Konuk; Türkiye'nin Bisiklette Başarısızlığa Mazereti Olmaz

Türkiye'nin ilk ve tek Kıta Bisiklet takımı olan Konya Torku Şekerspor, 50'ncisi düzenlenecek Cumhurbaşkanı Bisiklet Turu'nda Türkiye için yarışacak. Bu yıl 27 Nisan-4 Mayıs tarihlerinde düzenlenecek yarışta 21 farklı takımda 168 sporcu ter dökecek. 8 günde bin 254 kilometre yol kat edecek olan Konya Torku Şekerspor Bisiklet Takımı 8 sporcudan oluşuyor.

Türkiye'nin ilk ve tek Kıta Bisiklet takımı olan Konya Torku Şekerspor,  50'ncisi düzenlenecek Cumhurbaşkanı Bisiklet Turu'nda Türkiye için yarışacak. Bu yıl 27 Nisan-4 Mayıs tarihlerinde düzenlenecek yarışta 21 farklı takımda 168 sporcu ter dökecek. 8 günde bin 254 kilometre yol kat edecek olan Konya Torku Şekerspor Bisiklet Takımı 8 sporcudan oluşuyor.

50. Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu'nda Türkiye'yi Torku Şekerspor temsil edecek. 27 Nisan’da Alanya’da başlayacak ve 4 Mayıs’ta İstanbul’da sona erecek dünyanın tek kıtalararası etaplı bisiklet turunda 21 farklı takımda 168 sporcu yarışacak. Türkiye’nin tarihi en köklü ve ilk Kıta Bisiklet Takımı olan Torku Şekerspor 8 kişiden oluşan deneyimli pedalları ile Türkiye’ye galibiyet sevinci yaşatmayı hedefliyor. Toplam 8 etaptan oluşan ve bin 254 kilometrenin geçileceği yarış Akdeniz ve Ege Sahilleri boyunca devam edecek. Turun son etabı iki kıtanın birleştiği İstanbul’da gerçekleşecek.

50’nci Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turunda Torku Şekerspor’un 8 sporcusuyla ülkemizi temsil edeceğini belirten Pankobirlik Genel Başkanı ve Torku Şekerspor Onursal Başkanı Recep Konuk “Uluslararası spor organizasyonu anlamında bizim ülkemizin gerçekleştirdiği en uzun soluklu ve en etkileyici organizasyonlardan birinde 50’nci kez ve ilgiyi sürekli arttırarak bu organizasyonu gerçekleştirmenin önemli olduğunu belirtmek istiyorum. Cumhurbaşkanlığı makamımızın ismine ve ağırlığına yakışır bir şekilde bu organizasyonda sürekliliği sağlayan ve organizasyonu başarıyla yürüten herkese teşekkür ediyor, tura katılan tüm takımlara ve sporculara başarılar diliyorum. Cumhurbaşkanlığımızın forsu altında yapılan bu turun ülkemizin tanıtımına yaptığı katkı müthiş. 8 gün boyunca Antalya’dan İstanbul’a uzanan bir tarih ve doğa ziyafetine şahitlik etmek bisiklet sporu dışında hiçbir spor dalıyla mümkün değil. O görüntüleri izleyip de ajandasının gidilecek yerler listesine Türkiye’yi eklemeyen yoktur sanırım” dedi.

Torku Şekerspor Bisiklet Takımının ülkemizin tek continantal takımı olduğunu ve bu şartları yerine getirerek ülkemizi Cumhurbaşkanlığı turunda takımsız bırakmadığını belirten Konuk, özetle şunları söyledi;

