncüsü düzenlenen ve 4 Aralık Perşembe günü İstanbul Kongre Merkezinde başlayan Türkiye İnovasyon Haftasında İnovasyon Şampiyonları ödüllerini Başbakan Davutoğlu’nun elinden aldı. Bu sene Hollanda’nın da partner ülke olarak yer aldığı ve 6 Aralık Cumartesi günü sona erecek etkinliğin ikinci gününde inovalig çerçevesinde yaptıkları yeniliklerle ülke ekonomisine katkıda bulunanlara inovasyon şampiyonluğu ödülleri verildi.
Son 3 yıldır inovasyon konusunda Türkiye’de farkındalık oluşturmak amacıyla TİM tarafından düzenlenen Türkiye İnovasyon Haftası çerçevesinde bu sene İzmir, Ankara ve Gaziantep’te de etkinlikler düzenlenmiş ve yaklaşık 20 bin kişinin katıldığı Anadolu turunun ardından 4 Aralık’ta 2014 yılının final etkinliği başlamıştı. Teknoloji, iş dünyası, eğitim, dünyayı yöneten Türkler, dijital medya, pazarlama, bilim ve enerji gibi konu başlıklarında sunumların yapıldığı İnovasyon Haftası’nda dünyada ve Türkiye'de fark oluşturan uluslararası profesyoneller, sanayiciler, akademisyenler ve üniversite öğrencileri bir araya gelerek; inovasyon odaklı konferans, sergi ve atölye çalışmaları ile ülkemiz sanayisinin inovatif gücünü yükseltilmesine katkı veriyor.
İnovalig ödül töreni öncesi kürsüye gelen TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi yaptığı konuşmada “500 milyar doları, 2 trilyon dolar ticareti ancak akıllı üretim ile yakalarız. İlk 10 ekonomiye takipçi ve taklitçi olarak değil yenilikçi ve yaratıcı olarak gireriz. Bu nedenle Ar-Ge, inovasyon, tasarım ve markalaşmada yol almalıyız. Dünyanın şartları ağır, rekabet kolay değil. 2020’ye dek türbülans dönemi olacak. Ama biz ihracatçılar olarak bölgemizde gerilimlere rağmen rekor kırdık. 11 ayda ihracatı yüzde 4,4 arttırdık. 12 aylık ihracatımız da 158 milyar dolar oldu” sözleriyle ülke ekonomisinin rekabetçi yapısındaki değişim ile ihracattaki yükselen ivmeye dikkat çekerken, bu sene düzenlenen Türkiye İnovasyon Haftası’nın ikinci gününe katılarak, İnovalig şampiyonlarına ödüllerini bizzat veren Başbakan Ahmet Davutoğlu ödül töreni öncesi Türkiye'nin dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girme hedefine atıfta bulunarak, "Eğer biz ilk 10'a gireceksek, küresel rekabette de yüzde 45'lerden mutlaka yüzde 10'lara doğru yükselmemiz, inovasyonda en azından yüzde 20'lere doğru yeni bir sıçrama yapmamız lazım. Aksi takdirde tekerlek patinaj yapmaya başlar ve kendimizi tekrar etmeye başlarız" dedi.
Başbakan Davutoğlu, "Türkiye İnovasyon Haftası 2014 İstanbul'da" yaptığı konuşmada, 2002'de AK Parti iktidara geldiğinde Türkiye'nin ihraç mallarının büyük çoğunluğunun düşük ve orta düşük teknolojilere dayandığını dile getirdi.
Ortaokul, lise döneminde "Konya buğday ambarı", "Ege incir, tütün pazarı" denildiğine değinen Başbakan Davutoğlu, belli kalemlerde, daha çok emek yoğun sektörlerde ihracat yapıldığını anlattı.
Davutoğlu, 60'lı yıllarda ithal ikamesine dayalı ekonominin, Türkiye'de iç pazara dönük ve rekabete kapalı üretimi teşvik ettiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Rahmetli Turgut Özal ile başlayan dünya ekonomilerine açılma döneminde rekabet ister istemez gündemin birinci maddesi oldu. Zorlu süreçlerden sonra Gümrük Birliği'ne girdikten sonra daha çetin rekabet şartları oluştu. Tabiri caizse zorluk arttıkça ihracatçılarımızın ve sanayicilerimizin vizyoner bakışında da büyük bir atılım gerçekleşti. 2002'den bugüne baktığımızda artık düşük teknolojiye dayalı ürünlerin ihracatımızdaki payı gittikçe düşüyor. Toplam imalat sanayinin ihracatımızdaki payı yüzde 92,6, yüksek teknoloji yüzde 3,7, orta yüksek teknoloji ise yüzde 31,9. Yani yüksek ve orta yüksek teknoloji şu anda yüzde 35 civarına geldi. Bizim hedefimiz 2018 sonuna kadar bunu yüzde 40'a çıkarmak, ama mutlaka 2023'e geldiğimizde yüksek teknolojiye dayalı ürünlerin ihracatımızdaki payını yüzde 15'e çıkarmak. Aksi takdirde dünyada rekabet edebilecek imkânı bulamayız."
