Partisinin iki gün süren Konya programına katılan Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Ülkemizde enflasyon bu kadar yüksekse bunun tek sorumlusu Sayın Erdoğan’dır. Biz Merkez Bankasının bağımsızlığını sağlayacağız. Fırsat eşitliğine dayanan bir ekonomi yöneteceğiz. Ülkemiz menfaatini ön planda tutarak, güveni sağlayacağız. Ülkemizin kriz ikliminden çıkması 6 ay gibi bir sürede gerçekleştirirken, enflasyonunu tek haneye inmesini de 2 yılda yapabileceğimizi düşünüyoruz” diye konuştu.
Demokrasi ve Atılım Partisi(DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan partisinin Konya il başkanlığının düzenlediği iki gün süren Konya programına katıldı. Cuma Günü Birlik Parkından Deva Partisi Genel Başkanı Babacan’ı Deva Partisi Kurucularından Mahmut Sami Topbaş, İl Başkanı Dr. Seyit Karaca, il yönetim kurulu üyeleri, ilçe başkanları ve partililer karşıladı. Organize Sanayi Bölgesinde kılınan Cuma namazı sonrası genel merkez yöneticileri ve partililerle birlikte sanayi tesislerini gezen Babacan, burada işçilerle bir araya geldi.
Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan işçilere hitabında: “Ülkemizde vatandaşlarımız her türlü zorlukları çekerken, ülkeyi yönetenler itibardan tasarruf olmaz diyorlar. Tasarruf yukarıdan aşağıya olur. Bu milletin ve devletin parası itibar için harcanamaz. Harcanmamalıdır dedi. Terörle mücadelede uluslararası ilişkilerin önemine dikkat çeken Babacan: “Terör 40 yıldır binlerce canımızı aldı. Teröristlerin zeminini kurutmak lazımdır. Terör örgütünü yalnızlaştırıp, diğer ülkelerle iyi ilişkiler kurmalıyız. Kavgaya dayalı bir dış politika var. Askeri güçle terörün bitmesi zordur.” dedi. 6’lı masanın önemine de dikkat çeken Ali Babacan: “6’lı masada HDP’nin yeri yoktur. Altında ve üstünde de yoktur” dedi. DEVA Partisi lideri, HDP’nin farklı bir ittifak içinde olduğunu vurgularken “Toplumun bir kesimini ayırarak, sorun çözülmez. Biz milletimizle topyekûn yakınız. Biliyorsunuz HDP sol partilerle bir ittifak kurdu" dedi.
Babacan ülkemizin ve gençlerimizin geleceği için çalıştıklarını da kaydederek, “Deva Partisi olarak ülkemizin ve gençlerimizin geleceği için çalışıyoruz. Ülkemizin sorunlarının çözümü için hemen hemen herkesle ve uzmanlarla görüşüyoruz. Artık ülkemizin sorunlarının çözümüne odaklanmalıyız. Her alanda uzman ekiplerle çalışıyoruz. Ülkemizin derinleşen sorunlarını çözmek için kadrolarımızı kuruyoruz. Tecrübeli ekiplerimiz var. Ülkemiz büyük olduğu kadarda güçlü bir ülkedir. Düzgün yönetilmiyor. Eğer düzgün kadrolarla yönetilirse çözülmeyecek hiçbir sorun yoktur. Sosyal devlet anlayışı olmadan demokrasi olmadan Ekonomide düzelmez. Ülkemizde fırsat eşitliği artık yok. İktidar kayırmacılığa yöneldi.”
Merkez bankasının bağımsız ve şeffaf yönetilmesinin önemine dikkat çeken Babacan: “Merkez Bankasının dolar artışına müdahaleleri açık ve şeffaf yapılmalıydı. Bizim itirazımız arka kapıdan yapılan müdahalelerdir. Benim bakanlığım döneminde merkez bankasının yaptığı her müdahale şeffaf biçimde yapılmıştır. Mültecilerin akını devam ediyor. Sorunları da beraberinde geliyor. 4 milyon Suriye’li var. Bunların 2 yüz binine vatandaşlık verirseniz, geri kalanın dönmesi güçleşir. Vatandaşlık prosedürünü zorlaştırmak gerekiyor. Ülke kaynaklarının üretim merkezli bir ekonomiye göre yönetilmesi gerekiyor. Sanayicilik, üretmek ve istihdam büyük bir fedakârlıktır. Bizim iktidarımızda sanayicilerimizin ve üreticilerimizin her türlü sorunu çözülerek, ekonomide yaşanılan sorunlarda çözülecektir” şeklinde konuştu.
