Bu çerçevede, enflasyonun yüzde 70 olasılıkla, 2014 yıl sonunda orta noktası yüzde 6,6 olmak üzere yüzde 5,2 ile yüzde 8 aralığında gerçekleşeceğini tahmin ettiklerini bildiren Başçı, "2015 yıl sonu tahminimiz ise orta noktası yüzde 5 olmak üzere yüzde 3,1 ile yüzde 6,9 aralığında yer alıyor" dedi.
"Tahminimizi yukarı yönlü güncelledik"
Enflasyonun orta vadede yüzde 5 düzeyinde istikrar kazanmasını öngördüklerine işaret eden Başçı, "Sonuç olarak, temelde gıda ve döviz kuru gelişmeleriyle, vergi ayarlamalarına bağlı olarak Ekim Enflasyon Raporu'na göre 2014 yılı sonu enflasyon tahminimizi 1,3 puan yukarı yönlü güncellemiş bulunuyoruz. Bu doğrultuda, enflasyonun kısa vadede yüzde 5 hedefinin, belirgin bir şekilde üzerinde seyredeceğini öngörüyoruz" diye konuştu.
Başçı, Ocak ayında enflasyonun beklenenden yüksek çıkacağını düşündüklerini ifade etti.
Aldıkları ve alacakları politika tedbirleriyle, döviz kuru gelişmelerinin ikincil etkilerinin sınırlı kalacağını ve enflasyonun yılın ikinci yarısından itibaren düşerek yıl sonunda yüzde 6,6 düzeyine ineceğini tahmin ettiklerini kaydeden Başçı, şöyle devam etti:
"Cari dengeler tarafında, 2014 yılında daha olumlu gelişmeler gözlenmesini bekliyoruz. Kredilerin büyüme hızının yüzde 15 düzeyine indiği bir senaryo altında, cari açığımızın yıl sonunda yüzde 5'in altına düşebileceğini düşünüyoruz. Veriler gecikmeli açıklandığı için bu gelişmeleri görmemiz zaman alacaktır.
Enflasyon üzerinde ise yukarı yönlü riskler son dönemde belirginleşmiştir. Merkez Bankası olarak son gelişmelerin, enflasyon üzerindeki etkisine odaklanmış durumdayız. Bu konudaki yakın dönem gelişmeleri değerlendirmek ve fiyat istikrarı için gerekli politika tedbirleri ele almak için bu akşam takvim dışı bir Para Politikası Kurulu toplantısı yapacağız. Amacımız, fiyatlama davranışlarındaki bozulmayı engelleyerek, fiyat istikrarını sağlayacak adımları atmak olacaktır. Fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmek için üzerimize düşeni yapacağımızı tekrar vurgulamak istiyorum."
Başçı, aralık ayında cari açığın beklentilerin üstünde gelebileceğini ancak ocak ayında tekrar normale dönebileceğini söyledi.
"Enflasyonda yüzde 5 hedefi için tüm araçlarımızı kullanırız"
Temel görevlerinin 2002'den bu yana enflasyonla mücadelede elde ettikleri kazanımları koruyarak, daha da ileriye götürmek olduğunu ifade eden Başçı, bu doğrultuda, Merkez Bankasının enflasyonu kontrol altına alarak, yüzde 5 hedefine doğru getirmek için elindeki bütün araçları etkin bir şekilde kullanacağından kimsenin şüphesi olmaması gerektiğini vurguladı.
PPK'da faiz oranlarının hepsinin gözden geçirilmesi tartışılabilir
Para politikasında kalıcı bir sıkılaştırma gerekiyorsa bunu yapmaktan kaçınmayacaklarını ifade eden Başçı, Para Politikası Kurulu toplantısında faiz oranlarının hepsinin gözden geçirilmesini tartışabileceklerini söyledi.
Tek politika faizi de değerlendirilecek
Merkez Bankası Başkanı Başçı, toplantıda tek politika faizini de değerlendireceklerini bildirdi.
Portföy akımlarında çıkış eğilimi sürüyor
Başçı, son aylarda iktisadi konjonktüre damgasını vuran en önemli gelişmenin Amerikan Merkez Bankası'nın nicel genişleme politikasından çıkış süreciyle gelişmekte olan ülkelere yönelik sermaye akımlarında gözlenen belirgin yavaşlama olduğunu ifade etti.
Geçen yıl mayıs ayından itibaren zayıf bir görünüm sergileyen sermaye akımlarının 2013 yılının son çeyreğinde de benzer seyrini devam ettirdiğini belirten Başçı, özellikle portföy akımlarındaki çıkış eğiliminin sürdüğünü, diğer taraftan giderek artan oranlarda borçlanmaların devam ettiğini bildirdi.
Yakın dönemde yaşanan iç gelişmeler sonrasında Türkiye'nin benzer diğer ülkelerden bir miktar ayrıştığına işaret eden Başçı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bahsi geçen dönemde, benzer ekonomik koşullardaki ülkelere kıyasla Türkiye'nin hem döviz kuru, ABD doları karşısında daha çok değer kaybetti hem de risk primi göreli olarak arttı. İç belirsizliğin uzun süre yüksek seyretmesi durumunda döviz kurundaki değer kayıplarının enflasyon üzerinde ek baskı oluşturma riski bulunuyor. Öte yandan böyle bir durumda toplam talep koşullarının enflasyonu düşürücü bir etkisi olacaktır. Dolayısıyla son dönemde yaşadığımız süreç para politikasının göreli olarak daha esnek bir duruşa sahip olmasını gerekli kılıyor. Bu şartlar altında en son yaptığımız Para Politikası Kurulu toplantısında gerekli görüldüğünde devreye sokulabilecek esnek bir mekanizmanın tasarlanmasının daha uygun olacağı değerlendirmesinde bulunduk.
Bu doğrultuda, ek parasal sıkılaştırma uygulanmasını gerekli gördüğümüz günlerde, bankalar arası piyasadaki faizlerin yüzde 7,75 (marjinal fonlama oranı) yerine yüzde 9 civarında oluşmasını sağlamayı kararlaştırdık. Diğer bir ifadeyle önceki döneme göre daha esnek bir politika çerçevesi tasarlayarak olası risklerdeki gerçekleşmelere daha hızlı tepki verme imkanına sahip olduk. Son 3 aylık dönemde, para politikasındaki temkinli duruşumuz, Fed'in nicel genişleme hızını azaltması ve iç belirsizliklerin de etkisiyle faiz oranları tüm vadelerde artış gösterdi. Bunun yanında nominal faiz oranlarının enflasyon oranlarına göre daha fazla artması sonucunda 2 yıllık reel faiz oranlarında da artış gözlemledik."
"Toplantının akşam yapılmasının nedeni bir kurul üyesinin yurtdışında oluşu"
Başçı, sunumu öncesinde de bir bilgi vermek istediğini belirterek, Para Politikası Kurulu'nun neden akşam saatlerinde yapılacağını açıkladı.
Başçı, " Para Politikası Kurulu üyemiz Prof. Dr. Abdullah Yavaş, Amerika'dan bugün akşam saatlerinde Ankara'ya gelecek. O yüzden sizlerle birlikte olamadı.Para Politikası Kurulu toplantısını akşam saatlerinde yapmamızın tek sebebi bir Kurul üyemizin eksik olmasıdır. Onun katılımını bekliyoruz" diye konuştu.
YORUMLAR