“Biz bisiklet sporuna yatırım yapan, destek veren verdiği desteği de sürekli hale getiren ender kurumlardan biriyiz. Bu desteğimizin ve yaptığımız yatırımın kurum olarak elbette karşılığını alıyoruz. Ancak bizim bisiklet sporuna destek vermemizi sağlayan tek motivasyon kaynağımız markamızın iletişim çalışması değildir. Bizim bisikletçilerimiz hem dünyanın pek çok yerinde koşulan yarışlarda hem de Cumhurbaşkanlığı bisiklet turunda ülkemizin temsil edilmesini sağlıyor. Mesela, Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu dünyada koşulan önemli ve üst düzey turlardan biri. Bir takımın bu yarışa katılabilmesi için en azından yarı profesyonel yani continantal takım olması gerekiyor. Bizim takımımız şu anda bu şartları yerine getiren ülkemizdeki tek takım ve bu şartları yerine getirdiği için de bu turda Türk sporcuların ve bir Türk takımının koşmasını sağlıyor. Akdeniz sahillerinden başlayıp, iki kıtayı birleştiren İstanbul’da biten ve Cumhurbaşkanlığı makamımızın adını verdiği bir bisiklet turunda bir Türk takımının olmaması eminim hepimizin içini burkardı. Biz bisiklet takımımızla bu ülkenin başını önüne eğdirmediğimizi düşünüyoruz.

Torku Şekerspor Bisiklet Takımı 50’nci Cumhurbaşkanlığı turunda 8 sporcusuyla yarışacak. Biz hepsine güveniyoruz, başarılı olacaklarına da inanıyoruz. Ancak başarıdan daha çok centilmenlikleri, azimleri, mücadeleyi bırakmamaları ve duruşlarıyla bu tura damga vurmalarını bekliyoruz. Bu kardeşlerimizin madalya almaları, podyuma çıkmaları önemli. Şunun için önemli bu kardeşlerimizin aldığı madalya veya elde ettiği başarı hem takımımızdaki genç sporcuları, altyapıdaki minik yavrularımızı motive ediyor, hem de birçok evladımızın bu spora ilgisini tetikliyor. Mesela geçen yılki yarışlardan sonra bizi Bursa’dan, İstanbul’dan arayan anne ve babalar oldu. 8-10 yaşındaki çocukları ısrar etmiş. Büyük kulüplerin basket, futbol okulları gibi başka şehirlerde bisiklet altyapısına yönelik faaliyetimizin olup olmadığını, nasıl bisikletçi olabileceklerini soruyorlardı.

2013 yılında takımımız katıldığı uluslararası turlarda 7 değişik sporcumuzla 16 altın madalya kazandı. 3 sporcumuz 6 kez ikincilik kürsüsüne çıktı, 7 sporcumuz 13 kez bronz madalya aldı. Yani takımımız 16’sı altın madalya olmak üzere bir senede 35 madalya kazandırdı ülkemize. Bu başarıların taçlandırılacağı mecranın biz Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu olduğunu düşünüyoruz. Maalesef diğer turlar ve o turlarda alınan neticeler spor gündeminde kendine yer bulamıyor, istisnaları dışında spor sayfaları ve televizyon ekranları futboldan yer kalırsa diğer sporlardan okuru veya izleyiciyi haberdar ediyor. Bunun tek istisnası Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu. Bu tur başlangıcından ibaret haber değeri taşıyor ve kendine ekranlarda da sayfalarda da yer buluyor. O nedenle bu turda alınacak neticeler doğrudan bisiklet sporuna ilgiyi etkiliyor. Bisiklet sporunun geleceği, genç ve yetenekli sporcuların bu spora kazandırılması, geleceğin şampiyonlarının yetiştirilebilmesi açısından Cumhurbaşkanlığı Turunda başarıda sürekliliğin önemli olduğunu düşünüyoruz ve takımımızı oluştururken başarıda sürekliliği sağlayacak bir yapılanmayı gerçekleştiriyoruz. Bu sene 8 sporcumuz yarışacak ancak takımımızda 36 sporcumuz mevcut. Yani gelecekte bayrağı devralacak olanları da şimdiden hazırlıyoruz. Ve onları hazırlarken bisikletin dünya çapındaki yıldızlarıyla pedal çevirmelerine imkân sağlıyoruz. Yani bisikletin Hagi’leri ile Kuyt’ları ile Fernanandes’leri ile çalışmalarına zemin hazırlıyor, ustalardan ustalığı öğrenmelerini ve şampiyon olma alışkanlığını kazanmalarını sağlamaya çalışıyoruz.

