Gerekli olmadıkça kriptolu telefon kullanmam

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, "Ben açıkçası kriptolu telefonlarımı da çok gerekli olmadıkça kullanmamaya özen gösterdim" dedi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu,  Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın AK Parti kadrosunun lideri olduğunu vurgulayarak, "Bu yolda şimdiye kadar başarıları nasıl paylaşmışsak, Başbakanımızla ilgili olarak söylüyorum, nasıl herkes başarılardan hisseyab olmuşsa, başarılı dönemlerdeki övgülerden hisseyab olanların, kritik dönemlerde susması ya da tarafsızmış görüntüsü vermesinden daha etik bakımdan yanlış bir tavır olamaz" dedi.

Kanal 24 televizyonunun Konya'dan yaptığı canlı yayına katılan Davutoğlu, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Türkiye'nin gündemindeki telefon dinlemelerine ilişkin soru üzerine Davutoğlu,  "Dinlemeler bir rezalettir. Bizim devlet geleneğimize uymaz" yanıtını verdi. 

Dinlemenin, organize bir suç varsa hukuki yöntemlerle yapılabileceğine dikkati çeken Davutoğlu, "Ama sanki bu organize suçun parçası, halkın iradesiyle gelen başbakanmış gibi, bakanlarmış gibi siz onları da dinlemeye kalkarsanız işte o zaman sizin niyetiniz sorgulanır" diye konuştu.

- "Kriptolu telefonumdan doğrudan arandım" -

Davutoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile her gün gündemdeki konuları görüştüğünü ancak dikkatli konuşmak zorunda kaldıklarını belirterek, "Ağzımızdan çıkan bir sözü ben bazen kulağımdan kıskanıyorum. İstiyorum ki bazen o ses çıksın ama kulağım duymasın. Şimdi benim kulağımdan kıskandığım bir sözü ki ileride milli güvenliğimiz bakımından başka konularda bir sıkıntı duymasın diye, başkası nasıl duyabilir, nasıl dinleyebilir, nasıl bunu yayınlayabilir?" dedi.

Dinlendiğine dair bir tespiti ya da kuşkusu bulunup bulunmadığı sorulan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Oldu, yani tabii zaten gelişmeler bunu açık bir şekilde gösteriyor ama bir seferinde kriptolu telefonumdan hiç ilişkilerimizin iyi de olmadığı bir ülkeden doğrudan telefonla arandım. O zaman fark ettik ki, o zaman da söyledim 'Buna dikkat edelim' diye arkadaşları uyarmıştım. Doğrusu 'O telefon, numaralar bilinebilir ama dinlenemez' dendi bize teknolojik olarak. Fakat o zamandan itibaren ben açıkçası kriptolu telefonlarımı da çok gerekli olmadıkça kullanmamaya özen gösterdim." 

- "AK Parti ile Başbakanı ayrıştırmak kurnazca bir taktik" -

Başbakan Erdoğan'ın açıklamaları hatırlatılarak, son dönemdeki gelişmelerle ilgili, "Gülen grubu bu işin neresinde?" sorusunun yöneltilmesi üzerine Davutoğlu, şöyle konuştu:

 "Başbakanımızın söylediği şeyler, bizim söylediğimiz şeylerdir. Başbakanımız tek başına bir kanaat beyan etmiyor, hepimizin kanaatini beyan ediyor, her şeyden önce onu söyleyeyim. Öyle bir hava da yaratılmaya çalışılıyor ki Başbakan tek başına hedef, sanki o olmamış olsa sıkıntı olmayacak. Hayır, Başbakan bu kadronun lideridir, başbakanıdır. Hep beraberiz ve bizi böyle görmesi lazım herkesin. Diyelim ki kendi aramızda bir konu konuşulacaksa fikir özgürlüğü içinde Bakanlar Kurulu'nda değişik kaynaklarda zaten kendi aramızda her zaman konuşuruz ama Başbakanımıza yönelen her şey, bize yönelmiştir. 

Yani AK Parti ile Başbakanı ayrıştırmak, bu hareket içindeki insanlarla Başbakanı ayrıştırmak çok kurnazca, kötü bir taktik. Bunu kimse yapmaya cüret etmesin. Bu yolda şimdiye kadar başarıları nasıl paylaşmışsak, Başbakanımızla ilgili olarak söylüyorum, nasıl herkes başarılardan hisseyab olmuşsa, başarılı dönemlerdeki övgülerden hisseyab olanların, kritik dönemlerde susması ya da tarafsızmış görüntüsü vermesinden daha etik bakımdan yanlış bir tavır olamaz."

