Galatasaray Kulübü Başkanı Ünal Aysal, sarı-kırmızılı kulübün her dönemde imkansızı başardığını söyledi.
Ünal Aysal, Galatasaray Dergisi'nin mart sayısında, "Ne yapabiliriz? değil, ne yapmalıyız?" başlıklı yazısıyla taraftarlara seslenirken, "Ara transfer dönemini, bir önemli hedefi gerçekleştirerek geride bıraktık. Genç Galatasaraylılar ve Galatasarayımızın geleceği için çok hayırlı olmasını dileyelim ve yol haritamızdaki bir başka çok ama çok önemli projemize eğilelim" ifadelerini kullandı.
"Yöneticiler pek çok durumda karşılaştığı sorunlara elindeki imkanlarla çözüm bulmaya çalışır. Sorunun eldeki imkanlardan büyük olması durumunda ise tecrübelerini ve dost çevrelerini devreye sokarlar" diyen Aysal, şunları kaydetti:
"Yapmamaları gereken tek şey sorunu çözümsüz bırakmaktır. Galatasaray'ı kurarken Ali Sami Yen ve arkadaşlarının imkanları el vermiyordu, kurdular. Lige katıldıklarında ayakkabı bulamıyorlardı, şampiyon oldular. Tekneleri yoktu, kürek ve yelken şubelerini kurdular. Pota yoktu, basketbolu başlatıp, 'Yenilmez Armada'ları oluşturdular. Transfer yapacak imkanlar yoktu, UEFA şampiyonu oldular. 'Engelsiz Aslanlarımız' bize her yıl mucizeler nasıl yaratılır dersi veriyorlar. Bu kulübün vizyonu hiçbir zaman mevcut imkanlarıyla sınırlı olmadı. İmkanlar yaratıldı, imkansızlar başarıldı. İstisnasız her dönem için söyleyebilirim bunu. Çünkü imkansızı başarmak Galatasaray'ın genlerinde var."
Hiçbir sorunun bahane gösterilemeyeceğine vurgu yapan başkan Aysal, dergideki yazısında daha sonra şu görüşleri paylaştı:
"(Kulüplerin altyapılarını modernize etmeye ihtiyacı var ama imkanları el vermiyor.) Evet, hepimizin imkanları sınırlı. (Efendim, eğitim sistemimiz spora öncelik vermiyor.) Doğru. (Federasyonlarımız bu konuyu gerektiği kadar ciddiye almıyor.) Hepsi değilse bile çoğunlukla doğru. (Pek az belediye kulüplere yardımcı oluyor.) Büyük ölçüde geçerli. (Ailelerin desteği sınırlı.) Onların da imkanları dar. Bu koşullar altında geçici bir süre için seçilmiş yöneticiler ne yapsın? Türk sporunun en büyük, en temel sorunu karşısında egemen düşünce bu."
YORUMLAR