Ne kadar doğru olduğu tescillendi

Başbakan Yardımcısı İşler, Suriye'deki savaş suçu belgelerinin Türkiye'nin Suriye politikasının ne kadar doğru olduğunu tescillediğini belirtti.

Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Habertürk televizyonunda gündeme ilişkin soruları yanıtladı.  

Türkiye'nin, Avrupa ve Avrupa Birliği ile ilişkilerinin fevkalade güzel olduğunu ve Brüksel'de gerçekleştirilen görüşmelerde Türkiye'nin dış politikasının doğruluğuna bir kez daha şahitlik ettiklerini belirten İşler, Türkiye'de belli odakların yaptığı yayınların, Avrupalı muhataplarını da etkilediğini, kendilerinin de buna karşı Türkiye'deki durumu açık ve net şekilde anlattıklarını söyledi. 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Brüksel'deki gerek baş başa gerekse heyetlerarası görüşmelerinin samimi  ortamda gerçekleştiğini ifade eden İşler, "Samimi ortamda gerçekleşen görüşmelerde Avrupa ile ilişkilerimizde kriz çıkmasını isteyenler bir kere daha hayal kırıklığına uğradı" diye konuştu. 

İşler, AB'nin Türkiye'deki hukuk ve yargı bağımsızlığı konusunda bir endişesi, kaygısı olmadığını vurguladı.

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) yasasında yapılması düşünülen değişikliğin Anayasa'ya uygun olduğunu, AK Parti olarak Anayasa'ya aykırı iş ve işlemler yapmadıklarını belirten İşler,  İşler, "Biz, ne yaptığımızı biliyoruz, kanuna ve anayasaya aykırı bir şey yapmıyoruz. Yaparsak da zaten ülkede gerekli mekanizmalar var, bu yanlış düzeltilir" dedi.  

-"Şimdiye kadar durdurulmayan TIR'lar şimdi neden durduruluyor" 

Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Milli İstihbarat Teşkilatına ait olduğu iddia edilen TIR'ların durdurulmasına dair bir soru üzerine de "Neden şimdi? MİT, 2011'den beri Suriye'de süren bir insanlık dram var, orada Türkmenler, Araplar, Kürtler var bunlar bizim kardeş halklarımız. Türkiye olarak 2011'den beri sürekli yardımlar, TIR'lar gidiyor. Şimdiye kadar durdurulmayan TIR'lar şimdi neden durduruluyor" diye konuştu. 

17 Aralık'ta ve 25 Aralık'ta İstanbul merkezli başlatılan operasyonların Türkiye'de kriz çıkarmaya yönelik operasyonlar olduğunu belirten İşler, bu operasyonların Başbakan Erdoğan'ı siyasetten uzaklaştırmak için yapıldığını ve hepsinin de bertaraf edildiğini kaydetti. İşler, operasyonların görünen hedefinin Başbakan Erdoğan ve hükümet, görünmeyen hedefinin ise Türkiye'nin yükselişinin durdurulması olduğunu ifade etti.  

Türkiye'de iktidar değil muhalefet sorunu olduğunu ifade eden İşler, "Bugün başka, yarın başka konuşan, delilsiz, mesnetsiz konuşan bir muhalefet var. MİT'in görevleri çok açık, 26. maddede var. Götürülen yardımlar yeni yapılan yardımlar değil ama zamanlama çok önemli, bu zamanlamayı halkımızın çok iyi okuduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı. 

Türkiye'de yaşanan olayların bir yerlerden talimatla yapıldığının açık olduğunu dile getiren İşler, "Devlet içindeki bu yapıya kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Bizim Türk devlet geleneğinde de devlet sisteminde de böyle bir şey yoktur. Devlet içinde devlet yoktur, aksi takdirde Türkiye Cumhuriyeti'nin geleceği tehlikeye girer" değerlendirmesinde bulundu. 

-Suriye'deki savaş suçu belgeleri

Suriye'deki insanlık suçunu kanıtlayan fotoğrafların, Cenevre 2 Konferansı'nı nasıl etkileyeceği sorusunu İşler, şöyle yanıtladı:

"Suriye politikamızın ne kadar doğru olduğu bir kere daha tescil edilmiş oldu. Biz orada mazlum Suriye halkının yanında olduk, zalim Esed rejiminin karşısında olduk. Bu çıkan fotoğraflar 55 bin kareden bahsediliyor, sistematik şekilde işkence yapılıyor, öldürülüyor. Resmen soykırım, bu yaşanan olaylar Bosna'yı unutturdu, böyle giderse benim tahmimin bu 55 binlerde kalacak değil bu iş ortaya çıksın 155 bini de geçeceği kanaatindeyim. Artık Esed rejiminin, BAAS rejiminin yaptığı işkence, soykırım Bosna'yı unutturdu, böyle giderse Hitler'i de unutturacak."