Dinlemeler Komisyon raporuna da yansımıştı
TBMM Yasadışı Dinlemeleri Araştırma Komisyonu'nun 2013 yılı çalışmasına göre 252 bin kişi dinlenmiş.
TBMM Yasadışı Dinlemeleri Araştırma Komisyonu'nun raporunda "TİB’de görev yapan MİT, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı temsilcilerinin çalışma ilişkisi hakkında ikincil mevzuatta düzenleme yapılmalı" önerisi yer alıyor.
Anadolu Ajansı'nın ulaştığı bazı verilere göre, TİB'de yürütülen inceleme çerçevesinde, 2012 yılında 257 bin 454 kişi, 2013 yılında 252 bin 62 kişi olmak üzere toplam 509 bin 516 kişinin dinlendiği tespit edildi.
TBMM Yasadışı Dinlemeleri Araştırma Komisyonu, 2013 yılında 4 ay çalışarak Haziran ayında raporunu TBMM Başkanlığı'na sunmuştu. Buna göre, komisyonun çalışma yaptığı yılda, 252 bin 62 dinlendi.
Komisyonun raporunda yer alan bazı öneriler şöyle:
"Yurt dışı kaynaklı olarak 'Facebook' ve 'Twitter' gibi sosyal paylaşım, 'YouTube' gibi video paylaşım ve 'Google' gibi arama motoru hizmeti sunan firmaların ülkemizde yetkili temsilcilik kurmaları, hukuka aykırı içeriklerin kısa sürede kaldırılabilmesine, elde ettikleri gelirin vergilendirilmesine imkan sağlayacak.
Siber güvenlik uygulama eylem planının hazırlanmalı. Siber güvenlik ile ilgili yasal düzenleme bitirilerek
devlete ait verilerin tek bir veri merkezinde toplanması sağlanmalı.
Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı istihbarat birimlerinin İçişleri Bakanlığı Mülkiye Teftiş Kurulu, MİT birimlerinin de Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından denetimi sağlanmalı.
TİB’de görev yapan MİT, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı temsilcilerinin çalışma ilişkisi hakkında ikincil mevzuatta düzenleme yapılmalı.
Kişisel bilgileri-verileri koruma kanunu bulunmalı.
İkinci el ve hurda cep telefonların imhası ile ilgili bir düzenleme yapılmalı.
Milli Telekom sektörü oluşturulmalı ve bu alanda dışa bağımlılık azaltılmalı.
Akıllı telefonlarda kullanılan çeşitli casus yazılımların reklam ve satışı yasaklanmalı, bu tür yazılımları yükleten ve haberleşme özgürlüğü ve iletişimin gizliliğine yasa dışı şekilde müdahalelere uygulanan yaptırımlar ağırlaştırılmalı.
Ülkemizdeki farklı amaçlarla oluşturulan bütün güvenlik kameralarının MOBESE sistemi ile entegre edilmesi, bunların kayıtlarının bir merkezde toplanması, elde edilen kayıtların farklı amaçlarla kullanılmasının engellenmesi, devletin bu tür suçlarla mücadelede hassas ve takipçi olduğu kanısı kamuoyuna yaygın olarak yerleştirilmelidir. Güvenlik kamerası kayıt yapılan yerlerde mutlaka çekim yapıldığını belirten göze çarpan uyarılar bulunmalıdır. Bulundurmayanlar hakkında cezai müeyyide getirilmelidir.
MOBESE görüntülerinin kamuoyu ve kişilerle paylaşılması noktasında düzenlemeler yapılmalı, özellikle trafik kazası görüntüleri kamuoyunu bilinçlendirmeye matuf sadece bir kamu spotu çerçevesinde yer ve zaman belirtmeden yayınlanabilmelidir.
Akıllı telefonlarda kullanılan çeşitli casus yazılımların reklam ve satışının yasaklanması, bu tür yazılımları yükleten ve haberleşme özgürlüğü ve iletişimin gizliliğine yasa dışı şekilde müdahalelere uygulanan yaptırımlar ağırlaştırılmalıdır.
GSM böcek üretmek için kullanılan GSM devrelerinin yolcu bagajlarında yurda sokulduğu ve bu böceklerin yurtiçinde imal edildiği, daha sonra bu cihazların IMEI klonlama yöntemi ile yurtiçi şebekelere uyumlu hale getirildiği, ayrıca eski bir cep telefonunun içeriğinin de bir dinleme cihazına dönüştürülebileceği, yine doğrudan ithal edilen GSM dinleme cihazlarının da klonlanarak satıldığı düşünüldüğünde ikinci el ve hurda cep telefonların imhası ile ilgili bir düzenleme yapılması gerekir.
Telekomünikasyon şirketlerinin altyapılarını millileştirmeleri doğrultusunda teşvikler verilerek milli telekom sektörü oluşturulmalı ve bu alanda dışa bağımlılık azaltılmalıdır.
Dünya genelindeki açık kaynak kodlu yazılım birikiminden yararlanmak adına açık kaynak kodlu yazılım geliştirilmesi ve kullanımının yaygınlaştırılması teşvik edilmelidir.
Bilişim ve elektronik haberleşme hukukunun bağımsız bir bilim dalı olarak kabul edilmesi ve bu konuya yükseköğrenim müfredatında yer verilmesi ve bu konuda lisans ve lisansüstü programların açılmalı.
Kamuoyunu yanıltma ve toplumda kargaşa oluşturma amaçlı haberlere karşı doğru ve hızlı karşılık verilebilmesini teminen, kamu kurumları sosyal medyada resmi hesaplarıyla yer almalı ve kritik toplumsal olaylarda kamuoyunu doğru bilgilendirebilecek yapılar kurulmalı."