Ruh Sağlığımızı Korumalıyız

10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü münasebetiyle Konya Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Psikiyatrist Prof. Dr. Yavuz Selvi bir mesaj yayımladı. Prof. Dr. Selvi mesajında şu hususlara değindi:

“İlk defa 1992 yılında Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu tarafından belirlenen Dünya Ruh Sağlığı Günü önemli konuları gözden geçirmemizi sağlıyor.

Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) araştırmasına göre, “bir kişinin günlük işlerini yapmasına engel olacak 10 hastalıktan beşini ruhsal hastalıkların oluşturmaktadır. Alkol ve uyuşturucu kullanımı, depresyon, anksiyete bozuklukları, yeme bozuklukları gibi hastalıklar giderek daha çok insanda görülmekte ve yalnızca hastaların değil, ailelerin ve belki de tüm toplumun etkilenmesine neden olmaktadır.

Ekonomik ve sosyal zorlukların giderek arttığı, doğal ve insan eli ile oluşturulan travmalardan hemen hemen herkesin etkilendiği dünyamızda yapılacak en doğru şey koruyucu ruh sağlığı açısından önlemlerin alınmasıdır.

Özellikle genç nüfusu, strese dayanıklı, problemlerini tanıyıp çözebilen, kendisine uygun bir kimlik oluşturabilmiş, gelecek planları yapabilen bireyler olarak yetiştirebilmek için ülke olarak daha çok çabalamalı ve eğitim faaliyetlerini artırmalıyız.

Bu anlamda önümüze çıkan en önemli sorunlardan bir tanesi de bağımlılık sorunudur. Tabip Odaları, Dernekler, Yeşilay ve ilgili Sivil Toplum Kuruluşları ortak çalışmalarla gençliğin gelecekte de en büyük sorunlarından biri haline geleceği düşünülen alkol ve madde bağımlılığı konusunda somut adımlar atmalıdır. Unutulmamalıdır ki gençlik dönemi ruhsal sorunlar açısından en riskli dönemdir ve 15-24 yaş arası genç nüfus doğru yönlendirilmediği takdirde ruhsal açıdan dayanıksız bir toplum oluşacaktır.

Bir diğer önemli konu ise damgalama ve dışlamadır. Maalesef ruhsal sorunlara sahip insanlar çoğu zaman etiketlenmekte, olumsuz bir gözle bakılmakta, iş verilmemekte, toplumdan uzaklaştırılmaktadır. Halbuki bu sorunların fiziksel hastalıklardan hiçbir farkı olmadığı bilinmeli, hastalar destek olunmalı ve yol gösterilmelidir. 

Bireysel ve toplumsal olarak ruh sağlığını koruyabilmek için ruh sağlığına hak ettiği önemi vermeli, koruyucu ruh sağlığı hizmetlerini geliştirmeli, tedavi imkanlarını artırmalı, ayrımcılığa dur demeliyiz. Acilen evde, sokakta, trafikte, iş yerinde, okullarda, hastanelerde şiddet diline bir son vermeli, toplumu ümitsizliğe düşüren ve travmatize eden söylemlerden kaçınmalıyız.

Daha saygılı, anlayışlı bireyler ve toplum olmamız dileğiyle 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Gününü Kutluyoruz.”