Her kesin kendine has yetenekleri vardır. Mesela kimi çocuk veya genç futbola, kimi çocuk veya genç, basketbola, kimisi koşuya, kimi güreşe, kimi atıcılığa, kimi yüksek veya uzun atlamaya kimi yüzmeye yeteneklidir. Yani Allah’ın ona verdiği beden sporun bir dalı için elverişli değildir ancak başka bir dalı için belki müthiş avantajları vardır. Bütün çocuklar Arda Turan, Selçuk İnan, Emre Bölezoğlu, Oğuzhan Özyakup olamaz. Messi, Ronaldo, Drogba olamaz. Çok çalışsa da olamaz. Şampiyon bir sporcunun yetişmesi için iki olmazsa olmaz vardır, bir; çok çalışacak, iki; o spora uygun fiziğe veya vücut özelliklerine, kas yapısına, mantaliteye sahip olacak. Yani biz, hep Türk Ronaldoları, Messileri, Kobe Brayntları aramamalıyız. Birazda Usain Bolt olabilecekleri, Michael Phelps (yüzme), Roger Federer, Venüs Williams, Nadia Komanechi olabilecekleri aramalı, onlara şans tanımalı, onların da önünü açmalıyız, onlara fırsat sunmalıyız.

Futbol, Basketbol, Voleybol, hatta tenis gibi sporların zaten cazibesi var. Televizyon denilen sihirli kutuda kendisine yer bulan her sporun bir cazibesi oluyor ve gençler çocuklar o spora özeniyor. Mesela bizim çocukluğumuzda televizyon Anadolu’da pek yoktu, radyodan duyduğumuz sporculara biz de özenir naylon topla aramızda futbol oynarken kimimiz Cemil Turan kimimiz Metin Oktay, Kimimiz Turgay Şeren olurduk. Şimdiki gençlerin özeneceği hem yerli hem yabancı çok sayıda yıldız var. Futbolcu, basketbolcu bir sürü parlak yıldız var. Fan kulüplere üye olan, onların formalarını taşıyan hayran kitleleri var. Messi gibi çalım atmaya, Ronaldo gibi şut atmaya çalışan gençler çok. Nerde görüyorlar onları? Televizyonda. Bir dönem Naim Süleymanoğlu hep gündemde oldu. Başarısıyla popüler oldu, haltere yetenekli bir çok genç için bu bir fırsat teşkil etti ve son yıllara kadar o popülarite halterde uluslararası arenada çok sayıda madalya almamızı sağladı. Mesela Elvan ile atletizmde başlayan popülarite, birçok kardeşimizin başarısıyla taçlandı. Önümüzdeki olimpiyatta ve olimpiyatlarda olimpiyat madalyasına uzanan ağabeyleri ablaları gibi olmak isteyen yüzlerce evladımızın olduğundan eminim ve onlar şimdi harıl harıl o başarıları tekrarlamak için çalışıyor. Bu anlamda bizim bisikletçilerimize büyük iş düşüyor. İnşallah bizim bisikletçilerimiz Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turunda da Olimpiyatlarda da, Uluslararası müsabakalarda da sürekli kürsüye çıkar ve onlardan sonra gelecek gençler bir Ahmet, bir Nazım, bir Miraç olmak için daha çok çaba sarf eder. Biz Torku Şeker Spor kulübü olarak Messi, Ronaldo, Arda olmak isteyen çocuklarımızı destekliyoruz. Ancak  bir şeyi iddialı söylüyoruz, bisiklet sporunda altyapıya kararlılık ve sabırla yatırım yaptık, bunun sonucunda da diyoruz ki, pedala basıp podyuma çıkmak isteyen çok çocuk olacak.