Türkiye'nin Gayri Safi Milli Hasıla'da (GSMH) dünya 17'ncisi, küresel rekabette 45'inci olduğunu kaydeden Davutoğlu, "İnovasyonda ise 54'üncüyüz. Bu sürdürülebilir bir durum değil. Eğer biz ilk 10'a gireceksek, küresel rekabette de yüzde 45'lerden mutlaka yüzde 10'lara doğru yükselmemiz, inovasyonda en azından yüzde 20'lere doğru yeni bir sıçrama yapmamız lazım. Aksi takdirde tekerlek patinaj yapmaya başlar ve kendimizi tekrar etmeye başlarız" dedi.
Davutoğlu, ihracatın 36 milyar dolardan 160 milyar dolara çıkmasının, var olan paradigma içinde sağlanan bir gelişme olduğuna işaret ederek, ihracatın 500 milyar dolara çıkması için paradigmatik bir sıçrama yapılması gerektiğini, bunun oluşacağı yerin de katma değerin artırılacağı yüksek düzeyli teknolojinin uygulanabileceği Ar-Ge, inovasyon, yeni buluş, uygulamalı yenilik alanları olduğunu söyledi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Türkiye İnovasyon Haftası'nın gelenekselleşmesinin, yıllık bir muhasebe yapma olanağı sağlayacağını vurgulayarak, konuşmasına şöyle devam etti:
"Artık Türkiye, kalıplarını aşan ve kalıpları içinde tutulamayacak ölçekte dinamik bir nüfusa sahip bir ülkedir. Bu dinamik nüfusu, insan gücünü, insan odaklı ekonomiyi, bilgi, teknoloji odaklı ekonomiyle birleştirmemiz lazım. Bu çerçevede hükümet olarak üzerimize düşen her türlü gayreti göstermeye hazırız, ama bu ortak bir seferberlikle başarıya ulaşacak bir hedeftir. Üniversitelerimiz, bilim adamlarımız, tasavvur gücü yüksek temel bilim kabiliyeti ve birikimi yüksek yeni bir nesil yetiştirmek durumunda, iş dünyamız, bu tasavvurları, tezleri, Ar-Ge'lerde teknolojiye dönüştürebilecek kabiliyete ve imkânlara sahip olmak durumunda, onların biriktirdiği bu imkânlarla birlikte hükümetimiz, devletimiz de bu imkânlara dayalı olarak vereceği teşvikle uygulayacağı dinamik politikalarla ticarileşme ve rekabet dünyasına şirketlerimizi açacak bütün imkânları hazırlamak durumunda. Topyekûn bir seferberliğe herkesi davet ediyorum. Ülkemizin 2023 hedeflerine ulaşması için yeni bir inovasyon seferberliği, uygulamalı buluş, uygulamalı yenilik seferberliği yapmamız gerekiyor."
Başbakan Davutoğlu’nun konuşması sonrası Türkiye’nin inovasyon şampiyonları sahneye tek tek davet edilirken, ödüllerini bizzat Başbakan Davutoğlu’nun elinden aldılar. İnovasyon Haftası çerçevesinde AR-GE, Tasarım, Girişim, Müşteri Odaklı Hizmet, Markalaşma gibi dallarda ödül dağıtılırken 2014 yılında Türkiye’nin marka geliştirme şampiyonu Konya Şeker oldu. Konya Şeker’in marka şampiyonluğu ödülünü Başbakan Davutoğlu, Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk’a verdi. Memleketi Konya’dan bir şirkete ödül vermekten duyduğu memnuniyet yüzüne yansıyan Başbakan Davutoğlu, ödülü verirken Başkan Konuk’a Konya’dan bir şirketin marka şampiyonluğunu almasından ayrıca gurur duyduğunu söyledi.
