Çanakkale'de asıl kazanan barış ve dostluk olmuştur
Cumhurbaşkanı Gül, "Tarihe belki de 'centilmenler savaşı' olarak kaydedilmesi gereken Çanakkale'de, bir taraf muzaffer gibi görünse de asıl kazanan barış ve dostluk olmuştur" dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Tarihe belki de 'centilmenler savaşı' olarak kaydedilmesi gereken Çanakkale'de, bir taraf muzaffer gibi görünse de asıl kazanan barış ve dostluk olmuştur" dedi.
Gül, Türkiye'ye resmi ziyaret gerçekleştiren Yeni Zelanda Genel Valisi Korgeneral Sir Jerry Mateparae onuruna Çankaya Köşkü'nde akşam yemeği verdi. Gül ile eşi Hayrünnisa Gül ve Mateparae ile eşi Janine Mateparae davetlileri Büyük Resepsiyon Salonu'nun girişinde karşıladı.
Yemeğe, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Türkiye-Yeni Zelanda Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Mehmet Domaç, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ABD Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone'nin yanı sıra Avustralya, Kanada, İngiltere, Güney Afrika büyükelçileri, ODTÜ Rektörü Ahmet Acar, 18 Mart Üniversitesi Rektörü Sedat Laçiner, AFAD Başkanı Fuat Oktay, Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna, milletvekilleri, akademisyenler, işadamları ve işkadınları katıldı.
Cumhurbaşkanı Gül, yemekte yaptığı konuşmada ziyaretin Çanakkale Kara Savaşları'nın 99'uncu yıl dönümüne denk geldiğine işaret ederek "Dünyanın iki ucunda yer alan Türkiye ve Yeni Zelanda arasında, ilk bakışta anlaşılması zor bir muhabbet ve yakınlık mevcuttur. Zira bizler, acı bir geçmişten güçlü bir dostluk çıkartmayı başarmış ender ülkelerdeniz" diye konuştu.
Ortak geçmişte Çanakkale Savaş çok önemli bir yer tuttuğunu ve bu güçlü dostluğun temellerinin atılmasına vesile olduğuna dikkati çeken Gül, şunları kaydetti:
"Genç fidanlarımızın muharebe sahasında ortaya koydukları kahramanlık ve insanlık dersleri, Çanakkale’yi kaybedeni olmayan bir savaşa dönüştürmüştür. Tarihe belki de 'centilmenler savaşı' olarak kaydedilmesi gereken Çanakkale'de, bir taraf muzaffer gibi görünse de asıl kazanan barış ve dostluk olmuştur.
Yeni Zelanda milli bilincinin oluşumunda da önemli rolü bulunan bu önemli hadisenin, günümüzde iki müşahhas nişanesi bulunmaktadır. Bunlardan ilki Conk Bayırı'nda bulunan Yeni Zelanda Anıtı, diğeri ise Vellington'daki Atatürk Anıtı'dır."
Gül, ebedi dostluğun abidesi olan bu eserlerin, bugünlere ne büyük fedakarlıklarla gelindiğini hatırlattığını ifade ederek bu tarihi sorumluluğun bilinciyle dostluk ve ortaklığı büyütmek için el birliğiyle çalışmaların sürdürüldüğünü belirtti. Gül, ziyaretin, bu köklü geçmiş üzerine bina edilen dostluk ve işbirliğinin pekiştirilmesine katkı sağlayacağını vurguladı.
-"Pasifik’in iki ucunu somut projelerle birleştirmeyi hedefliyoruz"-
Türkiye ve Yeni Zelanda'yı köklü mazisinin yanı sıra ortak değerler ve ideallerin de birbirine bağladığını dile getiren Gül, "Güneydoğu Asya'dan Afganistan'a ve Ortadoğu'ya kadar uzanan geniş coğrafyada barış, güvenlik ve refahın arttırılmasını hedefleyen bir vizyonu paylaşıyoruz. Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için, iklim değişikliğinden, terörle mücadeleye ve sürdürülebilir kalkınmaya kadar birçok alanda işbirliği yapıyoruz" değerlendirmesini yaptı.
Gül, siyasi düzeyde ve çok taraflı platformlardaki işbirliğini ticari ve ekonomik ilişkilere de yansıtmak istediklerini kaydeden Gül, "Son dönemde imzalanan ortak bildirge ve düzenli olarak gerçekleştirilen karma ekonomik komisyon toplantıları, bu anlamda önemli bir işlevi yerine getirmektedir. Böylece ticaret hacmimizi ve karşılıklı yatırımları arttırarak Pasifik'in iki ucunu somut projelerle birleştirmeyi hedefliyoruz" diye konuştu.
Her iki tarafta da bu yönde güçlü bir irade bulunmasının, ilişkilerin geleceğine güvenle bakılmasını sağladığına dikkati çeken Gül, konuşmasının sonunda, ziyaretin, tüm bu alanlara teşmil edilen işbirliğine katkı kazandıracağını söyledi.
-Yeni Zelanda Valisi Mateparae-
Yeni Zelanda Genel Valisi Korgeneral Sir Jerry Mateparae, konuşmasını yanında getirdiği tablet PC'den okuyarak yaptı. Mateparae, sözlerine Türkçe ve Maorice "İyi akşamlar" diyerek başladı.
Yeni Zelanda ve Türkiye'nin 21'inci yüzyıla uygun modern bir ilişki kurmaya odaklandığını ifade ederek "İkili ticari ve ekonomik ilişkilerimizi artırmak için yürüttüğümüz çalışmalar, eğitim alanı dahil kültürel ve beşeri ilişkilerimizi ilerletme gayretlerimiz ve uluslararası alanda güçlü birer ortak olmaya matuf çabalarımız, canlı işbirliğimizin en güzel örneklerini teşkil etmektedir" dedi.
Mateparae, Türkiye'nin Yeni Zelanda için önemli bir ortak olduğunun altını çizerek şunları söyledi:
"Türkiye'nin küresel ve bölgesel konulardaki bakış açısına yüksek değer veriyoruz. Türkiye gibi Yeni Zelanda da bölgesel ihtilaflar bağlamında, özellikle Suriye'deki durum ve İsrail-Filistin sorunu gibi Ortadoğu'daki sorunlara yönelik endişe duymaktadır. Bu ihtilaflar, kan dökülmesine ve ıstıraplara yol açmakta, daha geniş anlamda bölgesel ve hatta küresel güvenliği tehdit etme potansiyeli taşımaktadır.
Suriye'deki ihtilaftan kaynaklanan insani krize cevaben Türkiye'nin gösterdiği liderliğin altını özellikle çizmek istiyorum. Uluslararası toplum, sınırdan Türkiye'ye geçen yüz binlerce Suriyelinin yaşadığı sıkıntıları hafifletmek için Türkiye'nin sarf ettiği gayretlerden dolayı size teşekkür borçludur."
Konuşmasının sonunda Mateparae, kendisini ve heyetini ağırlamalarından dolayı Gül çiftine, Maorice teşekkür etti.