Çocuk kaç yaşında okulla tanışmalı

Okul Öncesi Eğitim, çocukların bireysel farklılıkları ve yetenekleri göz önüne alınarak, fiziksel, duygusal, dil, sosyal ve zihinsel yönden gelişimlerini sağlayan, olumlu kişilik temellerinin atıldığı, aile ve eğitimcilerin etkin olduğu planlı ve sistemli bir eğitimdir.

Okul öncesi eğitim, çocuk için ailenin güvenli atmosferinden dış dünyaya attığı ilk adımdır.

NEDEN OKUL ÖNCESİ EĞİTİM?

Çocuklarımız artık çok daha erken bir zamanda sosyal yaşantılara ihtiyaç duymaktadır. Bu ihtiyacın en doğru şekilde karşılanabileceği yer anaokullarıdır. Çevresel koşullar ne kadar olumlu yönde olursa olsun, bir çocuğa anne ya da bakıcı ile ev ortamında sağlanabilecek imkânlar asla okul öncesi eğitimin yerini tutamaz. Çocuklar okul öncesi eğitimle zihinsel, sosyal, dil, özbakım ve psikomotor becerilerini geliştirirler. Böylece ilkokula duygusal ve akademik anlamda daha hazır bir şekilde başlarlar.

KAÇ YAŞINDA ÇOCUK OKULLA TANIŞMALI?

Eğitim doğumla başlayan ve ömür boyu devam eden bir süreçtir. Okul öncesi dönem olarak ifade ettiğimiz 0-6 yaş aralığı çocuğun en hızlı gelişim gösterdiği dönemdir. 0-3 yaş arası dönemde çocuğun duygusal- fiziksel ihtiyaçlarının karşılanması ve güvenli bağlanmanın oluşumu için olması gereken anneyle kurduğu ilişki ve yaşadığı deneyimlerdir. Ancak daha sonraki dönem olan 3-6 yaşlarında, çocuktan çocuğa değişebilecek bireysel farklılıkları da göz önünde bulundurarak, okul öncesi eğitime başlamasını önerebiliriz.

OKUL SEÇİMİNDE NELERE DİKKAT EDİLMELİ?

Çocuk eğitimi ilk olarak ailede başlar. İlk eğitimini ailede alan çocuk sonrasında okul öncesi eğitim kurumları aracılığıyla eğitilir. Burada yaşama hazırlanan ve sağlıklı bir birey olması istenen çocuk ancak, doğru ellerde olduğunda, beklenen değişimleri gösterebilir. Önemsenmeyip dikkat edilmeden seçilen kreş ya da anaokulunda çocuğunuz sadece belirlenen süre zarfında kurumda zaman geçirmiş olur. Eğitimi için olumlu etkiler gözlemlenmeyebilir.

Okul öncesi eğitim kurumları bugün yapılan birçok araştırmaya göre  ‘yaşama en iyi başlangıç’ yeri olarak nitelendiriliyor. Bu şekilde ciddi bir görevi bulunan kurumların çocukların eğitimi konusunda titizlik göstermesi gerekmektedir.

ANNE BABALARIN EN KIYMETLİ VARLIKLARINI TESLİM EDECEKLERİ OKUL SEÇİMİNDE NELERE DİKKAT EDİLMELİ?

Okul öncesi eğitim çocukların gelecekteki başarısında ve yetişmesinde çok önemli bir yer tutmaktadır. Bu nedenle ailelerin okul seçimine çok dikkat etmeleri gerekmektedir. Anaokulu ve kreş gibi okul öncesi eğitim kurumlarının çocukların bilgi edinme yeri olmadığını bilmemiz gerekiyor. Bu kurumlar bir bilgi edinme kurumu değil, bilgiyi öğrenme becerisini kazanma noktalarıdır. Her şeyden önce bu kurumların ana işlevi öğrenmeyi öğretmek ve sevdirebilmektir. Anaokullarının işleyiş biçimi her ne kadar aynı gibi görünse de örneğin sabah kahvaltısı, öğle yemeği, sanat etkinlikleri, matematik, Türkçe etkinlikleri vb… Değişebilecek en önemli nokta eğitime bakış açılarıdır. Bu nedenle sunduğu imkânlar kadar kurumun yapısı ve uyguladığı eğitim programı önemlidir. Yıl içerisinde uyguladığı eğitim süreci konusunda mutlaka bilgi alınmalıdır. Okul, çocukları akademik olarak yükleme amacını gütmeden; onların merakını canlı tutan, kendini keşfetmesine olanak tanıyan, özgür seçimler yapabileceği,  öğrenmeyi öğrenme imkanını veren bir eğitim felsefesini benimsemiş olmalı.

Okul öncesi eğitim kurumlarında çocuk gün boyunca  öğretmeni ile iletişim halinde olacaktır. Bu durumda öğretmen dikkat edilmesi gereken diğer bir noktadır. Günün büyük bir bölümünü öğretmeniyle geçirecek olan çocuğun olumsuz etkilenmemesi için eğitim kurumunun yapısı ve sunduğu imkanlar kadar öğretmen konusunda da titiz davranılmalıdır.

İyi bir okul öncesi eğitim kurumunda çocuklar için ölçme değerlendirme sistemi olmalıdır. Her çocuğun öğrenme şekli ve durumuna ait bireysel değerlendirmelerin yapılarak gelişim düzenli takip edilmeli sık aralıklarla velilerle paylaşabilen bir kurum tercih edilmelidir. Anne babalar istedikleri her an çocuğun gelişim ile ilgili bilgilere ulaşabilmelidir. Bu nedenle seçilecek olan okulun okul-aile dinamiği araştırılmalı ve bilgi alınmalıdır. Seçilecek eğitim kurumu aile ile iletişim sağlama konusunda ısrarcı olmalıdır. Çocuğunuzun gelişimine dair sizinle görüşmeler yapan, evde neler yaptığını öğrenmek isteyen, sizi bir gözlemci yerine koyarak bilgi alan ve aynı zamanda bilgi veren bir kurum, çocuğunuzun gelişimini kontrol altında tutmak istiyor demektir

İyi bir okul öncesi eğitim kurumu gösterişten uzak ve sade olmalıdır. Her şey den önemlisi çocuğun burada kendini rahat hissetmesi, rahatça hareket edip eşyalara dokunabilmesi, öğrenme merkezlerinin çocukların ihtiyaçlarına cevap verecek genişlikte ve rahatlıkta olması ve eğitim materyalinin zengin olması gerekmektedir. Zira kullanılacak olan fiziksel mekânlar çocukların kendi sorumluluklarını aldığı ve geliştirebileceği mekânlardır.

 20. yılını kutlayan Gençlik Eğiitim kurumları tüm bu özellikleri içerisinde barındıran bir yapı ile eğitim öğretim faaliyetlerine yeni bir soluk getiriyor. Ödün vermediğimiz kalite anlayışı ve 20 yıllık tecrübesini bu yıl eğitim öğretim faaliyetine başlayacak olan Gençlik Anaokulu ile pekiştirmiş olacak. Konya da bir marka olan Gençlik Eğitim Kurumları bünyesinde faaliyet gösteren Gençlik Anaokulu eğitim felsefesi ile öğrencilerimizin zihinsel becerilerini geliştirerek ilkokula duygusal ve akademik anlamda daha hazır bir şekilde başlamasını sağlayacaktır.