Marka şampiyonluğu ödülünü Davutoğlu’nun elinden alan Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk ödül töreni sonrası yaptığı değerlendirmede Konya’nın yıldızının parladığını ve bu ödülün o gelişen ekonominin bir yansıması olduğunu vurguladı. Son 10 yılda Konya’nın ihracatının 10 kat arttığını belirten Başkan Konuk, özetle şunları söyledi;
“Konya 172 ülkeye 104 çeşit ihracat gerçekleştiren bir ekonomiye sahip. Konya dünün içe kapanmış Konya’sı değil. Büyük hedefleri olan, kendi hedefleri ile ülkemizin 2023 hedeflerini entegre etmiş, 2023 vizyonu çerçevesinde kendi rolünü belirlemiş bir Konya var. Konya düne göre daha çok patent tescil ettiren, daha çok ve daha özgün endüstriyel tasarım gerçekleştiren yenilikçi ve dinamik bir ekonomiye sahip. Konya Sanayisi marka tescilinde de, endüstriyel tasarımda da, faydalı model üretiminde de, patent başvurusunda da ülkemizde ya ilk beşte ya ilk altıda. Bu şunun göstergesi; Konya, Konya dışındaki pazarlarda da, yurt dışı pazarlarda da büyümek, dış pazarlardaki büyük pastadan pay almak istiyor. Bunda da son derece başarılı. Konya Şeker’de bu yükselen ekonominin en etkin aktörlerinden biri. Konya Şeker büyümek isteyen, dış pazarlardan daha fazla pay almak isteyen Konya ekonomisinin yüzü, yüz akı. Dış pazarlardan daha fazla pay almak, ürettiğiniz ürünün ticari itibarını kuvvetlendirmek, yaptığınız ticarete istikrar kazandırmak, katma değerli alanlarda sürekli ve sürdürülebilir büyümeyi sağlamak için markalaşmak, kendi marka ve markalarınızı oluşturmak zorundasınız. Konya Şeker Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından 2014 yılının marka geliştirme şampiyonu seçildi. Bu Konya Şeker’in üretim altyapısındaki genişlemenin ve ürün portföyünün hızla çeşitlenmesinin tabii bir sonucudur. Sadece 10 yıl önce kristal şekerden başka üretimi olmayan Konya Şeker bugün 1.000 kalemin üzerinde ürününü üst markalarının yanı sıra yüzlerce alt marka altında ambalaj içine sokmayı başarmış bir kurumdur. Gıda sektörünün en genç markası olmasına rağmen, hem ürün çeşitliliğini hem de pazar payını en hızlı genişleten Torku sadece ülkemizin değil dış pazarlarında yükselen yıldızıdır. Bu ödül bizim şevk ve azmimizi arttırmış, heyecanımıza heyecan katmıştır. Hele bu ödülü bir Konyalı olarak Konyalı bir Başbakanın elinden almak bizi daha da gururlandırmıştır. Siyasetin zirvesine bir yıldız çıkaran Konya’ya ekonominin zirvesine yıldız bir marka yerleştirmek, Konya ekonomisini ekonominin zirvesine de taşımak yakışır. İnşallah Konya, siyasetin zirvesinden yayılan ışıkla ekonomide de daha hızlı ilerleyecek, daha hızlı koşacak, ülkemiz 2023 hedeflerini gerçekleştirirken bu vizyona en büyük katkı Konya’dan gelecek. Gelecek senin Konya, sahne senin Konya.”
“Marka Geliştirmede Liderlik” ödülünün Pankobirlik Yönetim Kurulu Başkanı Recep Konuk’a verildiği törende, Arçelik AŞ Genel Müdürü Levent Çakıroğlu'na "Arge Liderliği" ve "Teknoloji Geliştirmede Liderlik" alanlarında 2 ayrı ödül verilirken, "Müşteri Odaklı Hizmet İnovasyonu Ödülü"ne Brisa Bridgestone Genel Müdürü Hakan Bayman layık görüldü. "En Yenilikçi KOBİ ve Girişim Bankacılığı" ödülünü TEB Genel Müdürü Ümit Leblebici kazanırken, "Uluslararası Alanda En Başarılı Şirket" ödülü THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu aldı. Törende, Aselsan Yönetim Kurulu Üyesi Celalettin Döver'e "Tasarım Geliştirmede Liderlik", Mimar Sinan Üniversitesi Rektörü Prof. Yalçın Karayağız'a "En Fazla Tasarıma Katkı" ve İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca'ya da "En Fazla Ar-Ge'ye Katkı" ödülü verildi.
.
YORUMLAR