Enerji Bakanlığı'ndan dolar önlemi

Enerji Bakanı Yıldız, "Doğal gaz ödemeleri için bazen 500-700 milyon dolar piyasadan döviz alıyoruz BOTAŞ'ın havaleleri için. Bunun da olumsuz yönde küçük kıpırdanmalar yaptığını gördük. Bu nedenle daha küçük dilimlerle dövizi alma ve piyasada olumsuz bir tesir uyandırmama talimatı verdim" dedi.

 Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Doğal gaz ödemeleri için bazen 500-700 milyon dolar piyasadan döviz alıyoruz BOTAŞ'ın havaleleri için. Bunun da olumsuz yönde küçük kıpırdanmalar yaptığını gördük. Bu nedenle daha küçük dilimlerle dövizi alma ve piyasada olumsuz bir tesir uyandırmama talimatı verdim" dedi.

Yıldız, gündemdeki konulara ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

17 Aralık süreci öncesinde yaklaşık 11 yıllık emekle bir yapı oluşturulduğunu ifade eden Yıldız, bu yapının bozulmasına kimler sebep olduysa, ölçülebilir 120 milyar lira, ölçülemeyen daha büyük bir rakamın bedelinin vatandaşlara ödetildiğini belirtti. Yıldız, "Türkiye'de siyasi istikrarı oluşturan yapıya şimdi ne olacak deniyor. 11 yıllık siyasi istikrarımızı kusura bakmayın feda etmeyiz. Ekonomik istikrar, Türkiye’de her zaman bahsettiğimiz gibi siyasi istikrarın kıymetinden kaynaklanıyor" diye konuştu.

Elektrik üretim tesislerine ilişkin özelleştirme sürecini de değerlendiren Yıldız, "Yatağan, Kemerköy, Yeniköy ve Çatalağzı termik santralleri için 20 tane şirket dosya aldı. Yani 20 şirket 'ben buraya katılabilirim' dedi ama şimdi, '1 dakika, ben şu havanın bir düzelmesini bekliyorum' diyor. Biz bu rakamların eski haline geleceğine inanıyoruz" dedi.

Enerjinin, bu süreçte en fazla etkilenen sektörlerden biri olduğunu dile getiren Yıldız, şunları kaydetti:

"Son 1,5 ayda yaptığımız işlem şu, doğal gaz fiyatlarını 2008 Kasım ayı ile karşılaştırın, 5,5 yıl önceki fiyatlar seviyesindedir. Biz direniyoruz. Şu anda maliyetlerimizin arttığını bütün cümle alem biliyor. Dövizle alıp, lira ile satan ülkeyiz. Her döviz paritesinin yükselmesi, benzin fiyatlarına, mazot fiyatlarına, LPG ve mutfak tüpümüze, hayatımızın her noktasına etki ediyor. Bu maliyetleri vatandaşlarımız ve sanayicimize yansıtmamaya yönelik olarak direniyoruz. Sürdürülebilir olan bu değildir. Sürdürülebilir olan 17 Aralık öncesindeki her birimizin tutumudur. O yüzden biz bir tünelden geçiyoruz ve ışığı hep beraber inşallah göreceğiz. Ortada bir kriz, büyük bir kriz varmışcasına ve bunun sürekli devam edeceğine olan inancı doğru bulmuyorum."