- Gülen hareketi ve yayın organları -

Fethullah Gülen ve yapılanma arasındaki ilişkilere değinen Davutoğlu, onyıllarca çok samimi insanların emekleri üzerinde yükselen bir hareketten bahsettiklerini belirterek, "Böyle samimiyet üzerinde yükselen bir hareketin neredeyse kamikaze yapar gibi çok kısa bir sürede kendi dayandığı bütün ilkeleri tahrip edercesine ve bütün o geçmişte bıraktığı olumlu izleri yok edercesine bir çaba içerisine girmesi açıkçası aklımızın, vicdanımızın alabileceği bir şey değil" dedi.

Bu gruba ait gazetelerin yayın çizgilerine ilişkin saptalamarını paylaşan Davutoğlu, Beşşar Esed'i hiç eleştirmeyen ancak kendilerinin Suriye politikasını devamlı eleştiren bir yayın politikası izlendiğini, hükümetin İran irtibatlarının güya gündeme çıkarılmaya çalışıldığını ve özellikle İngilizce yayın yapılan yerlerde sanki Türkiye terör gruplarına yardım ediyormuş gibi Türkiye'yi dışarıya ihbar eder nitelikte yayınlar yapıldığını söyledi.

Adana'da 140 diplomatıyla resmi toplantı yaparken, Başbakan Erdoğan'ın Brüksel, kendisinin de Cenevre ziyaretinin hemen öncesinde tırlara dönük operasyon konusunun gündeme getirildiğini hatırlatan Davutoğlu, "Bu kime menfaat sağlıyor? Burada açık bir şekilde Suriye rejimiyle işbirliği var. İlla bir istihbari kanal anlamında söylemiyorum ama aynı hedefe dönük bir çalışma, çıkarların örtüşmesi var" diye konuştu. 

"Hala iyi niyetli olarak ümidim bir özeleştiri yapılması" ifadesini kullanan Davutoğlu, yurt dışındaki Türk okullarına ilişkin soru üzerine bu okullara en yoğun desteği verdiklerini, hatta ana muhalefet partisi ve başka partiler ile şu anda paralel yayın yapan organlar tarafından "cemaat okullarına ve cemaate yardım etmek için bu kadar çok büyükelçilik açmakla suçlandıklarını" kaydetti. 

Davutoğlu, "Şimdi ilginç bir şekilde bu eleştiriyi yapanlarla, o grubun, yapılanmanın unsurları paralel. Olacak şey değil" dedi.

- "Siyaset normal seyrinde takip edecek, kimse telaşa kapılmasın" -

Yerel seçimlerin ardından bu tartışmaların geride kalıp kalmayacağının sorulması üzerine Davutoğlu, demokrasilerde her sorunun nihai ilacının seçim olduğunu vurguladı ve "31 Mart sabahı, 30 Mart'tan çok farklı bir gün olmayacak. Aksine 30 Mart'taki siyasi realitenin desteklendiği, güçlendiği, tahkim edildiği bir gün olacak" ifadesini kullandı. 

Davutoğlu, "Üç seçim birbiriyle irtibatlı görüldüğü için bu kadar büyük bir kampanya mahalli seçimlerden önce yapıldı. Hükümetimiz, başbakanımızın yıpratılması üzerinden sarsılsaydı zaten ondan sonra cumhurbaşkanlığı seçimi ve genel seçimlerle ilgili yeni bir dizayn yapma imkanı vardı. Sarsılmayınca şimdi paniğe kapıldılar. Sarsılmayınca ve devam edecek olunca siyaset normal seyrinde takip edecek. Kimse de telaşa kapılmasın" dedi.

Yerel seçime ilişkin tahmini sorulan Davutoğlu, "Bu seçim sonrasında hiçbir tereddüdünüz olmasın ki Türkiye'de siyasi istikrar güçlenecek ve AK Parti bu seçimden yine daha önceki seçimlerdeki bazılarının beklentilerinin aksine güçlenerek çıkacak" diye konuştu.