Daha sonra sırasıyla Konya Ticaret Borsasını, Sanayi Odasını ve Ticaret odasını ziyaret eden Ali Babacan, yaşanılan sorunlar hakkında bilgi alarak istişarelerde bulundu.
Cumartesi günüde Bayır Dinamond Otel’de Konya basınıyla biraya gelen güncel ve siyasal gelişmeleri değerlendiren Babacan, “DEVA Partisi Türkiye’nin en yeni siyasi partilerinden. Kuruluşumuzun üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen Türkiye sathında yoğun bir teşkilat yapısı oluşturduk. 81 il ve 732 ilçede il ve ilçe başkanlarımız görevlerinin başında. Bu teşkilat yapılanması tüm Türkiye coğrafyasına yaygın bir yapıdır. Teşkilatlarımız ağırlıklı olarak siyasete ilk defa bizimle başlayan arkadaşlarımızdan oluşuyor. Toplam yönetim kurulu üyelerimize baktığımızda ilk defa bizimle siyasete adım atan daha önce siyaset yapmamış arkadaşlarımız ağırlıklı. Teşkilatımız özellikle kadınları ve gençlerin yoğun bir şekilde temsil edildiği bir yapıya sahip. Hem yönetim kurullarımız hem üyelerimize baktığımız zaman gençlerin ve kadınların oldukça yoğun olduğunu görüyoruz. Bir süredir miting yapmaya başladık. Gelecek cumartesi günü inşallah Erzurum’dayız. Arkasından bir veya iki miting daha yapıp havalar soğumadan sonbahar miting programımızı tamamlamış olacağız. Havaların ısınmasıyla beraber farklı illerde bu programlara devam edeceğiz. Türkiye’nin çok farklı coğrafyalarında eş zamanlı olarak aynı aylarda ve bu yoğunlukta katılımda etkinlikler yapabilmekle partimiz farkını ortaya koyuyor. Sadece teşkilat yapısı değil toplumsal destek açısından baktığımızda da çok geniş bir coğrafi yapıyı görüyoruz bu da bizi çok mutlu ediyor. Gerçek bir Türkiye partisinin temelini çok şükür atmış durumdayız. Kimlik siyaseti yapmadan, ideoloji siyaseti yapmadan tüm ülkeyi kucaklayacak politikalarla seçimden sonra ülkeyi nasıl yöneteceğimizle ilgili tüm detaylı çalışmalarla beraber bambaşka bir siyasi anlayışı çok şükür Türkiye’ye getirmiş olduk” diye konuştu.
