Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Çanakkale, bir milletin, kendi makus talihini yendiği bir savaştır. Çanakkale, bir milletin, umutsuzluğa karşı zafer kazandığı yerdir. Çanakkale, bir milletin, yeniden öz güven elde ettiği, imanıyla kahramanlığıyla her türlü sorunun üstesinden gelebileceğine yeniden inandığı bir zaferdir. Çanakkale'de yazılan destan, Kurtuluş Savaşı'nın yolunu açmış, Cumhuriyet'e giden yolu hazırlamış, işte bu günlere ulaşmamızın adeta kilidi olmuştur" dedi.
Erdoğan, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi'nin 99. Yıl Dönümü dolayısıyla Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı'ndaki Şehitler Abidesi'nde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, Çanakkale Deniz Zaferi'nin 99'uncu yıl dönümünde aziz Çanakkale şehitlerini bir kez daha rahmet ve minnetle yad ettiğini söyledi.
Bu büyük zaferin üzerinden 99 yıl geçtiğini hatırlatan Erdoğan, "99 yıl içinde zor günler yaşadık, çok ciddi badireler atlattık, önemli sorunlarla karşılaştık ancak işte bugün bu büyük zaferin 99'uncu yıl dönümünde, büyük bir ülkede, itibarlı ve güçlü bir ülkede bir ve beraber olarak geleceğe yürümeye devam ediyoruz" diye konuştu.
Çanakkale Deniz Zaferi'nin, Türk milleti ve ülke nezdinde çok müstesna bir yeri olduğunu, bu zaferin, sadece dünyanın en güçlü ve modern ordularına karşı kazanılmış bir zafer olmadığını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Çanakkale, bir milletin, kendi makus talihini yendiği bir savaştır. Çanakkale, bir milletin, umutsuzluğa karşı zafer kazandığı yerdir. Çanakkale, bir milletin, yeniden öz güven elde ettiği, imanıyla kahramanlığıyla her türlü sorunun üstesinden gelebileceğine yeniden inandığı bir zaferdir. Çanakkale'de yazılan destan, Kurtuluş Savaşı'nın yolunu açmış, Cumhuriyet'e giden yolu hazırlamış, işte bu günlere ulaşmamızın adeta kilidi olmuştur. Çanakkale Zaferi'nin tüm komutanlarına, başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere zaferin tüm zabitlerine, tüm neferlerimize, özellikle de şehit ve gazilerimize milletçe vefa borcumuz vardır. Bu vefa borcunu hiçbir zaman unutmayacak, genç nesillerin, gelecek nesillerin de daima hatırlamasını sağlayacağız. Bu vefa borcunun bir gereği olarak şehitlerimizin kutsal emaneti olan vatanımızı daha ileri seviyelere taşımanın mücadelesini kararlılıkla sürdüreceğiz. Çanakkale'nin destanını en güzel şekilde yazan, ardından da Türkiye Cumhuriyeti'nin İstiklal Marşı'nı kaleme alan merhum Mehmet Akif, bir şiirinde çok anlamlı hatırlatmayı yapıyor; 'Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez, toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.' Çanakkale, yüreklerin toplu vurduğu, böylece topları sindirmiş bir zaferdir. Kurtuluş Savaşımız, aynı şekilde kalplerin bir attığı, böylece istiklalin kazanıldığı bir zaferdir."
- "O kardeşliği sarsılmaz bir imanla koruyacağız"
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM), en başta gönül birlikteliği üzerine inşa edildiğini, Türkiye Cumhuriyeti'nin de en başta kardeşlik üzerine kurulduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Birliğine, dayanışmasına, kardeşliğine sahip çıkan bir Türkiye, sadece askeri alanlarda değil, ekonomik, sosyal, kültürel alanlarda da yeni zaferler yazmaya, yeni destanlar yazmaya devam edecektir. Şurada, yanı başımızda yatan binlerce şehidimiz, bizlere kardeş olmayı, bizlere bir olmayı, iri olmayı, diri olmayı, birlikte Türkiye olmayı emrediyorlar. Bu aziz şehitlerimiz, adeta şahideleriyle mezar taşlarıyla uhrevi alemden bizlere, kendilerine örnek almayı tavsiye ediyorlar. Bugünkü 81 vilayetimizden, o dönemin vatan topraklarının dört bir yanından gelerek burada omuz omuza savaştılar. Birlikte şehit oldular ve aynı mezarlara defnedildiler. Bize düşen; 99 yıl önce canla yazılmış bu kardeşliği muhafaza etmek ve onu daha ileri taşımaktır. Aziz şehitlerimizi, özellikle mirasını biz kutsal olarak gördük. Vatan toprakları, sizin bize kutsal emanetinizdir. Tıpkı sizler gibi vatanımızı, bayrağımızı, devletimizi ve aziz milletimizi korumak adına canımızı feda etmekten kaçınmayacağız. Uğruna can verdiğiniz, ona kanınızla rengini verdiğiniz bayrağımızı çok daha yüksek burçlara dikmek, onun itibarını daha da yüceltmek için çalışacağız. Sizin yazdığınız kardeşlik destanını onurumuz bilecek, o kardeşliği yüceltecek, o kardeşliği sarsılmaz bir imanla koruyacağız. Emanetiniz olan bu ülkeyi her alanda daha ileri seviyelere taşıyacak, bu ülkeyi her alanda dünyanın gıpta ile izlediği bir ülke konumuna yükselteceğiz. Sizlerin torunları olmanın gururunu her daim yüreğimizde taşıyacağız. Ruhunuz şad olsun, Allah'ın rahmeti üzerinize olsun."
- Mehmet Akif Ersoy'un "Ordu Duası" şiiri
Konuşmasının son bölümünde, İstiklal Marşı Şairi Mehmet Akif Ersoy'un, "Ordu Duası" adlı şiirini hatırlatan Erdoğan, "Millet için etti mi ordum sefer, kükremiş arslan kesilir her nefer. Döktüğü kandan göğe vursun zafer, toprağa bir damlası boşa akmasın, 'Amin' desin hep birden yiğitler. Ey Ulu Peygamberimiz, nerdesin, dinle minaremde öten gür sesin. Gel, bana yar ol ki cihan titresin. Kimse dönüp süngüme yan bakmasın. 'Amin' desin hep birden yiğitler. Allahuekber, gökten şehitler, amin, amin, Allahuekber" dizelerini okudu.
YORUMLAR