Tarihi spor salonu Konya'nın spor müzesidir
Sporda Konya'nın tarihçisi ve kanaat önderi Ömer Altay, eski stadyum arazisinde yıkım çalışmaları sürdürülürken, ana girişin hemen sağında yeralan tarihi spor salonumuzun, şehrimiz spor kültür katmanının ayakta kalan en eski eseri olduğuna vurgu yaparak, ecdat yadigarı 70 yıllık salonumuzun koruma altına alınarak, gelecek nesillere taşınması için bir an önce harekete geçilmesi gerektiğini belirtti.
Altay, Millet Bahçesi yapımı için yıkım çalışmalarının son aşamaya geldiği alanla ilgili olarak şunları söyledi:
"Konya’nın en eski spor tesisi olan; taç kapı bitişiğindeki tarihi spor salonumuz ecdat yadigarımızdır. Çok acı!.. İlk Mevlana ihtifallerinin de sahnelendiği bu spor abidemiz, yıkım tehlikesi ile karşı karşıyadır. Atalarımızın bizlere emaneti 70 yıllık spor salonumuzu gelecek nesillere aktarmak her Konyalı'nın boynunun borcudur. Millet bahçesi yapımına asla engel tekil etmeyen bu tarih abidemizin ayakta kalması için; kamu vicdanı, ecdadımıza sadakat ve hukuk çerçevesinde hepimiz duyarlılık göstermeliyiz."
Son dönemde, Türkiye’de ve şehrimizde tarihi eserlerimizin korunması, restore edilerek ayakta kalması konusunda çok önemli çalışmalar yapıldığına işaret eden Altay, "Konya’da da bu bağlamda; Selçuklu’dan yadigar Aleattin Tepesi sur kalıntılarımızın ortaya çıkarılması, Aleattin Köşkü’nün restorasyonu, tarihi Bedesten’imizin ihyası çok değerli hizmetler ortaya konmaktadır. Bu ve benzer çalışmalarda emeği geçen ve memleketimize hakça hizmet eden herkesten Allah razı olsun" dedi.
KONYA'MIZ; TARİH, HOŞGÖRÜ, SPOR VE KÜLTÜR MEDENİYETİ'NİN BAŞKENTİDİR
Konya tarihinin korunmasına yönelik bu güzel hizmetler için minnettarlığını dile getiren Ömer Altay, aynı duyarlılığın, şehrimizin en eski spor abidesinden esirgendiğini belirterek; "Lakin; Tarih, Kültür, Spor ve Hoşgörü Medeniyeti Konya’mızda, ecdatlarımızın kemiklerini sızlatacak çok vahim bir spor tarihi yıkımla karşı karşıyadır. Geçmişin bize emaneti, adeta Konya’nın spor müzesi niteliğindeki tarihi Spor Salonu’muz, yıkılma tehlikesi ile karşı karşıyadır. Gözümüz gibi korumamız gereken 70 yıllık spor abidemize sahip çıkmak, korumak ve gelecek nesillere taşımak boynumuzun borcudur. Atalarımızın 1940’ların sonunda kıt kanaat bütçe ile tesis ettiği ve Konya Gençliği’ne armağan ettiği Taç Kapı girişinin hemen sağındaki bu butik salon, onlarca yıldır Konya Sporu’nun 70 yıldır çarpan yüreğidir. Biz Konyalılara emanet edilen ecdat yadigarı spor mabedimize kamu vicdanı ve adalet çerçevesinde sahip çıkamaz, koruyamaz, gelecek nesillere aktaramazsak; bizleri ne çocuklarımız, ne torunlarımız ne de tarih affetmez. Bu yıkım karşısında vicdan ve hukuk çerçevesinde hak arayışımız kaçınılmazdır" dedi.
Konya'ya, en başta bizzat Konya'nın kendi dinamiklerinin sahip çıkması gerektiğine işaret eden Ömer Altay, "Şehrimizde olup bitenden, tarihi değerlerimizin ayrıntısından herkes haberdar olmayabilir. Sayın Cumhurbaşkanlığı Makamı’mız ve Bakanlık da arazideki bu tarihi salonun; konumunun detayından, şehrimiz için mutlak korunması gereken kült bir eser olduğundan muhtemel ki haberdar değildir. Şehrimize ilişkin gelişmelerden, olup bitenin başsorumlusu biziz. Farkındalığı oluşturacak, yanlıştan döndürecek bizzat biziz. Şehrimizin dokusu, tarihi, eserleri önce bizlere, Konya’ya, bizzat biz Konyalılara emanettir" ifadesini kullandı.
İLK MEVLANA TÖRENLERİ DE
BU TARİHİ SALONDA BAŞLATILDI
"İlk Mevlana İhtifallerine de sahne olan Konya’nın ilk Spor Salonu buram buram tarihtir" diyen Altay, Tarih, Kültür ve Hoşgörü Medeniyeti'nin başkenti Konya'mızda, spor kültürü tarihimizin ayakta kalan en eski sportif eserinin bu tarihi salon olduğuna vurgu yaparak, "Spor Tarihimizin bu nadide eserini korumak, yaşatmak mecburiyetindeyiz. Çünkü bu salon; her branştan sporcu ya da seyirci olarak milyonu aşkın Konyalı’nın hatıralarıyla ayakta kalan, spor adına sahip olduğumuz ilk ve en eski tesisimiz. Bu tarih abidemiz, muhafaza etmekle yükümlü olduğumuz en değerli spor hazinemizdir. 100 bin metrekare arazi, 1940’lı yıllardan beri Konya’nın akciğeri, hayat bahçesidir. Kompleksin hemen girişindeki Taç Kapı’nın sağında konuşlanan bu sempatik, butik tarihi spor salonumuz kod farkı olmayan mücevher sandığımızdır. Arazinin yaklaşık 40’da biri kadarcık bir alanı kaplamaktadır ki, hiçbir şekilde millet bahçesinin oluşumuna engel değildir. Bilakis Tarihi Taç Kapı ile bütünlük sağlamaktadır. Ecdadımızın bize en nadide spor emanetidir" dedi.
