Atatürk Havalimanı'na inen altın taşıyan uçak

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, geçen yıl Atatürk Havalimanına inen ve içinde 1,5 ton altın bulunduğu belirtilen uçağın "hiçbir adli işlem yapılmadan Dubai'ye hareket ettiğine ilişkin" haberin gerçeği yansıtmadığını bildirdi.

Atatürk Havalimanı'na inen altın taşıyan uçak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, geçen yıl Atatürk Havalimanına inen ve içinde 1,5 ton altın bulunduğu belirtilen uçağın "hiçbir adli işlem yapılmadan Dubai'ye hareket ettiğine ilişkin" haberin gerçeği yansıtmadığını bildirdi

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, geçen yıl Atatürk Havalimanı'na iniş yapan ve içinde 1,5 ton altın bulunduğu belirtilen uçağın "hiçbir adli işlem yapılmadan Dubai'ye hareket ettiğine ilişkin" haberin gerçeği yansıtmadığını bildirdi.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, dün bir gazete yer alan "Torbadan altın çıktı" başlıklı haberin gerçek dışı olduğu, haberde "asılsız ve abartılı iddialar" bulunduğu belirtildi. Açıklamada, söz konusu haberde yer alan iddiaların ardından olayın gelişimiyle ilgili bilgi verildi.

Buna göre, 31 Aralık 2012 günü Gana'nın Başkenti Akra'dan kalkan ULS Havayollarına ait uçağın, önce Sabiha Gökçen Havalimanı'na inmek istediği ancak Atatürk Havalimanı'na yönlendirilerek 1 Ocak 2013'te söz konusu havalimanına iniş yaptığı ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Uçağın yükü olmasına rağmen, yüküne ilişkin belge ibraz edilememesi nedeniyle nöbetçi gümrük muhafaza ekipleri tarafından eksikler tamamlanıncaya kadar uçak 3 adet mühürle mühürlenerek kalkışına izin verilmemiş; Muhafaza Memuru ve Havaş görevlisi tarafından düzenlenen 1 Ocak 2013 tarihli tutanakta, uçakta 1.500 kilogram altın yükü olduğunun beyan edildiği bilgisi yer almıştır.

Gümrük idaresine verilen ilk belgelerde eşya miktarı 30 kapta 1.500 kilogram 'mineral samples' (mineral numune) olarak kaydedilmiştir. ULS Havayollarına ait 4 Ocak 2013 tarihli dilekçe ile söz konusu nihai varış yerinin Dubai olması sebebiyle eşyanın Dubai'ye sevki istenilmiş ancak talebi destekleyici veya talebin doğruluğunu tasdik edecek fatura konşimento vb. hiçbir evrak bulunmaması ve ibraz edilen belgelerdeki çelişkiler nedeniyle talep müdürlükçe karşılanmamıştır."

Gümrük Muhafaza memurları, Havaş görevlileri ve ULS Kargo yetkilisi tarafından 4 Ocak 2013'te düzenlenen tutanakta, kargoya ait havalimanı Kargo Gümrük Müdürlüğüne sunulan belgelerde kargonun "mineral samples" olarak belirtilmesi, risk ihtiva etmesi ve gümrük idaresine çıkış için başvurması nedeniyle daha önce tatbik edilen mühürlerin fek edilerek (kaldırılarak) uçağa girildiği ifade edilen açıklamada, uçakta bulunan 30 kap kartondan birisinin içerisinde yer alan ahşap kasalardan birinin kilidinin açık olduğu, diğerlerinin içerisinde sarı renkli külçeler halinde "altın olduğu tahmin edilen" eşya bulunduğu, kutuların ve kasaların üzerinde ise Master Sara Turizm Import Export Sanayi Ticaret Limited Şirketi unvanlı firma kaşesinin olduğunun görülmesi üzerine, uçağın kapısının kapatılarak 3 adet mühürle yeniden mühürlendiği bildirildi.

