Faiz indirme tercihi zor bir karar
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings Kıdemli Direktörü Paul Rawkins, Türkiye'ye yakın vadede sermaye akışının artabileceğini belirterek, Merkez Bankası'nın olası faiz indirme kararının zamanı gelmemiş bir adım olacağını söyledi.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings Kıdemli Direktörü Paul Rawkins, Türkiye’ye yakın vadede sermaye akışının artabileceğini belirterek, Merkez Bankası’nın olası faiz indirme kararının zamanı gelmemiş bir adım olacağını söyledi.
Fitch Ratings’in Türkiye’ye ilişkin yatırım notunu ve görünümünü teyit eden raporunun ardından AA Londra muhabirinin sorularını yanıtlayan Rawkins, “Merkez Bankası faizler konusunda son derece net; enflasyon azalmadan faizlerin düşürülmesi olası değil. Merkez Bankası'nın (faiz ve enflasyon konusundaki) açıklamalarını dikkate alıyoruz. Eğer ekonomi beklentilerimizin altında yavaşlarsa, belki o zaman faiz oranını azaltma değerlendirilmesi düşünülebilir. Küresel ekonomiye bakıldığında Merkez Bankası'nın (faiz azaltması) bu yolu tercih etmesi oldukça zor olur" dedi.
Merkez Bankası’nın 28 Ocak'taki faiz artışı kararı almasının olumlu bir adım olduğuna dikkati çeken Rawkins, şunları söyledi:
"Küresel ekonomiye bakıldığında böyle bir yolun seçilmesi (faiz azaltması) ciddi bir zorluk olur. Türkiye’nin hale büyük bir cari açığı ve büyük çaplı dış finasman ihtiyacı var. Buna karşılık sınırlı miktarda uluslararası rezervi var. Bunun sonucu olarak Türkiye'de yüksek risk primi almak isteyenleri Merkez Bankası fark etti ve faizleri artırdı. Bu şekilde bir adım, zamanı gelmemiş bir dönüş olur diye düşünüyorum."
"Büyüme devam ediyor"
Türkiye’ye ilişkin bu yılki büyüme öngörülerini yüzde 3,2’den yüzde 2,5 seviyesine çektiklerini belirten Rawkins, "Türkiye'nin özel sektörü son derece dinamik. Türkiye Avro Bölgesi'ndeki talep artışından yararlanacak. Herşeye rağmen Türkiye büyümeye devam ediyor. Türkiye konusunda bu yıla ilişkin yüzde 2,5 olan öngörümüz yukarı yönlü olabilir. Türkiye'de büyümede yavaşlama kötü bir şey değil, ekonomi aşırı ısınmaya çok yaklaşmıştı" değerlendirmesini yaptı.
Rawkins, yakın vadede Türkiye’ye sermaye akışında artış görülebileceğinin altını çizerek, şunları söyledi:
"Türkiye'nin sermaye akışlarında hissedilir oranda artış yaşaması şaşırtıcı olmayacaktır. Türkiye sonuçta faiz oranlarını artırdı. Seçim sonuçları piyasada tarafından olumlu değerlendirildi. Özellikle Rusya’daki gelişmelere bakılırsa, görüyoruz ki Rusya’da fon çıkışları var. Bu anlamda Türkiye bu fonlar için alternatif ve çekici bir alan olarak görülüyor. Para politikası sıkılaştırılsa da, Türkiye ekonomisi büyümeye devam ediyor."
Son Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) özetinde zorunlu karşılıklara faiz ödenmesiyle ilgili değerlendirmeye ilişkin olarak Rawkins, "Eğer bankalar TL cinsinde karşılıklara dönüş yaparsa, bu döviz rezervlerinin azalmasına yol açabilir. Türkiye’nin uluslararası likiditesi güçlü değil. Döviz rezervlerinin erimesi TCMB’nin isteyeceği bir işaret olmaz diye düşünüyorum" dedi.
Türkiye’de bu yılın sonunda cari açığın yüzde 6 oranına gerilemesini beklediklerini belirten Rawkins, "Eğer Türkiye'de cari açık oranı hızlı bir şekilde gerilerse, TL de değer kazanabilir. Türkiye'nin yıl sonunda enflasyonunun yüzde 8,5 seviyesinde olmasını öngörüyoruz. Yıl sonunda enflasyon oranının yüzde 9’a ulaştığını görmek şaşırtıcı olmaz" değerlendirmesinde bulundu.
"Eylüle kadar not ve görünüm hareketi beklemiyorum"
Fitch Ratings’in bir sonraki değerlendirmesini 6 ay sonra yapacağını bildiren Rawkins, şunları kaydetti:
"Sanıyorum eylül sonları gibi bir sonraki Türkiye değerlendirmemizi yapacağız. Eylülde yapacağımız değerlendirmeye kadar Türkiye'nin reyting ve not görünümüne ilişkin bir değişiklik beklemiyorum. Eylüldeki değerlendirmede Türkiye ekonomisinin ne kadar hızlı bir şekilde dengelendiğine ve cari açığın ne kadar hızla azaldığına bakacağız. Büyüme verilerine, enflasyon ve sermaye girişlerine bakacağız. Bunların hepsini Türkiye’nin nasıl bir performans sergilediğini görmek için değerlendireceğiz."
Fitch Ratings, Türkiye’nin kredi notunu "BBB- " olarak teyit edip, not görünümünü "durağan"da korumuştu. Fitch, "Fitch makroekonomik verilerin şu ana kadar güven verici olduğunu düşünmektedir. Lira dengelendi ve uluslararası rezervler ocak ayındaki sert düşüş sonrasında şubatta yeniden arttı. Endüstriyel üretim ve kapasite kullanımı ihracatın da desteğiyle güçlü görünüyor. Öte yandan kredi büyümesi yavaşlarken, tüketici ve yatırımcı güveninde daha ılımlı bir görünüm var" değerlendirmesini yapmıştı.