Her sporda başarısızlığı kabul edebilir, ona mazeret de bulabiliriz. Ancak bisiklette bulamayız. Başarısızlığı da kabullenemeyiz. Biz 76 milyonluk bir ülkeyiz. Bu 756milyonluk ülkede her sene yaklaşık 1 milyon 2 yüz bin evladımız okula başlıyor. İlk karne de ilk takdir teşekkür belgesinde ana babasından beklediği, istediği, hayalini kurduğu hediye istisnalar hariç bisiklettir. Yani çocuklarının bisiklet merakı, hevesi en geç 7-8 yaşında başlayan bir ülkede bugüne kadar olimpiyatlarda kürsüye bir tane bile bisikletçi çıkaramamak bu ülkenin evlatlarının değil hepimizin, bu ülkenin kurumlarının ayıbıdır, eksikliğidir. Demek ki, ne devlet ne de özel sektör o sporda başarılı olabilecek evlatlarına destek olmamış, olamamış. Konya Şeker olarak biz evlatlarımıza işte size fırsat, sokakta hobi olarak bindiğiniz bisiklete, burada binin eğitimini verelim, hobinizi madalya ile taçlandırın, hem siz başarılı olun hem de ülke olarak biz bu başarınızla gururlanalım diyoruz.”

Birbirinden zorlu etaplar sporcuları bekliyor

27 Nisan Pazar günü Antalya’da başlayacak ve ülkemizi Torku Şekerspor’un temsil edeceği 50’nci Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu’nda bisikletçiler zorlu etapları geçecek. Yarışın üçüncü ve altıncı etabında iki önemli tırmanış finişi sporcuları bekliyor. Deniz seviyesine göre bin 825 mt. yükseklikte Elmalı-Göğübeli geçidinde bitecek olan 3. etap 50.yıl mücadelesinin en uzun ve en yüksek etabı olarak gösteriliyor. En uzun ikinci etap olan 6. etabın sona ereceği Selçuk tırmanışında ise bisikletçiler son 5 kilometrede 400 metre yükseğe tırmanarak Meryem Ana tepesine ulaşacak. Tırmanış bölümleri bakımından zengin ve sporcuları zorlayacak bir diğer etap ise 1 Mayıs günü koşulacak olan Marmaris-Turgutreis. 50.yılında Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun en uzun üç etabının aynı zamanda en yüksek etaplar olması tırmanış puanları ve genel klasman liderliği bakımından tırmanış ustası bisikletçilere önemli birer fırsat sunacak. Nispeten düz parkurlara sahip diğer beş etap ise sprinterler arasındaki ataklar ile mücadeleyi üst düzeye çıkararak sporculara sprint puanları klasmanı için avantaj sağlayacak. İlk kez 1968 yılında Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nda finiş etabına ev sahipliği yapan İzmir, 2014 yılında bir değişiklik ile gündemde. Son iki yıldır Lozan meydanında sona eren 7.etap finişi 2014 yılında şehrin diğer yakasına Karşıyaka İskelesi’ne taşınacak.

Torku Şekerspor Takımı Sporcuları

Ahmet AKDİLEK

Nazım BAKIRCI

Juan JOSE COBO ACEBO

David DE LA FUENTE RASILLA

Sergiy GRECHYN

Mirac KAL

Yuri METLUSHENKO

Ahmet ÖRKEN

TUR 2014 Parkuru

1. Etap Alanya -Alanya 144,7 km 27 Nisan

2. Etap Alanya - Kemer 174,2 km 28 Nisan

3. Etap Finike-Elmalı 184,7 km 29 Nisan

4. Etap Fethiye-Marmaris 124,3 km 30 Nisan

5. Etap Marmaris-Turgutreis 177,3 km 1 Mayıs

6. Etap Bodrum - Selçuk 183,1 km 2 Mayıs

7. Etap Kuşadası-İzmir 144,8 km 3 Mayıs

8. Etap İstanbul-İstanbul 121 km 4 Mayıs