İdareye ibraz edilen tarihsiz konşimentoda, göndericinin "Master Sara Turizm Import Export Sanayi Ticaret Limited Şirketi", alıcısının "Duru Döviz Kıymetler ve Kıymetli Madenler Ticaret AŞ", eşya miktarının 30 kapta 1.500 kilogram 22 karat "Gold Bullion (külçe altın)" olarak kayıtlı olduğu ifade edilen açıklamada, faturada eşyanın 43 bin dolar birim fiyatlı toplamda 1.500 kilogram ve  64,5 milyon dolar kıymetinde "prefabricated gold bullion (parçaları önceden hazırlanmış külçe altın)" olarak ifade edildiği bilgisine yer verildi. 

- "İdari para cezası verildi"

ULS Havayollarına, Gümrük Yönetmeliğinin ilgili maddesi uyarınca özet beyan verilmesi gerektiğinin bildirilmesine karşın, süresi içerisinde özet beyan verilmemesi nedeniyle usulsüzlük cezası uygulandığı belirtilen açıklamada, "14 Ocak 2013 tarihinde heyet marifetiyle yapılan tespitte 30 kap eşya 1.500 kilogram beyan edilmesine rağmen brüt 1.283 kilogram, net 1.208 kilogram olarak tespit edilmiştir" denildi.

İstanbul Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğünün AHL Kargo Müdürlüğüne yönelik 17 Ocak 2013 tarihli yazısında, yapılan tespit ve işlemler sonucunda "Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa temas eder bir hususa rastlanmadığından uçağa hareket izni verilmesinin Bölge Müdürlüğünce uygun bulunduğunun bildirildiği" kaydedilen açıklamada, eşyanın fiziki muayenesinde cins, nevi ve nitelik itibarıyla transit beyanına uygunluğu tespit edildiği ve eşyanın tespit edilen miktarına göre düzeltme yapılarak uçağın 18 Ocak 2013 tarihinde Dubai'ye hareketine izin verildiği bilgisi paylaşıldı. 

Konuya ilişkin olarak Bakanlık makamının Rehberlik ve Teftiş Başkanlığına inceleme ve soruşturma talimatı verdiği ifade edilen açıklamada, soruşturma sonunda geçen yıl martta düzenlenen raporda, "gümrük vergilerinden muaf eşyanın gümrük işlemine tabi tutulmaksızın yurda sokulmasına teşebbüs edilmiş olması sebebiyle Gümrük Kanununun ilgili maddesi uyarınca CIF değerinin 10'da 1'i oranında para cezası uygulanmasının teklif edildiği belirtildi. 

Raporun, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı ve ilgili bakanlıklara gönderildiği kaydedilen açıklamada, "Ayrıca Gümrükler Genel Müdürlüğünce İstanbul Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğüne Gümrük Kanununun 239'uncu maddesi uyarınca işlem yapılması talimatı verilmiş ve ilgililere 11 milyon 450 bin 685 lira idari para cezası tatbik edilmiştir" denildi. 

-"Ceza indirimi söz konusu değil"

Konuya ilişkin "kanunda düzenleme yapıldı" iddialarının tamamen gerçek dışı olduğu vurgulanan açıklamada, düzenleme ile hem Kaçakçılıkla Mücadele hem de Gümrük Kanununda "kabahat" olarak adlandırılan fiillere ilişkin düzenlemelerin Kaçakçılıkla Mücadele Kanunundan çıkartılarak Gümrük Kanununa aktarılmasının ve mevzuatın sadeleştirilmesinin amaçlandığı kaydedildi.

Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda hiçbir kabahat için hapis cezasının söz konusu olmadığı belirtilen açıklamada, bu nedenle  "torba yasa" ile hapis cezasının idari para cezasına dönüştürülmesine ilişkin bir düzenleme yapılmasının da söz konusu olmadığının altı çizildi.

Kanun değişikliğinin 11 Nisan 2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlandığı hatırlatılan açıklamada, haber konusu olaya ilişkin düzenlenen soruşturma raporunun 18 Mart 2013 tarihli olduğu dikkate alındığında, kanun değişikliğinin raporda teklif edilen cezaları etkiler nitelikte olamayacağı belirtildi.

Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda konuya ilişkin olarak bir hapis cezasının öngörülmediği ve öngörülen "eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı idari para cezası"nın, Gümrük Kanununa "eşyanın gümrük vergilerinin yanı sıra eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı idari para cezası" şeklinde alındığı belirtilen açıklamada, "Diğer bir ifade ile iddia edildiği gibi bir ceza indirimi söz konusu değildir" denildi.