Ülkemizin derinleşen krizlerinin çözümü için kapsamlı planları hazırlanmalıdır
Seçimlerden sonra kurulacak hükümetin hızlı bir şekilde icraata başlamasını sağlayacak eylem planlarını hayata geçirdiklerini belirten Babacan şöyle konuştu, “Biz biliyorsunuz her alanda eylem planları açıklıyoruz. Eylem planı şu demek; seçimden sonra kurulacak hükümetin ilk günden itibaren ne yapacağını ve 90 günlük, 180 günlük, 360 günlük takvime bağlanmış haliyle açıklanması demektir. İlk eylem planımızı tarımda açıkladık. Hatta lansman ayağının bir kısmını da burada Konya’da yaptık. 56 maddeyle tarımla ilgili ne yapacağımızı nasıl yapacağımızı ve ne zaman yapacağımızı açıklamıştık. Arkasından Afet Yönetimi ile ilgili eylem planımızı açıkladık. Sosyal Politikalar Eylem Planı, Dijital Dönüşüm ve Teknoloji 50 maddeyle ortaya koyduğumuz bir çalışma. Makro Ekonomi Finans ve İstihdamla ilgili eylem planımızı 116 maddeyle neler yapacağımızı ortaya koymuş durumdayız. Yerel Yönetimler ve Şehircilikle ilgili tam 101 maddelik bir eylem planı hazırladık. Yüksek Öğretimle ilgili yine 50 maddelik bir eylem planı açıkladık. Yine KYK mağduriyetleriyle ilgili çok kapsamlı bir hukuk raporu ve eylem planı ortaya koyduk. 9 nolu eylem planımız Çevre ve İklim Değişikliğiyle alakalı. 10 nolu eylem planımız 198 maddelik bir eylem planı. Adil yargı eylem planı bugüne kadar yapılmış en kapsamlı yargı reformudur. Biliyorsunuz ben AB baş müzakereciliğini de yaptım. Avrupa Konseyi ve Türkiye arasında hukuk adalet yargı önemli bir konudur. Oralarda yürütülen çalışmalarda bile bu kadar geniş kapsam yok. 11 nolu eylem planımız Sağlık alanındadır. 12 nolu eylem planımız göç. Sığınmacı sorununun çözümü düzensiz göçün engellenmesiyle ilgili. Pazartesi günü Dış Politika ve Güvenlik Eylem Planımızı açıklayacağız. Arkasından Kültür ve Sanat gelecek. Arkasından Gençlik Eylem Planımız var. Sanayi KOBİ var. 3-18 yaş eğitim var. Altyapı Ulaştırma Enerji gibi konular var derken Kasım ortası itibariyle biz 10 tane daha eylem planı açıklamış olacağız. Sayı 22’ye ulaşacak. Bu Türkiye’de ilk daha önce yapılmış bir çalışma değil. Ben 3 tane 5 yıllık kalkınma planının koordinasyonunu yaptım. 15 yıllık Türkiye’nin planlama çalışmasının başında oldum. O çalışmalarda bile bu kadar detay yoktur. Bu geniş katılımlarla hazırlanıyor. Mesela mesele ekonomiyse Türkiye’nin en iyi iktisatçılarının emeği var. Sadece partinin mutfağında kapalı devre değil tam tersine herkes katılıyor. Bu çok önemli çünkü ülkemizin derinleşen krizlerinin çözümü için kapsamlı planların bugünden hazırlanması bugünden istişare edilmesi, bugünden takvime bağlanması seçimlerden sonra kurulacak hükümetin hızlı bir şekilde icraata başlamasını sağlayacak. Bir bocalama dönemi olmayacak.“
Babacan 6’lı masadaki çalışmalar hakkında da bilgi vererek“ 6’lı masa biliyorsunuz ilk Parlamenter Sisteme geçişle alakalı kuruldu. İlk amacı 6’lı masanın Güçlendirmiş Parlamenter sistemle ilgili çalışma ortaya koyabilmek. Bu çalışmayı tamamladık. Şubat ayının sonunda da açıkladık. Bizim parti olarak hazırladığımız parlamenter sistem çalışması zaten Aralık 2020’de bitmişti. Bu DEVA Partisi’nin kendi parlamenter sistem çalışmasıdır. Biz bunu 6’lı masaya koyduk diğer çalışması olan partilerde koydu bunlar birleştirildi ve tek bir metin haline getirildi. Ve tam bir mutabakatla 6 partinin mutabakatıyla kamuoyuyla paylaşıldı. Bu kadar kapsamlı bir dokümana 6 partinin imza atıyor olması da yakın siyasi