"İslam'ın batıya seferi Tebük ile başladı"
Birlik Vakfı Konya Şubesi'nin 'Her Cumartesi Birlikteyiz' konferanslarında Tebük Seferi'ni örneklerle anlatan Uzman Tarihçi Mustafa Erol, İslam'ın sınırlarının ilk kez Tebük Seferi ile çizildiğini söyledi
Birlik Vakfı Konya Şubesi’nin, “Her Cumartesi Birlikteyiz” konferanslarında bu hafta Tebük Seferi ele alındı. Programa konuk olan Uzman Tarihçi Mustafa Erol, “Devletleşme Sürecinde Tebük Seferi” konulu konferansta İslam’ın ilk sınırının Tebük Seferi ile çizildiğini anlattı.
Tebük Seferi’nin, zorluk zamanı anlamına geldiğini, oluşan ordunun adına da zorluk ordusu dendiğini ifade eden Erol, Peygamberimizden önce Medine’de siyasi bir devlet otoritesi bulunmadığını, bölgedeki devletleşme sürecinin Tebük Seferi’nden sonra Peygamberimiz tarafından yapılan tebliğlerle başladığını kaydetti.
İslam’ın ilk nüvesi olan Medine’de Hicret ile birlikte ensar ve muhacir arasında kardeşlik bağı kurulduğunu belirten Erol, “O dönemde Medine’de Yahudiler de var, Hristiyanlar da. Ama bunların ibadet merkezi yok. Medine halkı, ortak bir yapı içinde olmak için 47 madde etrafında yani Medine sözleşmesi etrafında toplanıyor. Bir nevi halk meclisi oluyor. Mekke özelde kutsaldı. Hazreti Peygambere düşmanlıklar bölgeseldi. Medine’ye gelince bu düşmanlıklar yıkıldı. Roma ve Müslümanlar Mute Savaşı ile ilk kez karşılaştılar. Rasulü Ekrem hiçbir zaman açıktan savaş ilan etmedi. İlk kez Tebük’te yeri tespit ederek, ‘Buradan zafere çıkıyoruz’ dedi. Son durak Tebük olduğu için seferin adı Tebük Seferi olmuştur. Bu hareket Doğu Roma’ya karşı İslam sınırlarını belirliyor. Peygamber imparatora İslam’a davet için mektup göndererek, tebliğ yapıyor. İmparator da gönderdiği mektupla İslam devletini tanımış oluyor. Allah Rasulü Tebük ile gittiği bölgedeki site devletlerini tahakküm altına alıyor. Tebük Seferi Hz. Peygamberin Mekke-Medine hattında başlayan davetinin bölgesel konumdan devletlerarası sahaya çıkışı açısından da önemli bir dönüm noktasıdır. Devrin süper gücü konumundaki Doğu Roma İmparatorluğu ile karşılaşmanın başarılı sonucu siyasi olarak saygınlık kazandırmıştır. Bölgedeki bir çeşit site devleti yapılarının daha Tebük’te iken Hz. Peygambere gelerek, sulh yoluyla tabi olduklarını ifade için anlaşmalar yapmaya başlamaları, Medine Devlet yapılanması açısından Tebük Seferi’nin önemli bir neticesidir. Tebük Seferi Hz. Peygamber ile başlayan tebliğ, davet ve fetih hareketinin devlet organizesindeki açılımının mihenk noktası olmuştur. Hz. Peygamberin vefatına yakın bir zamanda gerçekleşen Tebük Seferi, İslam toplumunun saflarını belirginleştirmiştir” dedi.
Program sonunda Birlik Vakfı Konya Şube Başkanı Abdi Parlak, Tebük Seferi’ni örneklerle anlatan Tarihçi Mustafa Erol’a günün anısına tablo hediye etti.