MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Çözümü milli iradeyle yapmaya gerek vardır. Bunun dışındaki noktalar, sosyal hareketlilikler, sandıkla sokak arasında gençlerimizi bir sarkaç gibi sallamaya hiç gerek yoktur, doğru da değildir. Türkiye bu aşamaları aşmalıdır ve etrafını da iyi görmelidir" dedi.
Seçim çalışmaları kapsamında geldiği Ordu'da partililerce karşılanan Bahçeli, daha sonra İkizce ilçesine geçerek burada halka hitap etti.
Bahçeli konuşmasında, 17 Aralık operasyonu ve sonrasına değinerek, "Bu süreç hala tartışılıyor. Sayın Başbakan her yerde bunu reddediyor ama gerekli tedbirleri de almak istemiyor. İki kelime üzerinde bir savunma kurmuş, ‘bu bana komplodur, bu bana montajdır’. Peki bunun aslı nedir sayın Recep Tayyip Erdoğan? 92 günden bu yana muhalefeti iktidarı, Türkiye’yi tek gündem haline getirmiş bunu tartışıyor" diye konuştu.
"Sana Başbakan olarak düşen görev nedir" diyen Bahçeli, şöyle devam etti:
" 'Bana düşen görev milletime güvenerek bütün savcıları, kolluk kuvvetlerini, yargıyı harekete geçirmek suretiyle nerede yolsuzluk varsa kökünü kazıyacağım' diyerek hayırlı bir adım atacağın yerde, savcıları kıyıyorsun, 8 bin polisimizi darmadağın ediyorsun. 28 valimizi yer değiştiriyorsun veya merkeze alıyorsun. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nu zaten sen kurdun. Eksikliklerini de tamamlayarak kendini aklaştırmanın yolunu arıyorsun. Bu nereye kadar gidecektir diye düşündüğümüzde, bunu demokrasi içerisinde çözmeye ve çözümü milli iradeyle yapmaya gerek vardır. Bunun dışındaki noktalar, sosyal hareketlilikler, sandıkla sokak arasında gençlerimizi bir sarkaç gibi sallamaya hiç gerek yoktur, doğru da değildir. Türkiye bu aşamaları aşmalıdır ve etrafını da iyi görmelidir."
- "30 Mart'ta iktidarın değişiminin işaretleri gösterilebilir"
Bahçeli, şöyle konuştu:
"Türkiye birlik, dirlik içinde daha önümüzde ne risklerle karşılaşacağımızı dikkate alın, onu da dikkate aldığınız vakit Türkiye’de demokratik açılım zırvasının 2014 yılında bir özerklik yapıya kavuşturulacağına dair söylentilerin 30 Mart'tan sonra da hayata geçirileceğini düşündüğünüz vakit daha ne büyük tehdit, tehlikeler ve risk altında kalacağımız bellidir. Hal böyle olunca sizden demokrasi içinde, milli iradenizi ortaya koyarak, sorunları çözebilecek bir çabayı göstermenizi istiyoruz. Bu ne demek, seçim demektir. En son seçim ne zaman, 30 Mart'tır. 30 Mart'ta iktidar değişebilir mi? Hayır ama iktidarın değişiminin işaretleri gösterilebilir. Bu nasıl olur, Adalet ve Kalkınma Partisi'ne önemli bir sayıda oy kaybını ortaya koymakla mümkün olur."
"Böyle bir durum karşısında sonuç ne olur" ifadelerini kullanan Bahçeli, şunları kaydetti:
"Eğer Recep Tayyip Erdoğan, neden oy kaybettiğini çok yönlü inceleyebilir ise o zaman kendisine çekidüzen verecek, üç beş danışmanın tahrikine, aklı uçuk bu insanların tahrikine kapılmayarak milletle tekrar buluşup, kendisine yeni bir hizmet alanı, yeni bir siyasi çizgi koyabilir. 'Hayır ben bunu yapmam, ben şuyum, ben diktatörüm, ben tek adamım…'. Bundan vazgeç Recep Ağa. Böyleleri ne geldi, ne geçti. Türkiye aklı başında bir devlettir, geleneği olan bir devlettir. Sessiz kalır, soğukkanlı olur ama netice itibarıyla bir gün de ayranı kabarırsa karşısında kimse duramaz. 30 Mart seçimlerine önem verelim."
Bahçeli, konuşmasının ardından Ünye'ye hareket etti.
YORUMLAR