Tarihi spor salonumuzun onlarca yıldır Konya ile bütünleştiğine de dikkat çeken ve hatıralarla yüklü, şehrimizin spor hafızası olan bu salonun asla yeni başka yapılarla yerinin doldurulamayacağına vurgu yapan Altay, "Hiç bir salon, 70 yıllık Ata yadigarı spor salonumuzun tek bir parkesinin karşılığı olamaz. Şehrimizde nesiller boyu, milyonu aşkın Konyalı gencin teriyle ıslattığı spor salonumuzun yüklendiği hatıraları ile bu butik spor salonumuz başlıbaşına Konya’nın bir spor müzesidir. Bu ecdat yadigarımız spor abidemizi yıkmak bir tarafa gözümüz gibi sakınmalı, tüm Konyalının duyarlılığı ve emekleriyle derhal koruma altına almalıyız" dedi.
SAMSUN, BURSA VE ANTALYA’DA,
EMSAL TARİHİ SPOR SALONLARI
YIKTIRILMAYIP MÜZELEŞTİRİLİYOR
Konya’nın ilk spor tesisi olan tarihi salonu yaşatmamızın, Konya’nın, Konya halkının boynunun borcu olduğuna işaret eden şehrimiz spor tarihçisi Ömer Altay; "Samsun, Bursa ve Antalya’da şehir merkezinde emsal iki salonun yıkımına karşı çıkılıp kurtarılarak, spor ve kent müzesine dönüştürülmesi için çalışmalar başlatılmıştır. Bu adımı Antalya'da bizzat şehrin belediye başkanı Menderes Türel yapmıştır. Bizlerin de aynı şeyi istemek ve tarihi spor salonumuzun yıkımına engel olmak hakkımızdır. 70 yıllık spor salonumuz, zaten tepeden tırnağa bir spor müzesi, spor mabedimizdir. Bu ecdat emanetinin koruma adına hepimiz çok büyük sorumluluk ve asla vazgeçemeyeceğimiz büyük bir vebal taşıyoruz. Bugün manevi dünyamızın anıt eserleri olan Mevlana Müze’mizi, Aleattin Cami’mizi, Aziziye Cami’mizi nasıl ki yıkıp, daha büyük yeni yapılarla yerlerini ikame edemezsek, Konya’nın ilk ve en eski spor salonunu da yıkıp 10, 20 bin kişilik başka spor salonları inşa ederek asla ikame edemeyiz. Ecdat yadigarı spor salonumuza biz, bizzat Konyalılar sahip çıkmalıyız. Bu yolda her birey, her mevki, her makamla; Konya’nın spor abidesi olan ilk spor salonumuzun yıkılmaması için başvurmak, medeni platformlarda emek sarfetmek boynumuzun borcudur. Konya, 100 bin metrekarelik arazinin sadece 40 da biri alanı kaplayan, kod farkı olmayan, taç kapıyı bütünleyen mink, butik tarih abidesi, ata yadigarı spor salonunu korumalıdır. Üstelik Samsun ve Konya’da eski spor salonları, spor ve şehir müzeleri olarak koruma altına alınmış ve bunu bizzat şehrin belediye başkanları açıklamıştır. Biz Büyükşehir Konya, asil Konya halkı; Samsun, Bursa, Antalya kadar olamadık mı, olamıyor muyuz?" ifadelerini paylaştı.
ECDAT YADİGARI SALONUMUZUN
YIKILMAMASI İÇİN DUA EDELİM,
SONUCU ALLAH’A EMANET EDELİM,
LAKİN TEVEKKÜLÜ DE HAK EDELİM
Konya'nın Spor Tarihi demek olan salonumuzun yıkımdan korunmaması için her merciye başvurduğuna da değinen Altay, ayrıca şu gerçeklere de dikkat çekti: "Günlerce dua ediyoruz Allah’a, Tarihi Spor Salonumuzun yıkılmaması için. Zaman daralıyor, duanın ötesinde salonumuzun ayakta kalması için çalışmamız gerekiyor. Evet, dua edelim, neticeyi Allah’a emanet edelim, lakin tevekkülü de hak edelim. Bu salonun yıkılmasına göz yummak, ecdadımızın, bu salonda yıllar boyu ter döken ve tribünlerini dolduran ve hakkın rahmetine kavuşmuş binlerce Konyalı spor ecdadımızın da kemiklerini sızlatacaktır. Bize teslim ettikleri emaneti korumak asli görevimizdir. Konya’nın ilk ve en eski Tarihi Spor Salonu önce Allah’a, sonra da biz Konya’ya, Konyalılara emanettir. Bugün ecdat yadigarı spor salonumuzun yıkılmasına göz yumarsak, yarın çocuklarımızın, torunlarımızın, geleceğin Konya ve şehir sporcu neslimizin yüzüne nasıl bakabiliriz?"