tarihimizde bir ilk. Çünkü herhangi bir kelimeye tek bir partinin itirazı olduysa o kelime orya girmedi. Burada yazanlar 6’da 6 kabulle ilerledi. Onun için bu da ülkemizin yarınlarıyla ilgili sağlam bir çalışma. Sadece Güçlendirilmiş Parlamenter sistemi nasıl olacağını anlatan bir metinle yetinmiyoruz seçimlerden hemen sonra parlamentonun açıldığı ilk gün meclise sunulacak bir anayasa değişiklik metnini de bugünden çalışıyoruz. Seçimden sonra vakit kaybetmemek için ve daha hızlı ilerleyebilmemiz için son derece önemli bir konu. 6’lı masa da ayrıca seçim güvenliği ile ilgili bir komisyon kurmuş durumdayız. O seçim güvenliği komisyonu kesin sonuçlar açıklanana kadar çalışacak. Partiler arası iş birliği ile vatandaşımızın oyuna sahip çıkmak tek bir oyun dahi zayi olmamasını sağlamaya dönük bir iş birliği mekanizması üzerinde çalışıyoruz. ”
6’lı masa iki önemli karar verdi
6’lı masanın son toplantısında iki önemli konuyla ilişkin karar verdiğini de anlatan Babacan şöyle konuştu; “Son olarak da geçtiğimiz Pazar günü yaptığımız 6’lı masa toplantısında 2 tane önemli karar verdik. Bunlardan bir tanesi Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçiş için yol haritası. İkincisi de temel politika alanlarıyla ilgili ortak bir çalışma. Yani ortak bir seçim beyannamesidir. Ortak Cumhurbaşkanı adayı için ve 6 parti için söylem birliğini sağlamak üzere hazırlanacak bir kapsamlı seçim beyannamesi. Bununda kararını verdik. Geçiş sürecinin yol haritası dediğimiz tam açılımı Güçlendirilmiş Parlamenter sistem diyoruz ya Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçiş sürecinin yol haritası. Geçiş süreci dediğimiz ne? İlk seçimden parlamenter sisteme geçinceye kadar ki süre. O dönemde ülke nasıl yönetilecek? Yani mevcut sisteme göre mevcut anayasanın verdiği yetkilerle seçilmiş Cumhurbaşkanı parlamenter sisteme geçene kadar kendi yetkilerini nasıl kullanacak? İstişare mekanizmalarını nasıl kuracağız? Mutabakat mekanizmalarını nasıl oluşturacağız? Bununla ilgili çok kapsamlı bir çalışma devam ediyor şu anda. 32 tane karar verecek husus var. Biz kendi çalışmamızı taslak olarak hazırladık. Çalışmalarını tamamlayan henüz devam eden partiler var. Ama bir noktada bunları bir araya getirip uzlaşıp tek bir geçiş süreci yol haritasını kamuoyuyla paylaşmayı planlıyoruz. Yani 6 parti parlamenter sistemi hedefleyen 6 partinin ortak adayı seçildikten sonra parlamenter sisteme geçene kadar ülke nasıl yönetilecek? Bizim görüşümüz; parlamenter sistemin ruhu neyse o ruha uygun bir şekilde hemen ülke yönetilmeye başlansın. Yani 6 partinin ortak adayı ‘6 partinin desteğiyle seçilsin. Ben artık yetkiyi elime aldım bu yetkiyi de aklıma geldiği gibi kullanırım keyfime göre ülkeyi yönetirim’ demesin. Kendini destekleyen partilerle ve parlamentoyla iş birliği ve istişare içinde ülkeyi yönetsin. Özü bu. Bu ciddi bir siyasi karar verilmesi gereken şeylerin çok olduğu hem de hukuki teknik yönünde iyi çalışılması gereken bir konu. Son toplantımızda bununla ilgili çalışma kararımızı aldık ve bir şablon üzerinden 32 maddelik bir şablon üzerinden yürüyoruz. 1-2 aya kadar bitiririz diye tahmin ediyorum. İkinci önemli kararımızda politika alanlarında söylem birliğini sağlayacak bir çalışma. Bunla ilgili bir komisyon kurduk. Bu komisyondaki arkadaşlarımız Türkiye’nin genel anlamda farklı farklı politika alanlarının tümüne aşina tecrübeli bir ekip kurduk. 