TEYAD evlilik sorunlarını tartıştı
Kısa adı TEYAD olan; Tüm Eğitimciler Yardımlaşma Araştırma Derneği, toplumun kanayan yarası olan evlilik problemlerine neşter vurdu.
Kültür Park içi İl Halk Kütüphanesi Konferans salonunda; “Ailenin Önemi- Boşanma Sebepleri-Sonuçları ve Çözüm Yolları” konulu panel yapıldı. Mehmet Emin Tekpınar’ın okuduğu Kur’ân-ı Kerim’le başlayan ve TEYAD başkan vekili Nurettin Kılıç’ın açış konuşmasıyla başlayan Panele İl Müftüsü Prof.Dr. Ali Akpınar, KADEM Konya temsilcisi Dr. Kübra Solak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Konya İl Müdürlüğü temsilcisi Sosyolog Fatma Koca, Yard. Doç. Dr. Ahmet Şimşek, Selçuklu Halk Eğitimi Merkezi Müdür Yardımcısı Uz. Öğretmen Neslihan Aydın ve Panel yöneticisi Ömer Lütfi Ersöz katıldı.
İl Müftüsü Prof. Dr. Ali Akpınar; Evliliğin önemi başlıklı konuşmasında; Aile hayatı ve mutluluğun ögelerini; Kur’an ailesi ser levhasıyla açtı. Kur’an ailesini; dini yaşamda birbirini tamamlayan kurum olarak niteledi. Evliliğin ilk gününde eşlerin birbirlerine okuması gereken şu peygamber sözünü hatırlattı; “Doğrusu erkek karısına, kadın kocasına baktığı zaman, Allah da onlara rahmet nazarıyla bakar. Koca, karısının elini tuttuğunda, parmaklarının arasından günahları dökülür gider.”dedi.
KADEM Konya temsilcisi Dr. Kübra Solak “Boşanmanın nedenleri-sonuçları –çözüm önerileri” isimli sunumunda;Türkiyede son 15 yılda evlenme hızının giderek azaldığını, boşanma hızının ise aksine çoğaldığını ve yapılan araştırmalar göre boşanmaların %40’ından fazlasının evliliğinin ilk 5 yılında meydana geldiğini ifade ederek boşanmanın çözüm değil çözümsüzlük olduğunu söyledi.
Selçuklu Halk Eğitimi Merkezi Müdür Yardımcısı Uzman Öğretmen Neslihan Aydın, “Eli öpülesi kıymetli annelerimiz “kız beşikte, çeyiz andıkta” anlayışıyla evlenene kadar sürekli bin bir emek harcayarak el emeği göz nuru çeyizler hazırlamaktalar. Ama bu çeyizleri kullanacakları yuvaları için göz bebekleri evlatlarını niçin evliliğe aynı itina ile hazırlamamaktadırlar? Evlilik öncesi eğitim; önce genci hayata hazırlayan aileye verilmelidir. Daha sonra da bu eğitim evliliğe hazırlanan gençlerimize verilmelidir. Evlatlarımıza; eşlerinin onların rakibi olmadığı, ekibi olduğu bilinci verilmelidir. Evliliklerde eşler birbirinin rakibi değil ekibidir. Ekip arkadaşı ile iyi bir ekip ruhu yakalayan çiftler başarılı evlilikler yapabilmekte ve mutlu çocuklar yetiştirebilmektedirler.”dedi. Aile içi sorunların susularak, biriktirilerek çözülmesinin mümkün olmadığını, öfkenin geçmesinin beklenilmesini ve karşılıklı konuşarak çözüm yolları aranmasının daha sağlıklı olacağını vurgulayan Sosyolog Fatma Koca; “iyi iletişimin bulunduğu ailelerde, aile ilişkilerinden sağlanan doyumun daha fazla olduğu ortaya çıkmıştır. İyi bir iletişim ailede kişilerin birbirlerini daha iyi tanımalarına, amaçların belirlenmesine, kişilerin kendilerine ve diğer kişilere saygı duymalarına imkan sağlamaktadır. Çocuğun aile üyeleri ile olan ilişkileri, diğer bireylere, nesnelere ve tüm yaşama karşı aldığı tavırlar, benimsediği tutum ve davranışların temelini oluşturur. Hor gören, cezalandıran ya da hem sevip hem de soğuk davranan anne ve babaların çocukları bağımlı bir kişilik yapısına sahip olmaktadırlar. Anne-Baba-Çocuk ilişkisi, temelde anne ve babanın tutumuna bağlıdır.”dedi.
Eski Türk Ailesinde kadının yeri ve önemini anlatan Yrd. Doç Dr. Ahmet Şimşek; “Tarihte Amazonlar olarak bilinen savaşçı kadınlar aslında Saka Türkleri kadınlarıdır. Pers İmparatoru Kiros’la savaşan Türk Hakanı yenilince bütün erkekler öldürülüyor. Fakat Tumar Hanım kızlardan bir ordu oluşturuyor ve 15-20 yıl sonra Pers İmparatoru Kiros’la savaşarak onu yeniyor. Bu nedenle Tumar Hanım’a Tomris adı verilmiştir. Medyanın, televizyonun, yabancı ve aile yapımıza uygun olmayan yerli film ve dizilerin de aile içine girmesiyle ailedeki bozulmalar, yozlaşmalar, savrulmalar hızla artmıştır. Çocuklarımızı inancımıza, geleneklerimize, örf ve âdetlerimize uygun olarak eğitip yetiştirmeliyiz.”dedi.
Program sonunda konuşmacılara günün anısına hediyeler takdim edildi.