6 partiden 6 temsilcinin yer aldığı. Ve o arkadaşlarımız şu anda yaklaşık 30-35 başlık altında söylem birliğini politika birliğini oluşturmak için çalışmaya başladı. Hatta bizim genel merkezimizde. 6 partinin genel başkan yardımcısı toplanıp bir çalışma sistematiği üzerinde bugün mutabık kalarak çalışılmaya başlayacaktır. Bizim farklı farklı alanlarda çalışmalarımız var biz bunu 6’lı masaya koyuyoruz. Bizim çalışmamız bu. Tarımda bu sağlıkta bu diyoruz. Diğer partilerde koysun sonra başlık başlık üzerinden geçelim. Tarım konusunda hangi partinin ne çalışması var? Belki bazı partilerin daha detaylı çalışması vardır bazılarının parti programı olarak çalışması vardır. Bazı partilerin projeleri vardır. Hepsini getirin bakalım ortak noktalarımız neler. Aynı şeyi ön görüyor muyuz? Buradaki amaç nihayetinde bütün bu politika başlıklarını ilkeler ve hedefler açısında bir dil birliği söylem birliği oluşturmak. Bunu biz çok önemsiyoruz. Çünkü ortak Cumhurbaşkanı adayı belirlenmeden önce bu çalışmaların ilerlemesi gerekiyor ki ortak adayla 6 partinin seçim döneminde bir söylem birliği olsun. Aksi halede bunlar çalışılmadan bir aday belirlendiğinde adayın söylemiyle 6 partinin söylemleri birbirinden çok farklı farklı olursa o zaman seçime doğru giderken, güven oluşturan sağlam bir seçenek vatandaşlarımızın önüne koymamış oluruz. Dolayısıyla bizim gayretimiz seçimlere doğru giderken 6 partinin pek çok alanda uzlaştığı, Cumhurbaşkanı adayının da içinde olduğu bir uzlaşıyla seçimlere gitmek ve seçimlerden sonra ülkenin nasıl yönetileceğini ve neler yapılacağını bütün detaylarıyla bugünden ortaya koymaktır. Seçim takvimi yaklaşınca ortak adayı açıklayacağız” şeklinde ifade etti.
Amacımız, ülkenin bütün sorunlarını çözmektir
Deva partisinin amacının ülkenin bütün sorunlarının çözümü olduğunu da ifade eden Babacan, “Deva Partisi olarak amacımız, ülkemizin bütün sorunlarının çözümüdür. Ülkemizin mutluluğu ve huzurudur. Dün öğleden sonra iki sanayi tesisini ziyaret ettik. KTB, KSO ve KTO’ yu ziyaret ettik. Konya sanayisinin geldiği nokta ve 3 milyar doların üzerinde ihracat yapması göğsümüzü kabarttı.
Enflasyonun düşecek kapasitede olduğunu söyleyen Sayın Erdoğan, bir türlü enflasyonu düşüremiyor. Resmiye göre açıkladıkları enflasyon yüzde 83’tür. Oysa gerçek enflasyon yüzde 200’dür. Ülkemizde enflasyon kabardıysa bunun tek sorumlusu Sayın Erdoğan’dır. Biz Merkez Bankasının bağımsızlığını sağlayacağız. Ekonomik ve Sosyal Konseyi çalıştıracağız. Fırsat eşitliğine dayanan bir ekonomi yöneteceğiz. Ülkemiz menfaatini ön planda tutarak, güveni sağlayacağız. Ülkemizin kriz ikliminden çıkması 6 ay gibi bir sürede gerçekleştirirken, enflasyonunda tek haneye inmesini de 2 yılda yapabileceğimizi düşünüyoruz” diye sözlerini tamamladı.
Basınla buluşmanın ardından İş Adamları ve STK Temsilcileriyle bir araya gelen Babacan daha sonra Deva Partisi Kurucularından Genel Merkez Teşkilat Başkan Yardımcısı Sanayici ve İşadamı Mahmut Sami Topbaş’ın oğlu Mustafa Topbaş ile İnal Ailesinin Kızları Hatice’nin nikâhına katıldı. Babacan, TBMM Eski Başkanı Bülent Arınç, Eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Eski Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Eski Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Selma Aliye Kavaf, Ejder Bildik’le beraber nikâh şahitliği yaptı. Burada genç çifte mutluluklar diledi.
Nikâhtan sonra Babacan ve Partililer Meram yeni yol civarında esnaf ziyareti gerçekleştirdi. DEVA Partisi liderine gençlerin ilgisi yoğundu.
YORUMLAR